Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hasan TANRIVERDİ

Beni Tanıdın mı?

Hasan TANRIVERDİ Yazar Hasan TANRIVERDİ
24 Mayıs 2019
Hasan TANRIVERDİ
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Yeni bir güne başlamanın mutluluğu ile, güneşin parlak ışınlarını içimde hissettim.  Bu duyguyla ana caddeden Bakırköy’e doğru yürümeye başladım. Düşünmediğim bir anda, tepelere çöken sis gibi, üzeri küllenen duygularım depreşti ve sarsıldım.

 

Nereden çıktı, neden şimdi diye belleğimi sorguladım. Sorguladım fakat düşünmeden de edemedim. Gözümü kırpmadan güneşe döndüm ve esen ılık bir rüzgârı doyasıya içime çektim. Dalgalar geçti içimden, karanlıkta bir ses gibi. O ses titrek ve telaşlı.

 

Bir çelişki duydum, düşünmedim o çelişkiyi yaratan karmaşık duyguları. Yürümeye devam ettim, önemli bulmadım sarsılmamın nedenini. O duyguları unutup yeniden küllenmesini istedim. Yine de bir tarafa savruldum, o esnada belleğimde var olan, kuşkulu ve hilekâr insanlarla teması kesmeyi düşündüm. Düşündüm fakat bu tür insanlar yassı solucana benzer. Başını kesersin, iki başlı yaratık olurlar. Bunlar insanlıktan nasiplenmemiştir.

 

Belleğimi kemiren yassı solucanın özelliğinden soyutlanamadım. Solucan düşünceliler beni bırakmadı ve aralıksız döndü tepemde. Mutlu başladığım günü zehir etmeye başladı. Kaldırımda neşeli görünmeye çalışarak adımlarımı sıklaştırdım. Sisteme pas girdimi, leke başlangıcı görülüyor.

 

Bu yüzden acıma duygusunu bir tarafa bırakan, zaaflarını hiçe sayan şahıslar oluyoruz. Sonra da arkasına taş atıp görmeyen kör şahinlere itaat ediyoruz. Yaşantımız özgür de olsa, bir takım yersiz kaygılarla öyle meşgul oluyoruz ki, o güzelim meyve ve onunla ilgili duygulara erişemiyoruz. Bu zaaftan yararlanıp içimizi kemiren olgular; tırtıl gibi boyumuzun ölçüsünü alıyor ve içimizi karartıp benliğimizi esir ediyor. Esir olduğun düşünceye tepki olmak üzere yarı uyuşuk özde özgür bir durumda Bakırköy’de işime bir an önce ulaşmayı düşlüyorum.

 

Karşıdan gelen uzun boylu, gözlüklü spor giyimli iki kişi dikkatimi çekti. Yavaş adımlarla yaklaşıyorlardı. Biraz daha dikkat edince, beni sarsan düşüncelerim, daha da karmaşık hâle dönüştü. O anda kendimi huzursuz hissettim.

 

Gözlüklü iki adam bana doğru gelirken, kaldırımın sol tarafına geçtim. Onlar da sol tarafa geçti. Ben sağ tarafta yerimi alırken, onlar da sağ tarafı tercih ettiler. Aramızdaki mesafe kısalıyordu. Tedirgin oldum. Belleğimin verdiği sesler yine titrek ve telaşlıydı. Duygusal olarak her şey olabilirdi.

 

Bin bir düşünce ve korku dahil, belleğimde yeni bir isyan başladı. Yalnız isyanla ilgili istekler zayıftı ki, ani bir tepkiyle kaçmadım. Çantam aklıma geldi. İçerisinde kitap defter ve kalemlerim vardı. Kitapları alsalar ne yapacaklar, okumazlar ki, okumuş olsa, zaten sokak insanı olmazlardı. Kitap, defter ve kalemler benim hazinemdi. Onların işine yaramayacağı için, çanta bir süre sonra sokağın kenarına atılmış olarak bulunurdu. Kimliğim üzerimdeydi, para aklıma gelmedi. Yanımdan geçenlere güvenebilir miyim diye göz ucuyla baktım. Önümü kesenleri gören kaçıyordu. Korku hissi beynimin kıvrımlarında etkili oldu ve titredim.

 

Beynim dalgalar arasında kürek çekmeye çalışıyordu. Kıyıdaki insanlarla bağ kurma şansı yokken, patlayan sam yeli de neyin nesiydi.

Gözlüklülerden daha zayıf olanı yolumu kesti ve önümde dikildi. “Beni tanıdın mı?” Dedi.

