Komşuluğun eskisi yenisi var artık. Eski komşuluk eskimeyi hiç hakketmiyordu ama eskittik… O komşuluka “Komşusu açken tok yatmak yoktu…” Komşu komşuya neredeyse mirasçı olacaktı…
Yeni hep güzel olmaz, komşuluğun da yenisi çirkin… Bu yeni komşuluğa komşuluk demek bile zor… İnsan bozuldukça komşuluğu de bozuldu… Komşuyu rahatsız etmek moda oldu… Komşu ilk zararı komşudan görür oldu…
Bir şiirimde eski komşulğa özlemimi dile getirmişim… Eski komşulular özlenesi komşuluklardı… Eski bayramlar gibi… Eskidi bayramlarımız da. Akraba ziyareti yok yeni bayramlarda…Tatil geliyor akla bayram denilince artık…
Eski komşulukların başına hiç haketmediği şeyleri getirdik. Nasıl müslümanız biz. “Kimin kötüIükIerinden komşusu emin oImaz ise, o cennete giremez.” buyurmuş, Hz. Muhammed (s.a.v.)
Ülkeler de komşuluklarını bozdu zamanımızda…sadece kişiler değil ama “Komşunun duvarının yanması, seni de iIgiIendirir.” denilmiş…
Eski insanlar da eski insanlıklar da eskimeyi hakketmiyordu…ama zamanımızda, eski insanlar da yok eski komşuluklar da… İnsanlar bozulmuş, işte hırsız, uğursuz insanlar her yerde… Her meslekte… “Koyun kendi bacağından asılır ama kokusu yedi mahalleye yayılır.” Kötüler çoğaldı. Huzurumuz kaçtı. Zor günlerdeyiz artık..
Eski insanlar güneşler, yıldızlar gibiydi…” Eski güneşler geçmiş komşum.
Acı kahvenin tatlıydı tadı
O ikindi vakitlerini hiç unutmam.
Sıcak komşuluklar vardı
Gülen yüzler vardı caddelerde” demişim. Onlar bu özlemi hak ediyor…
Eski Komşuluklar
Komşum çay içiyorsun
Denize nazır balkonunda…
Komşumun içtiği çayın sıcaklığında buz şimdi
Elini uzatmış denizin tuzuna
Ve yalnızlığa
Ve karanlığa…
Komşum eski komşulukları arıyor
Eski güneşler geçmiş komşum
Acı kahvenin tatlıydı tadı
O ikindi vakitlerini hiç unutmam
Sıcak komşuluklar vardı
Gülen yüzler vardı caddelerde…





















