-Atatürk’ü sevenlere armağan–
Çoğu kez etkili, dingin ve kararlı Anlamlı bakan deniz gözler Uyumaz, dinlenmez, ülkesine sevdalı İç ısıtan, umut veren berrak benizler. Savaşları, acıları, yoksunluğu gören gözler Küçük ve dilsiz hüzünlere de eğildiler.
MD
Halit KURULAY Kimdir?
12 Temmuz 1930 tarihinde Isparta’da doğdu. Babasının memur olması nedeniyle Hakkâri’de ilkokula başladı. Sırasıyla Hekimhan, Tokat ve Eskişehir’de öğrenimini sürdürdü.
1944-1949 yılları arasında Milli Savunma Bakanlığı adına Isparta Erkek Sanat Enstitüsü Motor Bölümünde okudu ve mezuniyet sonrası Silahlı Kuvvetlerde astsubay olarak göreve başladı. 1952 yılında Fatma Aysel ile evlendi. İki erkek evlat sahibi oldular.
Adapazarı, Ankara, Diyarbakır, İzmir, Ağrı/Patnos, İstanbul/Çatalca ve Tekirdağ/Çorlu’da görev yaptıktan sonra 1972 yılında emekli olarak İstanbul/Bostancı’ya yerleşti. Emeklilik sonrası özel şirketlerde de çalıştı. 2002 yılında İzmir’e yerleşmeyi yeğledi.
1954 yılından itibaren pul, para, Atatürk kartpostalları, fincan, milli piyango bileti koleksiyonu yapmaktadır. Evinde geniş bir kütüphaneye sahiptir. Günlük yazılı basını izlemekte ve değişik köşe yazarlarından aldığı yazıları, karikatüristlerin çizdiği karikatürleri ve önem arz eden olayların gazete kesiklerinden oluşan geniş bir arşive sahiptir. Gazetelere bulmaca hazırlamaktadır. Görev yaptığı yerlerde pul, para ve kibrit koleksiyonu sergileri açtı.
1967 yılında Ağrı’nın Patnos ilçesinde Belediye Başkanlığı ile işbirliği yaparak açtığı kütüphane, 2015 yılında teröristlerce yakıldı.
Şimdilerde İzmir’de Atatürkçü Düşünce Derneğinin de desteğiyle apartman girişlerinde Atatürk köşesi ve kütüphane, kahvehanelerde kütüphane açmaya devam etmektedir. Karşıyaka Latife Hanım grubuna ve Atatürkçü
Düşünce Derneğine üye olup kimi etkinliklere de eşiyle birlikte katılmaktadır.
***
İnternet ortamında Sn Kurulay’dan bir davet aldım. Nasıl mı? Aktarayım: “ Sevgili Durucan, sizi 6 Kasım 2018 salı günü açacağım ATATAÜRK resim sergimde bulunmanızı arzu ederim. Yer: Kocaeli KASK Fotoğraf-Resim Derneği Binası…”
İstanbul, İzmir ve İzmit’ten koşarak gelen onlarca sanatsever arasında olmanın mutluluğunu yaşadım! Kimileriyle söyleşimiz ve tanışmamız gerçekleşti. Bunlardan birisi de Rıza İbrahim Kurulay… Özenle hazırlanmış olan Atatürk fotoğraflarını bir bir inceledim. Büyük Atatürk’ün anlamlı bakışlarının etkisi altında kaldığım oldu! Bu sırada telefonum çaldı. Arayan Prof. Dr. Necmettin Atsü… Kısa konuşmamız sonrasında ve isteği doğrultusunda selamını ilettim.
Oğul Rıza İbrahim Kurulay, serginin açış konuşmasını özenli cümlelerle yaptıktan sonra sözü baba Kurulay’a verdi. Fotoğraf sanatçısı ve özgeçmişindeki belirtilen özgün uğraşlarla baş başa olan ya da zamanını en iyi şekilde değerlendiren Halit Kurulay Ağabey, kişiliğine yakışır konuşmayla konuklarına “hoş geldiniz!” diyerek düşüncelerini aktardı. Atatürk ilke ve devrimlerinin önemine coşku coşku yürek atışlarıyla değindi! Kimi sorular yöneltenler oldu. Yanıtlar en doyurucu sözcüklerle verildi. Özlemler dile getirildi. Güvenç Gürses’in Atatürk temalı şiiri, Kask Başkanı Ümran Özdemir tarafından seslendirildi. Toplu görüntüler alındı.
Vedalaşarak salondan ayrıldım. İstanbul’a dönmek amaçlı durakta otobüs beklerken M. K. Atatürk’ün özdeyişi yine beynimden inip dilimde dolaştı: “Sanatçı toplumda uzun çalışmalardan ve çabalardan sonra alnında ışığı ilk duyan insandır. ”
Gerçek sanatçı, topluma yol gösteren insandır. Sanatçı, aynı zaman da toplumun sorunlarını iyi analiz edebilen, bu sorunlara ortaya koyduğu eserlerle çözüm arayan kimsedir. Bu nedenle sanat eseri ve sanatçı, topluma karşı duyarlı olmalıdır.
Atatürk
Atatürk dedim iptida
Önümü ilikledim.
Nasıl söylerim öldüğünü
Atatürk’üm karşımda.
Yatmış uyumuş karlar üstüne
Kalpağı başında.
Nasıl söylerim öldüğünü
Çenesine uzanmış eli
Atatürk’üm çıkar Kocatepe’ye
Dalgın, düşünceli.
Nasıl söylerim öldüğünü
Elinde beyaz tebeşir
Geçmiş tahta başına
Atatürk’üm ders verir.
Nasıl söylerim öldüğünü
Başında yeni şapkası
Yola çıkmış yürümüş
Kalabalık arkası.
Nasıl söylerim öldüğünü nasıl
Bir ışık vurmuş yüzümüze
Atatürk’üm bakıyor besbelli
Çekidüzen verelim üstümüze.
İhsan Demiraslan
