Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar E.Funda KILIÇ

Seçmiyoruz!

E. Funda KILIÇ Yazar E. Funda KILIÇ
30 Haziran 2020
E.Funda KILIÇ
2
403
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Arapça Siyasa kelimesinden gelen SİYASET, yönetmek, eğitmek, yetiştirmek anlamındadır. Osmanlı’da, erdemli bir toplum oluşturma çabasının yanında, devlete karşı suç işleyen kamu görevlilerini ölümle cezalandırmayı da ifade eder. Kefen giymek mantığını da içerdiğinden, “siyaset katl, demek ki hakkımızda siyaset var, siyaset gömleğini giydik” gibi sözler buradan gelir. Eş anlamlı olan POLİTİKA ise; Eski Yunan düşünce geleneğine aittir. Devlet yönetimi, devletle ilgili faaliyetleri anlatır. Bugün ise; devlet işlerini, yürütme ve düzenlenmeye yönelik faaliyet, anlayış ve görüşler bütününe SİYASET diyebiliriz.

Toplumsal bir olgu olan Siyaset, ülkenin, milletin menfaatini arttırma amacıyla yapılır. Bunun için; devlet otoritesine dayanan kararları siyasa ederek, kollektif karar alıp, uygulayarak devletle ilgili faaliyetleri yürütmek, yani Hükümet Etme Görevi, kamusal organların (polis, asker, memur… Vb) idaresini yapmak, yâni Kamusal Görev, toplumsal anlaşmazlıkları uzlaşma,yıldırma gibi şiddete başvurmadan çözmek, yâni Mutabakat Görevi, ülkenin kaynaklarını kullanma yetkisi ile refaha yönelik kararlar almak, yâni İktidar Olma Görevi vardır.
Günümüzde bir çok ülkede olduğu gibi ülkemizde de siyaset, Siyasal Partiler aracılığıyla yapılmaktadır. Siyasal Parti; siyasi iktidarı ele geçirmek için ya da ortak olabilmek için örgütlenmiş insan topluluklarıdır. Diğer toplumsal örgütlerden farkı, çalışma yöntemleri ve tek amacının iktidarı ele geçirmek olmasıdır. Oy hakkının kitlelere yayılmaya başlaması ile, ilk olarak 19.yy’da ABD ve İngilitere’de kurulmuştur. İlk siyasî parti, 1795-1800 yılları arasında ABD’de kurulan Cumhuriyetçi Parti, sonra 1877’de İngiltere’de kurulan Liberal Federasyondur.

Siyasal Partiler; 1- Kadro Partileri, 2- Kitle/İdeolojik Partiler, 3- Ara Partiler olmak üzere temelde üç çeşittir.
Kadro Partileri’n de; seçilecek kimse esastır, bağışlar temel kaynaktır, adem-i merkeziyetçi bir yapı vardır, seçim kazanmaya odaklıdır.
Kitle/ İdeolojik Partileri; ideoloji eksenlidir, seçim kazanmak öncelikli değildir, tabana yayılmak için üye çoğunluğu önemlidir, içerdiği ideolojiye göre farklı yapılanmaları vardır, merkeziyetçi ve disiplinlidir.
Ara Partiler ise; diğer iki parti çeşidinin özelliklerinden bir ya da bir kaçını içerir.

Siyasal Partilerin başlıca görevleri; halkın taleplerini tespit edip, çözmek için politikalar üretmek, iktidarı eleştirip, denetleyerek muhalefet yapmak, halk ile iktidar arasında halkın istek, ihtiyaç ve beklentilerini duyurmaya aracılık etmek, hazırladıkları program ve sözlerini gerçekleştirmek için iktidara alternatif olmaktır.
Siyasal Sistemler de partilere göre farklılık gösterir. 1- Tek Partili Sistem; Totoliter, Otoriter, Hegemonya Partisi, Hakim Parti. 2- İki Partili Siyasal Sistem; ABD ve İngiltere’de olduğu gibi. 3- Çok Partili Siyasal Sistem; Türkiye, İtalya, Fransa vb…
Makyevelizm; siyasî liderleri kurnaz, zalim ve insanları manipüle edebilen özelliğe sahip, verdiği sözde durmak zorunda olmayan yöneticiler olarak tanımlar. Bu düşüncenin bizde ki karşılığı “dün dündür bugün bugündür” olabilir.

