İnsan hayatı dalgalı bir denize benzer bazen durgun bazen de dalgalı hatta fırtınalı geçer. İsmail Koçak dostumuzun hayatı da bu deniz gibi fırtınalı maceralı geçmiş diyebiliriz. Güzel günlerin yani sıra hüzünlü günler onun peşini bırakmamış…
“Aşıktım bir beyaz gonca güle
Fırsatını vermedim yabana ele
Dönüp de bakmadım lale sümbüle
Yarimi götüren sen değil misin?”
Kutsal meslek öğretmenlikle başlayan hayat yolculuğun da okul müdürlüğü görevinden sonra dershanecilik, Sürü Kursu Müdürlüğü ve sürücü kursu sahipliği yapmış,
hayat yolunda nice engellerle karşılaşmış olan yazarın ilginç bir hayat hikayesi vardır.
“Yola çıktım yoldaş olan yok imiş
Beden insanlara büyük yük imiş
Özünü arayan hayli çok imiş
Ben bende değilem beni arama.”
Sessiz sakin ve biraz da donuk duran
İsmail Hocamın şiir yazdığını kendisi ile samimi olduktan sonra öğrendim. Dost olduk arkadaş olduk hatta sırdaş olduk… Şiirlere ilginç ilginç yorum yaparken onun da şiir yazdığını öğrenmiş oldum. Bu şiirleri neden bir yerlerde paylaşmıyorsun diye de sitem ettim kendisine…
“Yalan dünya söyle hep mi böylesin
Koçak sevdasını kime söylesin
Dünya gurbet oldu netsin neylesin
Çıkıp aşk uğruna dağı boylasın.”
Şiir tartışmalarımiz zamanla yerini eser bırakmaya paylaşım yapmaya dönüştü.Neden eser çiklarmayalim tartışmasının altında bir saygı ve hürmet duygusunun yattığını öğrenince o düşünceyi de yumuşatıp şiirleri paylaşma, hatta eser çıkarma duygusunu öne çıkardık ve bundan da bir hayli mutlu olduk.
“Yola çıkmış hüzün olmuş yoldaşım
Benim derdim bilmez ise haldaşim
Çok uğraştım denk gelmiyor gardaşim
Olur diye kandırmışim ben beni.”
Bu görüşmelerimiz yerini eser bırakmaya şiirlerini bir kitapta toplamaya dönüştü. İlk eseri olan: ” Vuslat Yolculuğunu” çıkarmasında destek ve yardımlarınız oldu. Eserin tasarımını ve kapağını bizzat kendisi hazırlayarak Ay Yayınları arasında çıkarmış oldu.Ve eseri şiirleri büyük beğeni topladı, takdir edildi.
“Koçak dertlerini kağıda yazsa
Listeleyip onu yan yana dizse
Çare var mı diye ülkeler gezse
Lokman Hekim dahi ilaç bulmaz mı?”
Vuslat Yolculuğu ona güven verince hemen akabinden ” Gülü İsraf Eyleme” şiir kitabıni yayımlamış oldu. Elimizdeki: ” Sevmiyorum Seni Beyaz” ise üçüncü şiir kitabı olup hüzünlü bir dönemin sonucudur. Rahatsızlığı ve kıymetli eşinin vefatı onda derin bir iz bırakmıştır.
,”Kara toprak göz mü koydun yarime
Bir kılıç saplandı bil ki bogrume
Sol yanımda yürek söken ağrıma
Sebep olan dünya sen değil misin?”
Evet yol uzun hayat kısa, insan ömrü sınırlı Rabbimizin izin verdiği kadar. İsmail Hocamın eşine Allah dan rahmet
dilerken kedisine de sağlıklı ömürler diliyoruz. Yeni eseri olan:” Sevmiyorum Seni Beyaz” kitabı hayırlı olsun, okuru da bol olur inşallah. Rabbim cümlenize cümlemize sağlıkli ömürler nasip eylesin. İsmail Koçak hocamin bir dörtlüğü ile yazımızı tamamlıyalim.
“Ben derdimi söylesem işiten bulut ağlar.
Hazan üstüne çöker kurur bahçeler bağlar
Dumanlanir yol vermez geçilmez yüce dağlar
Ömür böyle hüzünle yaşanacak bunu bil.”
(İsmail Koçak- Sevmiyorum Seni Beyaz)























