Ekrana tutkuyu başarı olarak görenler, bir şekilde boylarını göstermenin yolunu buluyorlar.
Ekran tutkunları, içlerindeki rahatsızlığı gidermenin yolunu, boy göstermeye bağlıyorlar. Başka bir düşünce insanın aklına gelmiyor. İnsan ekran tutkunu da olsa her konuda yorum yapabilir mi? Normal şartlarda yapamaz. O hâlde ekran tutkunlarının yorumları hiçbir şekilde doğru değildir. Doğru olmayan yorumlar ise dinlenmez ve takip edilmez.
Anket yapanların doğru dürüst sorular ve sonuçlar verdiğine inanmıyorum ama hiç değilse kendisinin öğrenmesi açısından baksın ekran tutkunlarını kimse izlemiyor daha da ilerisi hiç kimse televizyonunu açmıyor, bile.
Kendime göre gençlerle dersin akışı içerisinde, ekrandaki profesörü dinliyor musun? diye soruyorum. Dinlemeyi bırakınız televizyon açmıyorlar. Aynı ortamda ilk üç yılını doldurmuş ve bilgisayar mühendisliği üçüncü sınıf öğrencileriyle çay sohbetindeyiz. Bir tanesi de tartışma programını izlesin. İzledim diyen yok. Ben bazen izliyorum dediğime de pişman oluyorum.
Öğretmenim sizin gibi kitap okuyan insan, onlarla vakit geçirir mi? diye kınıyorlar.
Gerçekten öyle saçma sözler söyleniyor ki, üzüldüğüm, gelişmiş Ülkeler, Ülkemizi beşinci sınıf vatandaşların olduğu sınıfına sokmalarıdır.
Adam konuşuyor, dediğini kulağı duymuyor. Değerlendirecek beyinden de mahrum. Tutkusuna köle olmuş, belki bir parça ekmek verirler diye kimin markalı ekmeği ise onun reklamını yapıyor.
Kurşunu olamayan mermi gibi sadece havaya bir ses veriyor. Havanı at yavrum at algı yarat.
Çok merak ediyorum, isminin önünde bir sürü unvan da olsa bilmiyorsan birilerine yaranmak için niçin konuşuyorsun sus da seni bir şey sansınlar.
Bir örnek vereceğim. 28 şubatı ve 27 nisanı post modern darbe ve muhtıralardır. Sorum şu; Ne demektir ve nasıl açıklarsınız kime yaranmak için yapılmıştır. Korkmuyorsanız açıklayınız?
Bunun gibi sosyal medyaya düşen videoları nasıl açıklayacaksınız. Tüm belgeler elinizde açıklayın. İnsan mafya liderine devlet koruması veriyorsunuz, nasıl olur. Vurup kırmaktan kim kar sağlamıştır da sen de sağlayacaksın.
Ekrana çıkanlar arasında bazıları var ki, bilerek çıkıyor neyi biliyorsa sözü ona getiriyor.
Filistin konusunda üzülmemek elde değil, Dünya insanları üzülüyor. Kimse olayı kabullenemez. Peki o zaman İsrail tohumunu almayalım. Var mısınız? Üniversitenin bahçesine dedelerden kalma tohumu ekip büyüten, fidan yetiştiren yanılmıyorsam, Isparta Üniversitesi öğretim üyelerinin çalışma yaptığı bahçeyi dozerle ezen “Rektör” acaba İsrail tohumlarına ne diyecek. Sen seni bilmezsen patlatırlar enseni.
Bu yazımı okuyanlar kusura bakmayın çok şeyler daha var yazılacak ama korku dağları bekliyor. Koyun gibi güdüleceğinize okuyun da öğrenin ne yapalım.
Özgür düşünmedikten sonra hukukun üstünlüğünü kabul etmişken ve adaletli hareketi esas kabul etmedikten sonra yalnız gözümüzün önündeki zulmü kınarız. Siyonist canisi takmış günahına.
Hasan TANRIVERDİ