Çok kaba ve basitçe Siyasete, bilimsel olarak değindikten sonra, ülkeme dönüp bakınca gördüğüm;
Sahip olduğumuz Çok Partili Siyasal Sistemimizde, aktif rol alan partilerin işleyişi, kuruluş amaçları, parti programları, tüzükleri çok benzer. Buna yeni kurulan, Deva ve Gelecek Partisi’de dahil. Hepsi aynı değerler üzerinde duruyor, aynı amaçlardan aynı hedeflerden bahsediyor, hepsinde bir merkeziyetçilik ve disiplin var, üye sayısı önemli yer teşkil etmekte, milliyetçilik kavramı, ülkenin bütünlüğü, herkesin eşit olduğu adil bir hukuk düzeninin gerekliliği, demokrasinin önemi, ülkenin refahının arttırılması, tarımın geliştirilmesi, eğitimin önemi…gibi. Bunlara ulaşmak ve yapmak için az da olsa yöntem farklılıkları var.

Yâni hepsi, Siyaset Aracısı Parti. HDP hariç. Mecliste temsil yeteneği olmasına, kuruluş amacı ve parti programı sosyalist bir yaklaşımla evrensel değerlerden bahsetmesine, “yerellik hakkı” adı altında alt kimliklere önem vermelerine rağmen HDP’nin, sadece Kürt halkına vurgu yaparak buna yönelik siyâset yapmaları, fiili olarak tüm ülkeyi kapsayan, kucaklayan politikalar üretmemeleri,ülkenin genel sorunları üzerinde durmamaları partiyi kısıtlı/bölgesel parti kimliğine büründürmektedir. Bu da benim tabirimle, onlara Partner Parti kimliği kazandırmıştır. Bu arada, aslında başka bir yazı konusu olmasına rağmen şunu belirtilmek istiyorum; Türkiye’de iki Lider Partisi vardır. Biri AKP diğeri İYİ Parti.

Sözkonusu aktif rol alan partilerde, Parti Başkanı ve Genel Merkez Yönetici ve Kurulları var. Bunlar ülke çapında ki örgütlenmeyi düzenliyor, hattâ atama ile belirleyerek il ve ilçe parti yönetimini oluşturuyor, kontrol ediyor. Seçim zamanları, genel merkezin oluşturup, belirlediği listeler hazırlanıyor. Yâni tabanın, halkın talebi tam karşılık görmüyor. Yalnız, bu listeler hazırlanırken parti başkanının bir ekibi, çalışma kadrosu niteliğinde bir kontenjanının olması çok doğaldır. Aynı bizim iş hayatında yaptığımız gibi. Ben de kadromla iş değişikliği yapardım. Bildiğiniz, inandığınız, güvendiğiniz insanlarla çalışmak başarıyı getirir. Buna söyleyecek hiç bir sözüm yok, bilâkis olmalı. Ama bunun bir limiti, bir sayısı olmak zorundadır. Aksi takdirde genel merkezin hazırladığı listelerden,seçilenler beni temsil edemez, benim yöneticim, vekilim olamaz. Şöyle ki; bir parti kalesi olarak gördüğü yerlere, yerel olmayan bir aday gösteremez, gösterememeli. Ya da, taşıdığı vasıfları göz önüne aldığımda “Yeliz” olarak bildiğimiz kişi milletvekilli olabilir miydi? Bir diğeri Deniz Baykal… Onlar başkanın ya da genel merkezin yöneticisi, vekili oluyor. Bu yüzden halktan kopuk bir meclis, yerel yönetimler oluşuyor. Doğal olarakda sonuç; asillerini tanımayan vekiller, halkın gözünde, saygınlığını, güvenilirliğini yitirmiş, halkın dertlerine çözüm üretemeyen bir siyasal sistem oluşuyor. Başta meclis hiç bir zaman halkı temsil etmiyor.Ayrıca bana göre bu; parti yöneticilerinin halka, siz anlamazsınız, bilemezsiniz, biz vekillerinizi belirleriz anlamını taşıyor.

