Bayrağa bez parçası, baş örtüsüne kumaş parçası seccadeye halı parçası diyenler çoğaldı… Vatana toprak parçası diyecekler Vatan nedir öğretelim…
Tanzimatla kardeşlik elden gitti. Osmanlının yıkılışı ile din elden gitti; şimdi ekonomi elden giderse iki merdiven düştük köleliğe.
Esma sahibi esmaya kul ol dedi… Mü’min bilinçli insandır ama hani bizde bilinç…
Zinanın, içkinin, kumarın zararları ortaya çıkacaktır kıyamete kadar, yani tefsir kıyamete kadar yapılmalı. Zina kölelik doğuracak daha…
Bilinçli mü’min yok artık problemli mü’min var… Pek cok müslümanın asıl sorunu Allah var deyip yok gibi yaşaması ve Kurana iman edip ondan haberdar olmamasıdır.
Umut esmaya kulluktadır de. Köleliğin ayak sesleri mi?.. Müşrik acımasız olur. Av-avcı ilişkisi yaygınlaştı. Serbest piyasa evlenmeden birliktelik… Demokrasi…
Kafire benzeme kafir korkak olur. Kafir tembel olur. Kafir insan düşmanıdır. Kafir her şeye düşmandır. Kafir eksik tanır herşeyi… Çünkü hali hakkı gerçeği inkardır onun…
Unutturuyorlar bu gerçeği de… Fırat nehrin de ahir zamanda çetin savaş olacak…nBeka sorunumuz hep var ve Armageddon şamda olacak.
Düşmanın var hazırlıklı ol… Düşmanı olmayan tek Allah. Fani düşmanlıdır. Hayatta kalmak zordur.Nüklerin de olsa yok olursun. Silah ve PARA ikilisi şart…
Alacağımız derslerini alalım şu son 200 yılın… Hatalar ders aldığınız sürece sizi başarıya götüren en önemli unsurlardandır. Herkes hatalarından güzel şeyler öğrenebilir,ama akıllı olanlar başkalarının hatalarından da öğrenir ama.
Kimseyi razı etmeyi amaç edinme seni Allah yarttı onu razı et…
Eylemleri unutmayan bir hafıza var. HAFIZA olmasaydı her şey ölümlü derdik ama ölüm ölümsüze göç… Hikayelerimiz hafızalarda yaşıyor… Amel defterimiz hep açık Kabille-Habil hafızalarda yaşıyor işt…İnsan ölümsüzlüğü hakkediyor… İşte ölümsüz mekan olan cennetedir göçümüz. Allah yarattı sadece ona yaranmayı amçlıyalım…
İşte size on öğüt ve bir şiir:
Ah abdullah elindeki Saz ağlasın
Ben de düştüm gurbete
Bilirim gurbeti
Haram eder şerbeti
Ah Abdullah elindeki saz ağlasın
Gurbettesin
Komşu köyün yiğidi Abdullah
Gurbete düştün
Ah Abdullah elindeki saz ağlasın
Duydum ki
Gurbetin ateş oldu
Ağladım haline
Ah Abdullah elindeki saz ağlasın
Dilindeki söz ağlasın
Sanma sana mısır olur bu gurbet
Senin gurbetin cimri zindan olur bu gurbet
Ah Abdullah elindeki saz ağlasın
Sandın şerbet olur derdine gurbet
Ev verir bark verir bu gurbet dert verir
İnsan bırakıp da gelir mi bu gurbete doğup-büyüdüğü köyünü
Ah Abdullah elindeki saz ağlasın
Gurbete düşmüş bir Abdullah
Ateşli söylüyor türküleri Abdullah
Zalim gurbeti
Göz yaşlarında ateş var Abdullahın
Gurbeti ateş
Gurbette akşamlar bilsen ne ateş
Akşam olunca yanar garipler
Gurbeti zalimmiş
Abdullah ağlarmış evin duvarları ağlarmış…
Güneş batınca kapanınca komşuların kapıları
Yardan uzak
Anadan uzak
Kalınır mı be Abdullah
Garip abdullah
Bilmez miyim gurbeti
Ateş yakmaz ibrahimdir gönlü gurbet yakar
Ah abdullah elindeki saz ağlasın
Ateş yakmaz İbrahimi tek hasret yakar
Gönlüm de İbrahim gibi yandı dünya gurbetinde
Duydum ki
Gurbetin ateş oldu
Ağladım haline
Sana gurbetin ateş olduğunu anlatan olmadı mı be Abdullah
Yusuftan ayrılık gör nasıl ağlatır yakub olanı
Bilmez miyim
Mısır Yusuf olana gurbet
Firavun olana şerbet
Ah Abdullah elindeki saz ağlasın
Bu dünya en deli gurbet İbrahim olana
Bilmez miyim
Düşmüşsün gurbete
Gurbet gizli ateş…
Ah Abdullah elindeki saz ağlasın
Yanmış gurbetin ateşinde
Ah abdullauh elindeki saz ağlıyor
Ah Abdullah gurbettesin
Gurbet eteştir dumansız
Sevgilidir imansız
Ah Abdullah elindeki saz ağlasın
Senin ki bereketsiz gurbet
Ah Abdullah elindeki saz ağlasın
Her akşam elimde sazım
Gurbet seni ateş seni
Gurbetim senin başına taş düşsün
De
Ah Abdullah elindeki saz ağlasın
Gurbet ateş Allahım
Kimseler gurbetlere düşmesin
Ve bir Yusuf’un gurbeti bereketli…
Her akşam güneş batarken gönlümde bir güneş batıyor…
Gurbetimin ateş gibi yakışı var Allahım
Alnıma kaş çatışı var Allahım
Aşıma zehir katışı var Allahım
Gecesinin karga gibi ötüşü var Allahım
Gönlümü mezara itişi var Allahım
Ben Yûsuf değilim gurbetim Mısır değil
Kurtar beni gurbetimden Allahım
Ah Abdullah elindeki saz ağlasın
Neden düştün gurbete
“Ah abdullah elindeki saz ağlasın”
“Gurbet ateştir”
Diyorsun Abdullah
Neden düştüm gurbete
Kurtar beni Allahım
De Abdullah
Neden düştüm gurbete Allahım
Gurbetim zalim
Akşam olunca dertler hücuma kalkar
Zehir olur içilmez soframdaki şerbet.
Neden düştüm gurbete
“Bende neşe söndü”…
Akşam olunca gözlerini canıma diker gurbet
Gurbet ateş
Kimseler gurbetlere düşmesin…