Patlamanın verdiği büyük korkuyla geçen uykusuz bir gece. Korku patlaması, doğal olaya tepki miydi? Korkunun verdiği ani bir heyecanla ayaklandık. Çantamıza aklımıza geleni doldurup dışarı fırladık.
Patlamayla birlikte sarsıntıyı yakından hissettik. Boğuk bir sese dikkat kesildik. Patlamayı hassas aletlerle ölçmüş gibiydik. Peşinden elektriklerin kesilmesi, sesi daha korkunç hale getirdi. Olaya yüklediğimiz anlam, dışarı kaçmamıza yetti.
Arkadaşla birlikte sesin geldiği tarafa yürüdük. Gecenin karanlığına rağmen, metroya kadar vardık. Yolun kenarında başında şapkası, zayıf ve işçi kıyafetli adam, metro saat yirmi dörtte kapanıyor, dedi. Adama teşekkür edip geri döndük.
Elektriğin kesilmesi depremi çağrıştırdığı için toplama yerine insanlar yürüyordu. Sosyal davranış olarak, korumaya ihtiyaç duyuyoruz. Uygusuz bir gecede güven içerisinde olma duygusuyla bir yerlere saklanma gereğini düşünüyoruz.
Parkın yanından eve dönerken acı bir fren sesiyle irkildik. Peşinden çarpma ve kırılma seslerini birbirine karıştırdık. Kaza yerine doğru gittik. İnsanlar telaş içerisinde, depremin nerede ve kaç gücünde olduğunu daha bilmiyoruz.
Panik içerisindeki arkadaş, yıkılmış binalara gitmeyelim, kaza yerine geçelim, dedi. Gecenin karanlığının son demleriydi. Sürücü trafik ışıklarına çarpmış, savrulmuş ve karşı kaldırıma geçmişti. Şoför o kadar şaşmış ki, uyuya kalmış. Trafik bölge görevlileri gerekli tutanakları tutuyorlardı.
Kaza yerinde kalmadık. Heyecanlı adımlarla, parka doğru gidiyoruz. Bu defa parkta kimseler yoktu. Patlamaya kimse inanmamış içlerinde deprem hissi doğmamıştı. Yoksa kimse evine giremezdi.
Yangın durumu, rüzgârın çatıyı uçurması ve deprem gibi olaylar gecenin ayakta geçirilmesi demekti. Bu durumlarda toplanma alanlarına kaçmak en doğru seçimdi. Yalnız toplanma yerleri de betonlaştı. Bu konuda bilim adamları uyarılarını yapmakta fakat dinleyen var mı? bilemiyorum.
Bilim adamları, geceyi nöbetleşerek geçirin, yanınızda ışık kaynağı ve sıcak tutacak elbiseler bulunsun, diye ikaz ediyorlar. Bu durumda da çevrenize dikkat etmemiz gerekiyor.
Kendi dünyamıza göre, yapılan uyarıları gerçekleştirdik. Kaç ailenin kurallara uyduğunu anlamaya çalıştık. Çokları evine girmiş yatmışlardı. Yıkım olayının kötülüğünü konuşurken, sokakta kavga patlak vermesin mi?
Kavgaya karışmak istemedik. Yarın onların tanığı olmak istemedik. Kavga edenler aralarında uyuşsunlar aradık. Bir tanesinin arabası kaçırılmış. Kavganın nedeni önemliydi. Bu konuda herkes kavga edebilirdi.
Panik havasında geceyi geçirdik. Havayı kıracak olan patlama hakkında kesin ve de net bir açıklama gelmediği için hiçbir şey söyleyemiyoruz.
Olaylar karşısında, panikle şehir dışına çıkmaya çalışıyoruz.
Hasan TANRIVERDİ