Özetle; halk olarak biz SEÇMİYORUZ, biz sadece bize sunulan listelerden birine OY VERİYORUZ.

Paylaş
Etiketler: arapçaaskerhalkın temsiliKefen giymekLiberal FederasyonmemurMİLLETVEKİLİoy kullanmaparti çeşitleripolispolitikaseçimsiyasal partisiyasal sistemSiyasetyerel yönetici
Önceki Yazı

Kadının Adı Yok!

Sonraki Yazı

Şöhret

E. Funda KILIÇ

E. Funda KILIÇ

İlişkili Yazılar

E.Funda KILIÇ

Sedat Peker

23 Mayıs 2021
5.8k
E.Funda KILIÇ

Kahve

09 Mayıs 2021
5.6k
E.Funda KILIÇ

Sitem’im

02 Mayıs 2021
5.3k
Kırım
E.Funda KILIÇ

Kırım

25 Nisan 2021
5.7k
Sonraki Yazı

Şöhret

Yorumlar 2

  1. Erdin Tug says:
    5 yıl önce

    SBF ‘ li olunca, siyasal kavramlar / kurumlar / kişiler hem literatürde, hem güncelde ve hem de gelecekde önemli ilgi alanlarımız oluyor…
    Özellikle sosyal bilimlerde eğitim alanların aktif yer alması / ağırlıklı olması gereken bu kurumların , seçim sistemi / parti tüzükleri / mali yapıları / ideolojik süreçleri gibi sürdürülebilir temelleri hem parti içi değişimi / yenileşimi / gelişimi temsilcilerine, hem de oy havuzunda tutulan seçmenlerine tutarlı – seçenekli – liyakatlı – yerel bir alternatif olmuyor…
    Toplumsal özellikler ; yetersiz eğitim / düşük refah / kutsal tabular / çoklu kültür / etnik yapı / zayıf ekonomi / hukuk bağı / devlet algısı / askeri vesayet gibi bireyin vatandaşlık bilincinin düzeyi – paradoksları da, her seçimde bu tabela partilerini / liderlerini / grubu bu kadar elemine edebiliyor. Darbelerle biçilen siyasal yapının , sağlam / sağlıklı bağlarla yürümesi de, iktidara gelene kadarki ve/veya muhalefet içinde de bu bağları koruyabilmesi zor ve kısırdır… Umut verip oy talep edenlerle / umutlanıp oy verenlerin , çağın gerisinde / güncelin gelgitinde / kısa vadeli işlemlerin peşinde aynı yolculukta olmaları da bundandır… Dolayısı ile tüm değer / düşünce / yapılar kirlenmeye / tekrara / yıkıma ve sürekli bakıma gerek duymaktadır.
    Bir insan ömründe de, yaşamın doğal süreci içinde hayal kırıklıkları / kriz etkilenimleri / dönüşüm – değişim gerçeklikleri her alanda yıpratıcı olduğu gibi, siyasal katılımı da sığlaştırmakta / değiştirmektedir…
    Geri kalmışlık , ülkenin gelişmiş insan / istikrarlı kurumsal yapısını kısır döngü içinde sarsan / yıkan / başkalaştıran ” fıtratı ” olmaktadır.
    21.yüzyılda hâlâ antik çağların temel felsefi yaklasımları üzerinden açıklama yapma zorunluluğumuz , devlet / toplum / siyaset üzerine kavramlara yeni değerler / düşünceler / yapılar katmadaki yetersizliğimiz ; yöneten ile yönetilen arasındaki paradoksları analizlememize / sentezlememize yol verecektir…
    Demokrasinin 5N1K’ sı, tüm dünya ülkelerinin siyasal tarihinde olduğu gibi , resmi ve gayri resmi gerçekleriyle yazılmaya devam edecek… Yaşanmasını umacağız !
    İstanbul / Haziran-2020

  2. creacteme says:
    5 yıl önce

    Propecia Testicle Cancer https://bbuycialisss.com/ – buy cialis online cheap cialis harder Cialis Buy Kamagrawith American Express

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap