Ülkemizde son zamanlarda en çok tartışılan konulardan teki de yolsuzluklardır. Yolsuzluk bir bakıma birilerinin yolunu bulmasıdır!
Yolunu bulmak için yolsuzluk yapmak öyle kolay bir iş değildir. Mutlaka arkanda siyasi bir güç olacaktır.
3 Kasım 2002 seçimleri ile iktidara gelen AKP iktidarı süresince yapılan bazı yolsuzlukları not etmiştim.
Şimdi o notlara baktığımda, AKP döneminde ne kadar çok yolunu bulanlar olmuş diyorum.
Bir başka gerçek de ibretliktir.
Yoksulluk da hızla artmaktadır. SYDV kayıtlarına bakıldığında artan yoksulluğu kolayca görebiliriz.
Yolunu bulan yandaşlar ve SYDV’ye muhtaç yoksullar…
Ülkenin manzarası budur.
İsterseniz bilgilerimizi tazeleyelim. 3 Kasım 2002 sonrası basına yansıyan kimi yolunu bulma olaylarını anımsayalım.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi araç sigorta ihalesi açar. Aslında açmaz AKP İstanbul Milletvekili Alaattin Büyükkaya’nın seçilmeden önce ortağı olduğu sigorta şiketine verir. O sigorta şirketi de tatlı para kazanır!
Bir nevi yolunu bulur…
TCDD İstasyon yenileme ihalesi de yapılmaz. İhale AKP MKYK Üyesi olan Emine Alioğlu’na verilir.
Emine hanım da yolunu bulur. Koskoca MKYK üyesine bu kadarcık kıyak olsun artık!
Bir başka yolunu bulma da Balıkesir SEKA’ da yaşanır.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı(ÖİB) Balıkesir SEKA’yı 1,1 milyar dolara Başbakanın akrabası Albayraklara satar. Mahkeme bu satışı iptal eder. Çünkü gerçek değeri 51 milyar dolardır.
Ne yazık ki mahkeme kararı uygulanmaz!
Başbakanın akrabası Albayraklar da yolunu bulur.
Yolunu bulanlar sadece yurt içinde değildir. AKP iktidarı döneminde Rusya’da yolunu bulur! Mavi Akım da AKP iktidarı ek protokol yapar. Ek protokol ile Türkiye F1 formülünden vazgeçer ve Rusya’nın istediği F0 formülünü kabul eder. Bu protokol ile ülkemiz 1 Nisan 2005 tarihi itibarıyla 8,5 milyar dolar Rusya’ya fazladan ödeme yapmak zorunda kalır.
Kimden çıkar bu fazladan ödemeler? Tabiki halkın sırtından…
Sadece bu değildir halkın sırtına yüklenen. Aycell ile Aria birleşmesi sırasında Başbakanın dostu ve kirvesi İtalyan Başbakanının ricası üzerine 3 milyar dolar zarar da hazineye yüklenir. Yani halkın sırtına yüklenir.
Başbakanın oğlu Bilal’ın “gemicik” olayı da ilginç bir yolunu bulma olayıdır. “Gemicik” olayı tek başına ele alınmamalı, kimi ilişkiler ile birlikte değerlendirilmelidir.
Atasay,Atagold olayı da “gemicik” ile ilintilidir.
Burak’da yolunu bulsun, gelinde bulsun, Bilal’da bulsun…
Cumhurbaşkanının lisede öğrenci olan oğlu’da şirketler kursun. O da yolunu bulsun. Yeter mi yetmez. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın çocukları da yolunu bulsun. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın oğlu’da… Önceki Orman Bakanının oğlu’da…
Belediyelerde ki imar yolsuzlukları ile yolunu bulanların sayısı oldukça fazladır. Ülker’e ait Data-Teknik’e ihalesiz iş verilmesi de bir tür yolunu bulmadır.
TÜPRAŞ İhalesi de, İskenderun Limanı İhalesi de, TCDD Ankara-Eskişehir Demiryolu ihalesi de, ÇAYKUR’un nakliye ihalesi de, Bingöl deperem konutları ihalesi de, Ulusal Marker olayı da, Milli Eğitim Bakanlığı’nda ki 62 okul ihalesi de, Ali Dibo olayları da hep yolunu bulma olaylarıdır.
Sabah-ATV Gurubunun TMSF tarafından Çalık Holding’e üç devlet bankasından alınan krediler ile satılması da önemli bir yolunu bulma olayıdır.
Deniz Feneri olayı da…
Son yedi yılda yolunu bulanlar ile yolunanlar bir AKP klasiği olarak ülke gündemindedir.
Başbakan ne diyor?
“Yola devam”
Demek ki yolsuzluk ve yoksulluk daha da artacaktır… Çünkü yaratılan yoksulluk işlerine gelmektedir.
