Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ertuğrul ERDOĞAN

İktidarlar, Covid-19’u Kullanıyorlar mı?

Ertuğrul ERDOĞAN Yazar Ertuğrul ERDOĞAN
24 Şubat 2021
Ertuğrul ERDOĞAN
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Evlere kapanmamız, kafe, lokanta, restoran ve müzikli işletmelerin açılmaması veya paket servisi ile kısıtlı çalışmaları, altmış beş yaş üstü insanların dünyada benzeri olmayacak şekilde evlere kapatılarak güneş yüzü göstermeden hapis gibi bulunmaları, çocukların yine aynı şekilde evlerde İnternet üzerinden eğitimleri, mesafe, maske derken, virüsün birinci yılına neredeyse yaklaşıyoruz.

Atmış beş ile yirmi yaş arasındaki insanlar dışında kalanlar, hayatlarını dışarılarda devam etmektedirler. Zaman zaman tatillerle birlikte hafta sonları yasaklamalar arasında testler de yapıyoruz. Her gün covit-19 raporları televizyon ekranlarından sunuluyor. Sunarken neredeyse bir yıl boyunca halka, “Mesafeli olun, ellerinizi yirmi saniye yıkayın, mezarlıklarda otuz kişiden fazla olmayın, toplu olarak bir arada bulunmayın.” gibi uyarıları başta sağlık bakanı, sağlık kurulu üyeleri hatta Cumhurbaşkanı bile yapıyordu.

Ancak, toplum olarak bir genimiz eksik midir, nedir bunu bir türlü anlamış değilim, insanlar yine hiçbir şey olmamış gibi hayatlarına devam edebilmektedirler. Çocuklar maskesiz dışarılarda oynayıp evlerine virüs taşırken, fabrikada çalışanlar evlerine otobüslerle dönerken virüslü bir kişinin otobüs tutacaklarına dokunmaması mümkün müydü? Veya hapşıran bir kişiden ne kadar kaçınabilinirdi? Hatta hastanelerde virüs tespit edilenler ambulansla evlerine götürülmezken, kendi imkânları ile toplu taşıma araçları ile evlerine dönmek zorunda kalmışlardır.

Siyasiler, pandemi kurallarını her seferinde her yerde uyarıyorlar, ancak kendileri bu kurallara uymadan toplumun gözünün içine baka baka kongreler yapabiliyor ve katılan kalabalıklara “Maşallah ne güzel salonu ağız ağıza doldurabildiniz.” gibi söylemlerde bulunabiliyorlardı. Cenazelerde otuz kişi bulunma şartını öne süren sağlık bakanı,  yine tıklım tıklım dolu cenaze avlusunun kalabalığında bulunabiliyordu.

Bunlar pandeminin bir yüzüydü. Gelelim madalyonun diğer yüzüne…

“Virüs birçok ülkede muhalefeti ezmek ve özgürlükleri suç saymak ve haber yapanları susturmak için bahane olarak da kullanıldı.” Bunu söyleyen Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Gutterres.  Malum bu durum insanları evlerine hapsederken, işletmeleri de fena vurdu. Özellikle küçük esnafları oldukça zora soktu. Birçok gelişmiş ülkeler vatandaşlarına “Siz ekonomik yönü değil, virüs konusunda önlem alın. Biz gereğini yaparız.” diyerek, vatandaşlarına yedek akçelerinden onları rahatlatıcı karşılıksız para verdiler. Biz de ise gün geçtikçe esnafların dayanacak güçleri tükeniyor, tıpkı su altında ayakları çırpınan kuğular gibiydiler. Birkaç üniversite bitiren veya borçları nedeniyle hayat sıkıntısı çekenler, intiharı tercih ederek özellikle muhalif televizyonlarda ekranlara geliyorlardı.  İktidara yakın yandaş medya ise bunları yazmıyordu.

BM Genel Sekreteri Gutterres, dünyada insan hakları ihlallerinin Covid-19’dan önceden var olan bölünmeleri, kırılganlıkları ve eşitsizlikleri derinleştirdiğini,   insan haklarındaki fay hatları da dâhil olmak üzere medeni, kültürel, ekonomik ve sosyal yönden yeni çatlaklar oluşturduğunu söylerken, bu haklardan herhangi birisinin saldırıya uğraması halinde diğerlerinin de risk altında olduğunu belirtmiş.

