Salim Şengil’in, ES BE SÜLEYMAN ES isimli öykü kitabı, Beşinci Basım 2009’da yayımlanmıştır.
Fethiyeli yazar Şahsene Camız, Keramettin Yılmaz ve Sabri Çavuşoğlu’na teşekkür edilen bu değerli eser, 157 sayfa ve 12 kıymetli öyküden oluşmaktadır.
Salim Şengil, 1913 Selanik doğumludur.
1924’te ailesi ile birlikte Fethiye’ye gelmişlerdir. 1938’de Ankara Lisesini bitirmiştir.
1924-46 arasında Fethiye ve çevresinde çeşitli işlerde çalışmış, sonra Ankara’ya gelmiş, 1947-57 arasında Seçilmiş Hikayeler Dergisini çıkarmıştır. 1957-73 arasında da Dost Dergisini yayımlamıştır.
1980’de Es Be Süleyman Es öykü kitabını yayımlamıştır.
2005’te İstanbul’da ölmüş, Zincirlikuyu’da yatmaktadır.
Yaşanmış öykülerdir yazdıkları. Süsten-püsten uzak yalın bir anlatımı vardır, büyük ustanın, öyküye sevdalıdır, vurucu-kısa cümlelerle yazar, duru anlatımı, ince bir mizahı bulunur, iyi kurgulanmış ve akıcıdır dili..
Yazar, Giriş’te bir ana yaklaşım verir: der ki:” yaşamın geriye dönüşü yok, anıların bazen aldatıcı bir güzelliği vardır, yaşama sevincimiz gelecek mücadelemizle şekillenir…”
Başlangıçta yazar, küçük bir kentin öyküsünü yazmayı amaçlamış, giderek öyküler; toplumsallığa ve dönemin ekonomi politiğinden de izler taşımaya başlamıştır.
Zaman geçtikçe yazamadığı öyküler yazarı tedirgin eder ve “beni yaz” diye zorlar..
Böyledir yazı dünyasında işleyiş, öykü-deneme-anlatı alır başını gider bazen, ilk kurguyu aşar..
Kitabın adıyla ilgili yazar şunları söyler:
“…Ege ile Akdeniz’in kesiştiği yerlerde denizciler “Es be Süleyman es” rüzgâr çağrısını kullanırlar… Ben, çocukluğumda, mahallemizde yaşayan balıkçı Süleyman’a, öyküdeki bu rüzgâr çağrısını getirip bağlamak istedim…”
İlkokul dördüncü sınıfta Sefiller’i okumaya çalışan bir çocuk.. Kimi öykülerinde Çetin adını kullanan yazar..
Bir Balo Gecesi Anısı öyküsünde…” içinde büyük adam olabilmenin yenilmez isteğini duymuş..”(sayfa 14)
Fethiye’nin çok şirin bir mahallesinde- Karagözler- çocukluğun son yılları-ilk delikanlılık-gençlik ve orta yaşlılık geçirmiş.
Eski Meğri, Deppoy Tepesi, Tersane Adası, Çalış İskelesi, Kargı Çayı,
Ekonomi Politik durumlar-olgular diyebileceğimiz örnekler de vardır kitapta:
Sayfa 31’de, kente gelen otobüse kırk sekiz deve sahibi Ahmet Ağa kızar, içerler.
Krom ocaklarının yabancı bir şirketle ortak işletilmesi.
Köylülerin hanlarda kalması, başka kentlerden gelenlerin Palas’ta kalmaları..
Rumeli göçmeni olan ailenin yıldan yıla yoksullaşması..
Dramlar da çoktur bu göç öykülerinde.. küçük bir çocuğun gözü önünde vapurda ölen annesinin dinsel gereklerden sonra denize bırakılması ve üvey anne kıskançlıklarıyla evden uzaklaştırılan çocukların bitmez acıları..
Kurtuluş savaşı sürecinde iskeleye işgale gelen İtalyan Donanmasının bir askerinin cesur yiğit Rodoslu Osman Bey tarafından vurulması ve sonrasında donanmanın Fethiye’yi terk etmesi.
Kitapta yer alan on iki öykü içinden yeni öykülerin yazılabilmesinin de olanaklı olduğu bir üretkenlik görmekteyiz bu yapıtta.
Dili, anlatımı, içeriği, eko politik izleriyle bir öykü okyanusu sunan yazarı saygıyla anarken tüm yazın dostlarına öneririz Es Be Süleyman Es isimli bu değerli yapıtı..























