İmtihan dünyasındayız…Hak-batıl mücadelesinde yerimizi aldık mı…Hz Ademe ilahi din gönderildi…Hz Adem cennette iken “Yasak meyve” öğretildi.İlahi öğretiye insanlar derece derece uyabilirler…ADL ismi tecelli eder ve bu farklılık oluşur.
Gaffar ismi kimlerde tecelli edecek…Mazeretin mazeret mi.mesela:Mekke devrinde vefat eden bir mü’min Medine devrinde indirilen ayetlerden sorumlu tutulmayacak…Hz Ademe medine devrindeki ayetler inmedi mi indi ama Allah ben gaffarım diyor gaffar ismi devreye girecek ve affedilecek.
Dünya ahiretin tarlası…körsen ahirette de körsün…Ne haldesin…ahiretten kevser uman…Hz Ademden beri hak batıl kavgasında bazen hak bir çok cephesini batıla kaptırmıştır.Cahiliye devri hakkın en çok cephelerini büsbütün kaybettiği bir devirdir.Mekke devri bir devrimdir.devrimdeki stretejiyi anlamak istiyorsan ayetlerin iniş sırasını öğren…
Gönlün ölmüş…yani sen cahiliye devrindesin…Medine devrindeki mü’mine benzemiyorsun…evet,Zamanımız medine devriyle örtüşmüyor..ama Mekke devriyle de örtüşmüyor…Medine devrine ait ayetlerle muameleye zorlanamaz insan.Allah Gaffar…Affı devreye girecek…Affedilecek misin…Cahiliye devri insanlarında da affedilecekler var…
Suçu hep zamana yükleme…nefsindeki eksiklikleri de gör…Zamanımız Mekke devriyle örtüşmüyor.derken örtüşen noktalar çok…Mü’minlerin sayısı 40’a ulaşınca açıktan davet başladı…Cepheleri geri almanın sıra ve stretejisini öğretir 23 yıllık nübüvvet mücadelesi…mesela bankacılığı kaldırıp vakıfçılığı yerleştirmenin zaman ve zemini şartları oluştu mu…Durmadan vakıf kuruyorsun…
Allah benimle diyebiliyor musun…önderin var mı ,Allah kendine itaat eden lideri başarıya ulaştırır…Ebu talipsiz şimdi dünya…açıktan davet başlayınca ,Mahallesine sığınma mecburiyeti oluşunca Allah bize de Ebu talipler nasip eder.Sünnetullah değişmez çünkü…
Ebu talipsiz şimdi dünya
Allahım yine
Ebu talipsiz dünya…
Yine Kabilin elinde taş…
Ebu talipsiz yine dünya
Sen efendi ben parya…
Ebu talipsiz yine dünya
Ey hicret kapın nerede
Nerede o gül o Habeşistan…
Medine Mus’ab’ı bekler
Nerede o Mus’ablar o melekler…
Öyle yalnızım ki, Allahım
Ve Ebu talipsiz şimdi dünya
Ağlayalım halimize
Ebu talipsiz şimdi dünya
Yine vicdansız dünya
Yüreğim yasta
Ebu talipsiz şimdi dünya
Kardeş ülkelerde yıkımlar ve savaşlar
Meydanlarda tek dişi kalmış canavarlar
Ve Ebu talipsiz şimdi dünya
Yine kutlu dava öksüz …
Azdı yine soysuz
Kardeş ülkelerde yıkımlar ve savaşlar
İki cihan güneşi efendim
Adını öğrettiğinde annem
Küçük bir çocuktum henüz
Bir ışıktın içimde
Gül yüzünle
Bir ışık vardı dudaklarımda
Adın dilimde
Bir güneşsin içimde şimdi
Candan öte hep
Yer yüzüne rahmet indi
Can Muhammet seninle
Yıkıldı karanlığın surları
Nur Muhammet seninle
Güzel ahlak verildi sana
Rabbin terbiyecin
Kur’an verildi sana
Musanın asası verildi sana
Ah Ebu talipsiz şimdi dünya
Ve yine kutlu dava öksüz efendim
Ahir zaman mı ne
Sağımda-solumda gafiller
Bir zamandayım sis duman
Akıllar hasta
Vicdanlar hasta
Yüreğim yasta yine
Hüzünlü şimdi feza
Güle gülmek yasaklandı diye
Bülbüllerin fiğanı var
Balçıkla sıvanan şimdi güneş
Gün günü aratıyor efendim
Yüreğim yasta
Seherlerde namaz kıldım
Adını andım
Susmadım vurulurken bir gülün boynu
Ya günahlarım
Günahlarım çok
Sıra sıra dağlar gibi
Hangisini sayayım
Ümmetinin günahkarları arasında say beni
Ebu talipsiz şimdi dünya
Şimdi kutlu dava öksüz efendim
Yüreğim yasta
Ümmetin halini sorma efendim
Gaflette ümmetin
Kimi namaz kılmaz
Kiminin haramdan yok korkusu
Vicdanı kararmış kırılmış ölçeği
Bir de güneşi balçıkla sıvayanlar
Bu güneşi balçıkla sıvayanlar
Bulur mu bir gün gerçeği
Ebu talipsiz şimdi dünya
Şimdi kutlu dava öksüz efendim
Yüreğim yasta hep