Evet, virüs hızla ilerlerken yoksulluk, ayırımcılık, doğal çevrenin tahrip edilmesi ve diğer insan haklarındaki kırılganlıklar da hızla yayılmaya devam ediyordu. Kadınlar evde artan bakım yükünü üstlenirlerken pandeminin getirdiği insan üzerindeki psikolojik baskıların da ailelerin birbirine olan istem dışı olumsuz davranışları beraberinde getirmektedir. İşletmeleri kapanan ve hiçbir geliri olmayan aile bireyleri ne yapabilir ki? Kimin yanına sığıntı olabilir? Faturalar ve almak zorunda oldukları kredi borçları ile ne kadar baş edebilirler? Bunun böyle devam etmesi halinde toplumda yozlaşma, intiharlar da bir virüs kadar tehlikeli boyutlara doğal olarak gelecektir. Çünkü aç insan, sinirlidir, cinnet geçirmeye de müsaittir ve her türlü olumsuzluğu yapacak potansiyeldedir.

Virüs’ün bir an önce bitmesi için gelişmiş ülkeler pamuk ellerini ceplerine atmalıdırlar. Örneğin zamanında Afrika’nın kölelerini kullanırken ve topraklarındaki değerleri çalarken,  Orta Doğu gibi ülkelerin de petrollerini zimmetlerine geçirdiklerinden şimdi aldıklarını,  geri vermelidir. Aşıya ulaşamayan ve ekonomik yönden zayıf olan ülkelere en kısa sürede yardım etmelidirler. Aşı firmaları bunu ekonomi yönünü düşünmeden farklı ülkelerde kurulacak fabrikalarla aşının üretimini hızla artırarak bütün insanların en kısa sürede aşı olmaları sağlanmalıdır. Olmadığı takdirde virüs tam anlamıyla dünyada sonlanmayacaktır. Çünkü bu virüsün Çin’in Wuhan kentinde bir pazardan dünyaya yayıldığını düşünecek olursak, gelişmiş ülkeler bütün vatandaşlarını aşılasalar bile dünyada adaletli bir virüs politikası uygulanmadığı sürece insanlık her haliyle zorlanacaktır.

Finlandiya veya İskandinav ülkelerinde belediye ve devlet işbirliği içindedir. Kimse kimseyi ötekileştirmemekte ve eğer toplumun uyması gereken bir kural varsa hep birlikte bunu gönüllü ve insan hakları çerçevesinde uymaktadırlar. Muhalefet, iktidarı eleştirdi diye, kimse; ötekileştirilmemekte, terörist veya vatan haini olarak yaftalamadığı gibi ne tazminat ne de hapis ile cezalandırılmaktadır.  Muhalefet, iktidarın hatalarını toplum önünde söylemek ve basının da bunu dile getirmesi demokrasinin bir gereğidir.  İktidarlar halkına hesap verebilmelidir. Çünkü halk ter ile akıttığı emeğinin karşılığından devlete vergi vermektedir ve verdiğinin de ne şekilde harcandığını bilmek zorundadır. Bir babayı düşünün, çocuğu para istiyor ve çıkarıp büyük bir miktar veriyor. Çocuk, anında har vurup harman savurarak parayı bitirip geliyor ve babadan tekrar para istiyor.  Ve baba çocuğuna sormasın mı? “Oğlum ne çabuk harcadın? İyi yerlere mi harcadın, yoksa lüzumsuz alışverişler mi yaptın?” diye, oturup sohbet etmesinler mi?

Sözü daha fazla uzatmadan, ülkemizin de imzaladığı “İnsan Hakları Beyannamesi” ile Anayasamızı okumaya davet ederek, başta siyasiler olarak herkesin bu kurallara önemle uymalarını bir vatandaş olarak istiyorum. Çünkü birlik ve beraberlik içinde kararlı bir şekilde çalışırsak, bütün olumsuzlukların üstesinden gelebiliriz. Aksi durumda, kim İnsan Haklarını ihlal ederse bir gün gelir,  mutlaka yalnızlaşacaktır.

Ertuğrul ERDOĞAN

Yirmiüçşubatikibinyirmibir

Paylaş
Etiketler: Evlere kapanmamızkafeLOKANTAmüzikli işletmelerinrestoran ve müzikli işletmelerin
Önceki Yazı

Hayat Merdiveni

Sonraki Yazı

Sosyal Medya mı Sanal Medya mı?

Ertuğrul ERDOĞAN

Ertuğrul ERDOĞAN

İlişkili Yazılar

Edebiyat

Miğfere Küçük Yumruk

14 Nisan 2022
5k
Ertuğrul ERDOĞAN

Nare

16 Şubat 2022
5k
Ertuğrul ERDOĞAN

Âdem İle Havva’nın Kemikleri Sızlamaz mı?

01 Şubat 2022
5k
Edebiyat

Âdem İli Havva’nın Kemikleri Sızlamaz mı?

20 Ocak 2022
5k
Sonraki Yazı

Sosyal Medya mı Sanal Medya mı?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap