İstanbul’da kentin çeşitli yerlerine konuşlandırılan 250 deprem konteynerinin 68’inden hırsızlık yapıldı. Önlem amacıyla konteynerler kamu alanlarına çekildi.
İstanbul Valiliği Afet Yönetim Merkezi Müdürü Gökay Atilla Bostan, 250 konteynerin ”Her Mahalleye Afet İstasyonu (AFİS)” projesi kapsamında konuşlandırıldığını söyledi.Kaynak : BASIN-Haber3.com
Van depreminin etkilerini televizyondan izlerken hep aklıma şu konteynır hırsızları geliyor nedense. Oturduğu dalı kesen böyle cahil bir toplum daha var mıdır acaba ? Kocaeli depremi üzerinden 12 yıl geçti ama nafile. Hala akıllanmadık. Yarın birgün İstanbul da bu deprem yaşandığında o konteynır hırsızlarının İMDAT NERDE POLİS NERDE ASKER KURTARAN YOK MU ? diye bağırışlarını görür gibiyim.
Hatta yüzsüzlük ve nankörlükte çağ atlayan bu şerefsiz konteynır hırsızları NERDE KALDI KIZILAY NERDE SICAK BİR ÇORBA GECE ÜŞÜDÜK NERDE BATTANİYELER bile diyebilir. En kötüsü ekranlarda devlete küfredebilirler. O zaman balık hafızalı olmayan birisi çıkıp şöyle diyebilmeli. ULAN ŞEREFSİZ DÜN DEVLETİ TAŞLIYODUN KÜFREDİYORDUN. ULAN SOYSUZ DÜN HALKIN ORTAK MALINDAN KONTEYNIRLARDAN ERZAK ÇALIYORDUN. ULAN SÜTÜ BOZUK NANKÖR HALKI KANDIRDIĞIN GİBİ HAKKI KANDIRACAĞINI MI ZANNETTİN ?
Depremler ve bilimum doğal afetler bir öğretmendir aslında. Toplumu ağır şartta eğitirler. Aslında depremler halka şöyle der. DEVLETİNİN DEĞERİNİ SOĞUK KIŞ GÜNÜNDE KIZILAY ÇADIRINA SIĞINDIĞINDA SICAK BİR ÇORBA İÇERKEN ANLADIN MI ? DEVLET MALININ ASLINDA HALK MALI OLDUĞUNU ANLADIN MI ? DÜN YAKTIĞIN DOZERİ ŞİMDİ ARIYORSUN, DÜN DİNAMİTLE PATLATTIĞIN KÖPRÜDEN ŞİMDİ YARDIM BEKLİYORSUN, DÜN VURDUĞUN ASKERDEN POLİSTEN ŞİMDİ YARDIM GÖRÜYORSUN ONLARIN DEĞERİNİ ŞİMDİ ANLADIN MI ?
Gerçekten medeni olmak ya da olamamak işte böyle doğal afet zamanlarında ortaya çıkıyor. Gerçekten imanlı olmak ya da olmamakta öyle. Maalesef toplum olarak biz medeni ölçülerde sınandığımızda sınıfta kalıyoruz. Devlet neden var sorusunun cevabı bu depremler sonrasında anlaşılıyor. Vergi neden kutsaldır, askerlik neden kutsaldır sorularının cevaplarını işte böyle zamanlarda anlıyoruz. Belediyelerin imar işlerinde dönen rüşvetlerin nasıl bir vebal yüküyle yüklendiğini böyle zamanlarda anlıyoruz. Devlet malını çalmanın, zarar vermenin, aslında halk düşmanlığı olduğunu böyle zamanlarda anlıyoruz. Halka kötülük yapmanın Hakka isyan etmek olduğunu ve böyle kötülükler yaparak bir halt yediğini zannedenlerin aslında RÜZGARA KARŞI İŞEDİKLERİNİ RÜZGARA KARŞI TÜKÜRDÜKLERİNİ görüyoruz. Sidikleri de balgamları kendi suratlarında bir tokat gibi patlıyor.
Akıllı ve medeni bir toplum olmak ilk görevimiz olmalıdır. Toplumun ortak mallarını korumak bilinci bizim medeniyetten nasibimizin göstergesidir. Felaketlerden ders alalım topluma hainlik etmeyelim.


















cok igrenc bir yazi, o hirsizlari arsizlari azarlarken onlardan daha pis bir duruma dusmussunuz, yazarlik bu mu yazik….
Ne tuhaf, ben yazıyı gayet aydınlatıcı buldum. Yüreğine sağlık Uğur Bey!
Yarın bir gün olacağı kesinleşen İstanbul depreminde hayati önem taşıyan o deprem konteynerlerinden çalan şerefsizlerin daha aşağısı yoktur. Yazımın her kelimesine yürekten inanmasam uazmazdım zaten. Yarın bir gün o beklenen istanbul depreminde göçük altında kalırsanız beni hatırlayın. BEN KONTEYNER HIRSIZLARINA ARKA ÇIKMIŞTIM deyin
Teşekkürler Ahmet hocam