Bizler için Hak dostları ve sâlihlerle beraber ve hemhâl olabilmek, tâlihlerin en büyüklerindendir. Bir şiirimde de bu konuya değinmişim.
“Ey îmân edenler! Allâh’tan ittikâ edin ve sâdıklarla berâber olun!” (et-Tevbe, 119) buyurulmuş.
“Herkes sevdiği ile beraber olacaktır.” (hadis)
Gönül ehlini sev ,ahirette onlarla olmak istiyorsan. Çünkü insan çevresinden etkilenir. İyilerle beraber ol, körle yatan şaşı kalkar. Arkadaşını söyle kim olduğunu söyleyeyim denilmiş. İnsan arkadaşından etkilenir.
Dünya hayatı ahiretin tarlasıdır, ne ektiğin önemli. Dünyada iyilerle ol ki, ahirette de iyilerle olabilesin..
Aydınlıkla – karanlığın çarpışması vardır. Kışla baharın çarpışması vardır… Güzel insan olmak için gönül ehline ünsiyet şarttır. Kalbin mâsivâdan muhâfaza edilmesi, gönül ehli sâlih ve sâdıklarla ünsiyet zarûrîdir.
Kötülerin kötü etkisi vardır. Kötülerden kaç iyilere koş.
Ashâb-ı Kirâm, Rasûlullâh’ın sohbetinde büründükleri huzur ve edeb hâlini:
“- Sanki başımızın üzerinde bir kuş var. Kıpırdasak uçacak zannederdik.” şeklinde ifâde ederlerdi.
Kötüden etkilenmeyen yoktur. Gönül sahiplerini bile gafil kişi etkiler. Denilmiş ki,”Ağyârla sohbet etmek, kalbe fütûr, rûha dağınıklık ve gönle perişanlık verir” ve bu hususa bir örnek sunulmuş:
Bâyezîd-i Bistâmî, bir gün içinde böyle bir perişanlık duydu. Bir türlü kendisini toplayamadı; meclisindekilere:
“-Hele bir bakın meclisimde yabancı biri var mı?” dedi.
Araştırdılar kimseyi bulamadılar. Fakat Bâyezid-i Bistâmî ısrâr etti:
“- Hele iyi araştırın. Asâların olduğu yere de bakın. Eğer öyle olmasaydı, içimde bu perişanlık olmazdı.” dedi. Tekrar araştırdılar ve bir gâfilin asâsını buldular. O asâyı dışarı attılar; Bayezid-i Bistâmî’nin gönül huzûru da yerine geldi.
Âlimlerden Câfer bin Süleyman rahmetullâhi aleyh, sâlih insanlarla beraberliğin kendisine kazandırdığı gönül feyzini şöyle anlatır:
“Kalbimde bir katılık hissettiğim zaman kalkar, hemen (tâbiînin büyük âlim ve âriflerinden olan) Muhammed bin Vâsî’nin yanına gider, meclisine katılır, yüzüne bakardım. Böylece kalbimdeki katılık gider, içime ibadet neşesi gelir, tembellik üzerimden kalkar ve bir hafta boyunca bu neşe ile ibadet ederdim.”
Bir kimse, Peygamber efendimize, (Kıyamet ne zaman kopacaktır?) diye sordu. Ona cevaben, (Kıyamet için ne hazırladın?) buyurdu. O kimse, (Fazla ibadetim yok. Fakat Allah ve Resulünü seviyorum) dedi. O kimseye, (Herkes sevdiği ile beraber olacaktır. Sen de, ahirette sevdiğinle beraber olacaksın) buyurdu. (Buhari)
Kötülerden kaç. Allah’ı anmayı unutursun… Kur’an-ı kerimde de mealen buyuruluyor ki:
(Şeytan onlara galebe çaldı ve onlara Allah’ı anmayı unutturdu.) [Mücadele 19]Kalp, kötü kimselerin yanında gaflete dalar, şeytan da vesvese verir.
İyilerle ol. Allah’ı an. Allah’u Teâlâ’yı anınca şeytan kaçar, unutunca şeytan gelir.
Kötülerden kaç. Kötüden kaçmazsan, Allah’ı unutursan şeytanla beraber olursun…
Onu gördüm o Allah dostu…
Onu gördüm o Allah dostu…
Onu gördüm o güzel insan
Onu gördüm göreli
Seccade kuşu alnım…
Bir paşa aşk yaşıyorum
Onu gördüm o gönül çobanı
Onu gördüm o güzel insan
Gözleri yıldızlar gibi yıkar gecemi
Onu gördüm göreli
Gökten insin öpsün alnımı yıldızlar şimdi
Bir paşa aşk yaşıyorum
Seccade kuşu alnım şimdi
Onu gördüm göreli
Seccadem mavi gök yüzü oldu
Seccade kuşu alnım şimdi
Bir paşa aşk yaşıyorum
Onu gördüm o Allah dostu…
Onu gördüm o güzel insan
Elleri nehirler gibi akar çölüme
Onu gördüm göreli
Seccadem mavi savaşlara çağırdı beni
Ve bitti içimdeki yıllar süren cenk
Yakaladım mutluluk denen badem dalını
Ve mavilik gördü gözüm
Ölsem gam değil artık…
Ey mavilik
Hangi mavi çiçeği şu dünyanın sana denk
Onu gördüm o Allah dostu…
Ve seccade kuşu alnım şimdi
Ve duydum gövdemde güneşi ve yıktım
Bir tekbir sesi gibi duyduğum sesle
Yıktım karanlığını gövdemin
Onu gördüm göreli
Nefsin kafesinden ilk alnım uçtu
Gökte en derin mavilik şimdi
Onu gördüm göreli
Bir paşa aşk yaşıyorum
İlk özgürlüğüm bu
İlk ışıkla uçtum gövdemden
Seccade kuşusun alnım
Alkışlıyorum alnım çiçeksin
Onu gördüm göreli
Onu gördüm o Allah dostu…
Onu gördüm o güzel insan
Sözlerini inci inci dizdim aklıma
Bir paşa aşk yaşıyorum şimdi
Ve hak yolunda divane oldum seccadem
Seccadem maviliğe akan bir nehir…
Kurak yıllarına ömrümün aktı seccadem
Seccade kuşu oldu alnım
Suda oynayan çocuk sevinçli alnım…
Onu gördüm göreli
Onu gördüm göreli
Onu gördüm o Allah dostu…
Çatladı öfkesinden şeytan
Yenildi nefsim
Karanlığım
Kışım
Yenildi
Seccade kuşu alnım şimdi
Çatla ahir zaman
Yenildin
Seccade kuşu alnım şimdi
Bülbüle denk aşkta gönlüm
Onu gördüm o güzel insan
Onu gördüm göreli
Bir paşa aşk yaşıyorum
Seccadem çölde ırmak bile oldum
Hem içtim suyundan hem yıkadım gönlümü
Gönlüm susuz çiçekti gördü seccadem
Gönlüm çöl çiçeği özlemli suya
Dere oldu aktı seccadem gönlüme
Seccade kuşu oldu alnım şimdi
Onu gördüm
Onu görse
O Allah dostunu
Aşık olur güle
Gelir dile dilsiz bülbül..
Onu gördüm o Allah dostunu
Ve yanıyor güneş gibi seccadem
Gecelerde kalsam
Gül peygambere aşık
Güle aşık seccadem
Gözü yaşlı seccadem
Seccade kuşu alnım
Gül bahçesine her seher dilim bülbül…
Onu gördüm o Allah dostu
Çatla ahir zaman…
Çatla nefsim
Zafer gönlümün oldu
Onu gördüm göreli
Onu gördüm o Allah dostu
Onu gördüm o güzel insan
Kibar kanatlı
Seccade kuşu alnım
Dünyalar benim olsa böyle sevinmem
Sabah namazlarında sevindiğim kadar
Gönlüm saçaklara korkuyla sığınıyordu
Gök gürültüsüne benzer hileleri vardı ahir zamanın…
Onu gördüm o Allah dostu
Ve sevdim gül peygamberi
Açılır gibi bin kapı birden göklerden
Avazı var gönlümün
Şimdi güneşi suçluyorum hiç olmadığı kadar
Her seher vakti
Birden doğu veriyor güneş
Sabah dualarım o ışıklar bitmek bilmiyor
Uçuruyorum maviliklere o kuşları binlerce kere
Seccademden ötelere
Onu gördüm o Allah dostu
Ve sevdim gül peygamberi derince deniz sevgiyle
Alnımda oluncaya kadar göklerin derin maviliği
Ellerim çiçek açacak erik ağacı oluncaya kadar uzatıyorum bahara…
Bahara aldanır çiçekleri erik ağaçlarının
Üzülürdüm
Onu gördüm göreli
Seccademdir ağlayan şimdi gözü yaşlı
Onu gördüm o Allah dostu…
Onu gördüm göreli
Alnım secdelerle eskitmeye razı taşları…
Onu gördüm o Allah dostu
Onu gördüm o güzel insan





















