Ertuğrul ERDOĞAN

Kokular vardır sizi kim bilir nerelere götürür nerelere… Bahar geldiğinde bir esinti yayılır etrafa. Doğa canlanır cemrenin yeryüzüne inmesiyle. Ve...

Bugün Nergis’in doktorluk mesleğinin ilk günüydü. Okuduğu şehirde kadın doktoru olmak ve yörenin kadınlarını bilinçlendirme arzusuyla dolu olsa da yataktan...

Sosyal medyada on yıl önce on yıl sonra fotoğraf paylaşımları furyasıdır gidiyor. Herkes suratındaki ifadeyi bir bir ortaya seriyor. Sermesine...

Yoğun bir hafta çalışmışsınızdır. Gazeteyi amirleriniz iş yerinde okutmazlar. Akşam olduğunda eve toplu aracın kalabalığında veya yoğun trafikte aracınızla milim...

Toplum olarak insani damarlarımızda bir noksanlık var! Gerim gerim geriliyoruz. Gün olmuyor ki, kötü bir haberle karşılaşmayalım. Suratlarımız gergin, her...

Yıllardır önünden geçip yalnızca otobüs molalarında gece veya gündüzleri garajına uğrayıp ücretsiz tuvaletine girdiğim ve ünlü met helvası gibi bazı...

Bu öyküm “Sonrasız Kadınlar” adlı kitabımdan alınmıştır. Yozgat’ın Şefaatli ilçesine bağlı Erkekli Köyü’nün diğer Orta Anadolu köylerinden hiç farkı yoktu....

Cesede Saygı Göstermeyen Suudi Arabistan Yönetimi Zan Altındadır! Azmettiriciler ise katildir! Türkiye, bir an önce bu cinayeti ortaya çıkartmalı ve...

Gecenin ilerleyen saatlerinde ıssız sokaklarda hızla giden yarış tipi motosiklette üç kişi vardı.  Motosikletin öyle bir gürültüsü vardı ki, üzerlerindeki...

İnsanoğlu makinelerin en kralını üretir, ürettiği makineler ile seri bir şekilde ‘mal’ üretirler. Yapay zekâ ise günümüzde insanlığı esir almaya...

Birçok şehrin girişinde, belediyelerin devasa yaptırdıkları “Şehrimize Hoş Geldiniz.” yazılı tabelalarını görürsünüz. Bu tabelalara başkanların anlı şanlı fotoğrafları ve isimlerini...

Tauruk adındaki ülkenin orta halli bir semtinde kirada oturan bir aile varmış. Baba bir fabrikada çalışırken,  anne de temizliğe gidermiş....

Evleneceksin veya bir iş kuracaksın, hemen ne derler?  ‘Borç yiğid Evleneceksin veya bir iş kuracaksın, hemen ne derler?  ‘Borç yiğidin...

İki katlı bir evimiz vardı.  Bahçesindeki kiraz ağaçlarının tepesine çıkıp gökyüzüne yakın olurduk 1965’li yıllarda… Kulaklarımıza takardık iki iri kiraz...

Hepsinin de umutları ve idealleri vardı. Tek amaçları, öğrencileriyle birlikte olup, onları aydınlatarak geleceğe hazırlamaktı… Mezun olduklarında keplerini havaya öylesine...