Eksiklikler belli…şeytan ben üstünüm dedi Allah onu sıfırla çarptı…amelini halini fikrini inancını ilmini duygusunu..Firavun da “ben Musanın Rabbine inandım dedi ama Allah onun imanın sıfırla çarptı…neden mi…aşka dönüşmemiş iman sıfırla çarpılıyor işte…son nefesle alakası yok…eksikliktir aklın secdesi…aklı da yitirmektir aşk …inancın uğruna çılgına döndün mü hiç…hz İbrahim gibi ateşe yürüdün mü hiç…Nemruda da kafa tutma cesareti gösterdin mi hiç…bir susuz köpeği çöl susuzluğunda sulamak yetmez cennete ayakkabını kova yaptın mı elbiseni yırtıp ip yaptın mı hiç…inancın çıldırtanıdır iman…Hz Ebu Bekir gibi cömert oldun mu hiç…”ailene ne bıraktın “denilmişti…”Allah ve rasulünü “demişti…
Yaratılan sıfır ve eylemleri halleri fikirleri duyguları sıfır…Ahlakları sıfır…inandığı değerleri sıfırla çarpılır dilerse Allah…ama ya onlar Allah içinse kıymet kazanır der Kur’an…Hz Muhammet sıfır değil çünkü sıfırın başına dokuz gelse doksan oluyor…Dünyanın da kıymeti Allahtan dolayıdır…Sevgi de Kin de bütün duygular sıfırdır ama o sıfırın başına beş koysa Allah o sevgi elli olur…dünya Allah için sevilince kıymetlenir …evet…ihlaslı olan dünyayı sevsin…kadını da…tahtı da…ihlassızın eline düşen dünyanın göz yaşı dinmez …
Matamatik zekası olmayan hadislerden de uzak olsun…Hadislere bağımsızlık verir o …hadisler onun putu olur…onun hallerinden de uzak olsun…put üretir her hali her hareketi her fikri her duygusu onun…çünkü matematik zekası olmayanın nefsi kirlidir…şeytanlıdır…bozguncudur…
Matamatik zekası olmayan tefsirden de uzak olsun…ekmel tefsire engeldir o…
Matamatik zekası olmayan fıkıhtan da uzak olsun… istismarcıdır o…
Kur’anın önceledikleri belli…Kur’an önce temizlen der temizliğe ekmelliğe davet eder önce…eksikliktir matematik zekasından mahrumluk …tıpkı sarhoşluk hali gibi bir eksikliktir.. ve Kur’an sarhoş halde namaz kılmak günah der…
Evet…Prof. Dr. Saim Yeprem (Marmara Ü.)şöyle diyor..:Trafikte bile bir miktarı serbest… Kuranıkerim’de sarhoşken namaza yaklaşılmaması buyuruluyor. Bu emir çok açık ve net. Sarhoşluk hali, örfte kime sarhoş deniyorsa o anlamdadır. Yani gördüğünü ayırt edemeyen, şuurunu kontrol edemeyen kişi. Sarhoş haldeyken namaz kılınması yasaklanıyor ancak onun dışındaki davranışta namaz yasağı yok. Örneğin trafik kontrolünde de belirli promile kadar alkol, araç kullanmaya engel teşkil etmiyor. Bu da onun gibi. Alkol almak günah, namaz kılmak farz. Bunları karıştırmamak gerekiyor. İdeal olan alkollü halde kılmamak.
Evet…Doç. Dr. Ali Kaya: (Uludağ Ü. İlahiyat Fak.)şöyle diyor:Şuuru yerindeyse bir sakıncası yok Alkollü namaz diye bir şey yok zaten. Sarhoşun tanımını yapmak lazım. Sarhoşluk alkolle, uyuşturucu ya da başka maddeyle de olabilir. Namaz kılmak için kişi belli akla sahip olmalı. İbadetin kurallarını, şekillerini uygulayabilmeli. Kişi alkolle, uyuşturucu ya da herhangi bir maddeyle ibadet yapabilir, ancak ibadet için gerekli olan akıl gücü şarttır. Akıl gücü varsa isterse bir fıçı şarap içmiş olsun. Bu, “Din buna izin veriyor” diye anlaşılmamalı. Diyanet tabii ki buna izin vermiyor. “Alkollüyken namaz kılınabilir” diye bir sonuç çıkmıyor.
Kur’anı okumak farz ama eksikliktir matematik zekasından mahrumlu…ve Kur’an mübindir ama aşkın derecesinde …işte işari tefsiri reddediyor bazıları ve Kur’an umman olmaktan çıkıyor…ekmel tefsir yok oluyor…
Sıgara içen içmeme öğüdü veriyor versin ama tevbesini anlatsın …işte ayet…”Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz Allah katında çok çirkin bir davranıştır…”(Saff/2-3)
Evet…Kur’an’ın genel kullanımı doğrultusunda burada da müminlere hitap edildiğini kabul edenlere göre âyetlerde, gerçekten iman etmiş olmakla beraber söz ve eylemleri arasında uyumsuzluk bulunan müslümanlara bu hususta bir uyarı yapılmakta yahut müslümana yaraşan tutumun söylenenle yapılan arasındaki tutarlılığına özen göstermek olduğu bildirilmektedir…
Evet…Kur’an’ın bu ilkenin önemine yaptığı vurgu İslâm âlimlerini öylesine etkilemiştir ki, tefsir, hadis, fıkıh gibi ilmî disiplinlerin oluşumu sırasında, çok geçmeden bu ilimlerde izlenen metotları da teorik ifadelere kavuşturmaya yönelmişler ve kısa bir süre içinde her bir dala ait metodolojilerin ortaya konmasını sağlamışlardır. Özellikle, Kur’an ve Sünnet’ten çıkarılan fıkhî sonuçların kendi içinde tutarlılığının kontrolü görevini üstlenen fıkıh usulü, çok ince metot sorunlarına eğilmiş ve böylece zengin bir literatür oluşmuştur…
Evet…eksikliktir matematik zekasından mahrumluk …ve bir eksiklik daha var… tevbeye sarıl şefaate az önem ver… affa da… “Şeytan sizi Allah‘ın rahmetiyle kandırmasın” (Fatır/5)
Evet…Günahların kefareti için neler yapmalıyız? Allah’ın (c.c) rahmetine, affına mazhar olmak için neler yapmalıyız?…Kur’anda bunların cevapları açık ve belli…
Şefaate değil tevbeye sarıl işte ayet…“Ey insanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının! Ne babanın evlâdı, ne de evlâdın babası nâmına hiçbir şey ödeyemeyeceği günden çekinin. Bilin ki Allâh’ın verdiği söz gerçektir. Sakın dünya hayatı sizi aldatmasın. Şeytan, Allâh’ın affına güvendirerek sizi kandırmasın!” (Lokmân/ 33)
Eksiklikler belli…Niyete önem ver…Irkın için Ukraynayı yıkma…Romayı bir kadın için yakma…Rakip üretme Allaha…






















