Gün/aydın dostlarım…
Özlemeyi biliyorsan tebessüm et. Beklemeyi biliyorsan sabret… Sevmeyi biliyorsan eğer kollarını aç________________ Benim adım ‘SABAH…’ Sevgiye başlangıcım ben…
RAMAZAN BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN
Bizi yaratan Allah’a şükürler olsun ki: Mübarek Ramazan ayının ardından nihayet bayram zamanı da geldi çattı…
İçimizdeki dayanışma ve yardımlaşma duygularının en yoğun şekilde yaşandığı, kardeşliğin, dostluğun, barışın, birlik ve beraberliğin en yüksek seviyeye ulaştığı, hepimizi manevi huzura eriştiren bir Ramazan Ayı’nı daha geride bırakarak, Ramazan Bayramı’na ulaşmanın mutluluğunu ve sevincini hep birlikte yaşıyoruz…
Bayramlar berekettir, umuttur, özlemdir, yarınlara niyettir…
Ay gibidir bayramlar. Hilal olur kimilerinin umutları harekete geçer, kimilerinin yüreğini sıkıştıran kasveti, hasreti. Ay gibidir, bir yüzü dolunay olur ihtişamla parlar gökyüzünde, getirir beklenenleri; karanlıkta kalan kısmı ise yakar diğerlerini… Yalnızları, kalabalıkta yalnız kalanları…
Dini Bayramlar; birlik, beraberlik, sevgi ve saygının güzel örneklerinin sergilendiği, toplumun bütün kesimlerinin birbiriyle kaynaştığı, dostlukların pekiştiği, dargınlıkların bittiği ve unutulduğu, insanların barıştığı, kardeşçe kucaklaştığı, milli ve dini duyguların, inançların, örf ve adetlerin uygulandığı bir toplumda millet olma şuurunun şekillendiği, kuvvetlendiği paylaşma ve dayanışma günleridir.
Müslümanların birbirlerini ziyaret ettikleri, hediyeleştikleri; çocukların, fakirlerin ve kimsesizlerin sadaka verilerek sevindirildiği; kısaca İslâmî kardeşliğin toplumun her kesiminde canlı olarak yaşandığı; bütün bunlarla birlikte Allah’a karşı da sorumluluklarının bilinciyle topluca namaz kılıp birbirine nasihat ettikleri sevinç günleridir…
“Bekleyen ile bekleyemeyenin”, bekleme hakkını yitirmiş olanların hazin bir buluşmasıdır bayramlar. Birileri içindeki mahşeri kalabalıktan kaçmaya çalışır. Geçmişin kokularından, tatlarından deli gibi kaçmaya çalışır… Kimileri de nerde kaldılar acaba gelecekler mi telaşındadır beyninde ki kurcalayan soruyla… Unuttular mı?.. Vaz mı geçtiler?.. der durur telaş içinde…
“Aaah nerede o eski bayramlar” demeye başlamışsanız bilin ki yaşlandığınızın resmidir. Gün be gün bir takım değerlerimizi küreselleşme denen kültür bombardımanına kurban verdiğimiz de ayrı bir gerçek. İnsanlık, cemaat ve toplum okyanusundan hızla bireysel yaşamın ıssız sahillerine doğru sürükleniyor.
Nerede olduğunu tam olarak bilemiyorum ama nerede olmadığına adım gibi eminim, o eski bayramların. Üç günlük bayramı fırsat bilip, bir iki gün daha ilave ederek yaklaşık bir haftaya çıkardığın izin gününde gittiğin tatil beldesinde veya turla gittiğin kampanyalı otelde değil. O meşhur eski bayramlar geyiğini bırakıp samimi olmaya başladığın gün, o eski bayramı da bulacaksın inancındayım.
Sevinç ve neşenin daim olması gerektiği, insan ve toplumsal dayanışmayı hoşgörüyü ortak üstün değer sayılarak kutlanması gerekir Bayramların. Bayramların gücü ve etkinliği insanlar arasında birlik ve beraberlik oluşturacak güçte iken tebrik ve temennilerin sınırlandırılarak belli kesimlere gönderilmesi sevinçlerin kitleselleşmesini engellemektedir. Hoşgörü ortamında saygı ve sevginin oluşmadığı ve kendilerinden olmayanın farklılaştırıldığı durumlarda bayramları bütünleştirici işlevinin giderek zayıflamasına neden olmaktadır. Hâlbuki temel işlevi kutlandığı toplumun ortak üstün değerlerine yakınlaştırıcı ve birleştirici etki yaratması beklenir bayramların.
Her seferinde samimi duygularla kutlanılması gerektiği telkinlerine rağmen, ya teknolojinin hayatımıza gereğinden fazla yerleşmesinden ya da yapmacık ve şekilciliğin her geçen gün pirim yapmasından dolayı sanal duygular daha fazla hâkim olmuştur toplumda.
Bizler bayramı kutlarken Vatanımızdaki, Afrika’daki ve birçok ülkede açlıkla, hastalıkla mücadele eden, her gün bir sürü çocuğun, kadının, yaşlının, insanın öldüğü drama da duyarsız kalınmaması gerektiğini düşünüyorum…
Ne demişti ünlü mütefekkir (şaka şaka şair) “Biz büyüdük ve kirlendi dünya!..”
Neyse dostlar ben bunları dedim ya; derken, bir Bayram daha geçer gider, ağız tadıyla, gönül hoşluğuyla… Sevgiyle, sevgisizce, saygıyla saygısızca bir bayram daha geçer gider, hatırlanılmış acılarıyla… İyisiyle, kötüsüyle, doğrusuyla, yanlışıyla bir bayramı daha geride bırakırız..
Bir sonraki bayrama kadar kim öle, kim kala!.. Her şeyin hayırlısı!..
Adaletin terazisi, varlığın yaratıcısı, merhametin tek göstergesi olan Yüce Yaratan Allah(c.c.), hayırlı dualarda bulunan müminlerinin dualarını kabul eder. Bu Ramazan bayramında dualarımız Yüce Allah’a. Mübarek Ramazan Bayramınız hayırlara vesile olur inşallah.
Bu duygu ve düşüncelerle, Mübarek bayram ulusumuza sağlık, huzur, mutluluk, bolluk ve bereket getirsin. Halkımızın ve tüm İslam âleminin Mübarek Ramazan Bayramı’nı kutlarken; ülkemizin ve tüm Müslüman Âleminin, insanlık için dostluğa, barışa, sevgiye ve kardeşliğe vesile olmasını temenni eder, tüm dostlarımın, arkadaş ve akrabalarımın, sevenlerimin, sevdiklerimin sevgi dolu ve huzurlu nice bayramlar geçirmesini dilerim… Hayırlı bayramlar…
Kim; Barış adına, Sevgi adına, İnsanlık adına yoklama alırsa, Ben; ‘Buradayım’ her zaman ve her an…
Sevdiklerinizle tüm kirlenmişliklerden uzak, mutlu gülen bir yüzle, sevin, sevilin, hayat sevince güzel ve diyelim her bir cümleye; atalarımızdan emanet aldığımız bu Vatanın sahipleri yalnızca bu Vatanı karşılıksız seve bilenlerdir… Mutlu ve umutlu, acısız, gözyaşsız günler dilerim. Gününüze aydınlık, hayırlar ve bereket dolsun. Gönül soframdan gönül sofranıza muhabbet olsun… Hoş kalın, hoşça kalın, hep dostça kalın, bir yerlerde bir gün görüşmek ümidiyle…
#öskurşun#