Bit’at’den tevbe et…
Bit’at ne mi…bozuk metre ile uzunluk ölçülmez…uydurma dinden tevbe et…bozuk dinden tevbe et…mesela japonlar imparatorumuz güneşin oğludur derler…hz İsa Allahın oğludur dedi kilse…Havra ise Allahın ırkı ırkım dedi…Bit’at işte bunlardır…inaçla ilgili bit’atlerden bunlar şirk bit’attir…kandil gecelerini kutlamak bit’at değil…sen bit’at dersin ben değil derim evrenselliğe erişmemiş te’viller ve mealler de bit’attir…hac benzeri cami gezileri bit’at değil…ilk girdiğin camide namaz kılmak da bit’an değil…sen bit’at dersin ama ümmet ortaklaşmaz o fikirde…sen şirk dersin bir amele ben esmaya hadimlik derim ve ümmet ortaklaşmaz o fikirde…ehl-i sünneti neden mi savunuyoruz…itikatte zaten istisnasız savunacağız…çünkü tarihde ümmet o mezhebin çatısında birleeşti…siz tefrikacısınız fitnecisiniz…ayrımcı ve bölücüsünüz…
Bit’at’den tevbe et…
Arapça’da “icat etmek, örneği olmaksızın yapıp ortaya koymak, inşa etmek” anlamlarına gelen “bd‘a” kökünden türeyen bid‘at, “daha önce benzeri bulunmayıp sonradan ortaya çıkan (muhdes) şey” anlamına gelir…
Evet…Bid‘atı dar kapsamlı olarak anlayanlar ise onu, “Hz. Peygamber’den sonra ortaya çıkan ve dinle ilgili olup ilâve veya eksiltme özelliği taşıyan her şey” diye tarif etmişlerdir. bit’at-ı hasene terimi onlara ait…bit’atın güzeli çirkini olmaz…Tefsir evrensel kuraldır…evrenesel eylemler haller duygular fikirler ancak tefsirdir değilse Te’avildir…tevil bölgeseldir tarihseldir…şartlardan etkilenir…domuz etine cevaz var mı var…çünkü bu haramlar şertlerdan etkilenir…te’vildir bu haramlar…evrensel olamazlar…tıp ilmi içkinin kan sulandırıcı olduğunu tesbit etmiştir…şarabın haramlığı da evrensel değildir…ama sarhoş ediciler haramdır…şarab bu amaçla içilmezse neden haram olsun…domuz eti ölmeyecek kadar yenilir yani evrensel ilke ölümden kaçmaktır…ölüme etkisi olduğu için domuz eti haramdır…yani ilkeler evrensel olacak…sıgara da haram o ilkelere göre ama sıgara helal diyor adam tefsirden evrensel ilkeler öğrenmemiş ki Kur’andan …açık öğretilerle yetinmiş akıl yormamış….esma açısından incelememiş…domuz eti haramsa diyabet hastasına ekmek neden haram değil…bu Kur’andan bölgesel ve tarihsel öğütler çıkarmaktır…Tefsire evrensele ermemiştir…akıl yormamıştır Kur’anı evrenselliğe erdirmemiştir…Bit’at dediği bu adamın tefsirdir aslında…
Evet onların ayet dedikleri bölgesel ve tarihsel ilke…hadis dedikleri de…evrensel değil yani tefsir değil te’vil…çünkü bölgesel ve tarihsel öğreti öğrendiler ayetle ve hadisle tefsire evrenselliğe ekmel ilme ilahi ilme uzak kaldı onlar…bit’at dediğine ben bit’at demem o eksik ilimlidir ekmel ilim sahibi kılmamış ekmel kitaptır aslında vahiy…Kur’an…ama ekmel ilme ermez her kez Kur>’anlaa…ilahi ilim ekmel ilimdir…zaten “Namaza yaklaşma”diyor Kur’an der onlar ve isbatla dersen işte der…ama cüz küllün özündedir DNA sını ara Kur’anın…tefsir budur…
Hz. Ömer’in teravih namazının cemaatle kılınması için söylediği “ne güzel bir bid‘at” sözündeki “bid‘at” da terim anlamında değil sözlük anlamında kullanılmıştır…
Bit’at batıl demektir…diğer tariflerden kaç…
Şâtıbî, bid‘atı “sonradan ortaya konan dinî görünümlü yol” olarak tarif etmiştir ki ona göre kişiler bu yola Allah’a daha çok kulluk etmeyi istedikleri için girerler. Dinî görünümlü olmayan, dinî telakki edilmeyen hususlar bid‘at sayılmaz. Meselâ bir kimsenin helâl olan bir şeyi kendisine yasaklaması bid‘at değildir; ancak bu yasaklamayı dindarlık vesilesi sayması bid‘attır.
Evet…yani İki grup arasında göze çarpan ihtilâf aslında bir terim anlaşmazlığından ibarettir. Çünkü her iki taraf da dinden olmadığı halde sonradan ortaya çıkan dinî inanç ve uygulamaların reddedilmesinin gerektiği konusunda görüş birliği içindedir.
Bit’at’den tevbe et…
Hastalık kutsal…deme…bu Kur’andan öğrendiğimiz esma ilkelerine terstir…Fakirlik kutsal deme…hastalığıda kazanç kapısı yap ama Hastalık kutsaldır deme…dini bozma…egocu hasta olunca kibirlenmek için hastalık kutsal der…bu egoculuktur…esmaya hadimlik kutsal…Şafi sıfatına hadim ol…evrensel değil “hastalık kutsaldır …iddiası…herkes hasta olsa kim cihad edecek…cihad için hz Ebu bekrin parasını kullandı peygamberimiz eksik ilimliliktir “fakirlik kutsal” iddiası…hadislerle ayetlerle yanıttı bizi eksik ilimliler…Kur’anın hakkını verelim…yani aklı yormalıyız… Kur’anın getirdiği evrensel ilkeleri aramayanlar açık bilgileri tüme varım metoduyla tefsire evrenselliğe kavuşturmalıyız…
Evet…Doğurduğu sonuçlara göre bid‘atın hasene-seyyie diye ikili veya vâcip, mendup, mubah, mekruh ve haram şeklinde beşli tasnife tâbi tutulmasından başka itikadî-amelî, fiilî-terkî, ibadetlerle veya günlük yaşayışla ilgili olmasına göre taabbüdî-âdî şeklinde ayırımları da yapılmıştır…
Bit’at’den tevbe et…yani Kur’anın hakkını ver…evrensele er Kur’anla…Te’ville yetinme tefsire er…