Dalgaların kıyıya fırlattığı kayık gibi yanmaya başladım. Ağzım kurudu, dilim damağıma yapıştı ve yutkunamadım.

Beynimde aynı soru birkaç defa çınladı. Beni tanıdın mı? Beni tanıdın, Beni ta…

 

Kendimi toparladım ve eskrimde rakibin yaptığı gibi uygun zamanı bulup saldırıya geçtim. “Gözlüğünü eline alırsan tanırım.” Dedim. Biraz heyecanım yatışır gibi oldu. Suratımın da renk değiştirdiğinin farkındayım.

 

Karşımdaki adamın gözlüksüz hâlini belleğimdeki fotoğraflara tarattım. Benzer kişi bulamadım. Çıkış noktası ararken, yoldan geçenler kaçmaya yetiştiremiyordu. Olaylar sırasında beynime verdiğim komutlar bir türlü yerine ulaşıp da işleve sokulmuyor, adrenalinim pik yapmış, korku dağları bekliyordu. İkinci kılıç hamlesini düşündüm, boşa giderse diye geri durdum.

 

İki gözlüklü adamlar, su dansçılarının senkronize hareketleri gibi, aynı davranışları gösteriyorlardı. Gözlerinin içine baktım ve onları psikolojik olarak baskı altına almak istedim. Bu defa diğeri, “Dikkat edersen tanırsın.” Dedi. Bu sorudan sonra rahatladım. Çünkü suç makineleri olsalar, tek ağızdan konuşurlardı. İkinci şahıs dişlerini göstererek soru soramazdı.

Beynimde ağır topların kullanıldığı düelloda zekâ merkezim belleğimi baskıladı ve tüm bilgiler küllenirken çıkış kapıları tutuldu.

 

Hayal kırıklığına uğramamak için, vücut dilimi de kullanarak, “Uzun yıllar, dostları ayrı düşürebiliyor.” Dedim. Beni tanıdın mı? Diye soran adam, uzun yıllar değil, demez mi. Belleğimin, sarsıcı sesini tekrar duydum ve yağmurdan kaçarken doluya tutuldum. Belleğimdeki ilgili bandı geri sardırdım ve açılan pencereden yıllar içindeki öğrencilerimi görmeye çalıştım. Karanlık duyguların biraz sinmesiyle oh dedim ve rahat soluk aldım.

 

Son bir hamleyle “Üniversite mi?” Diye sordum. Onlar da bir ağızdan, “Üniversite bizim peşimizde” dediler. Peşimizde kelimesiyle arkalarına baktılar. O anda şunu fark ettim, sanki birileri bunları arıyor veya bunlar kaçıyorlardı.

 

Telaşlarını benden cevap alamadıklarına yordum. Dikkatleri dağıldı, kaçsam kurtulma umudum olabilirdi. İçimdeki telaş bir türlü düzelmedi. Dizginler yine duygusal zekâmın eline geçti. Çaresizliğim vücut dilime yansıdı. Çantayı öteki elime aldım, dizlerime çarptırdım. Bu arada terden su oldum. Bir türlü kim olduklarını söylemiyorlardı.

 

Beni tanıdın mı? Diye soran, kim olduklarını açıklayınca, taşlara adeta yapıştım. Sallandım ama düşmemem bir mucizeydi. Her ikisine de sarıldım. Bir türlü kopamadım. Allah’ım ne hâle gelmişlerdi. Üç yıl önceki çok iyi ailelerin çocuklarıydılar. Her ikisi de başarılıydı.

“Sizin için ne yapabilirim.” dedim.

Akıl hastanesine düştüklerini, salı ve perşembe günleri sigara beklediklerini söylediler. Başka bir şey diyemeden kimi gördülerse caddeye yukarı kaçtılar.

Bakırköy’e inene kadar günler geçti, aylar ve yıllar birbirini kovaladı.

Paylaş
Etiketler: adrenalinim pik yapmışakıl hastanesineduygusal zekamınrakibin yaptığı gibisolucan düşüncelilersuç makineleritırtıl gibivücut dilimiyassı solucanın
Önceki Yazı

Abd Ortadoğu’da Ne Yapmak İstiyor?

Sonraki Yazı

Kemoterapi-Sarin Gaz

Hasan TANRIVERDİ

Hasan TANRIVERDİ

Çapa Yüksek Öğretmen Okulu'nda öğretmen...

İlişkili Yazılar

Yaşlı Adam Yanıyor
Hasan TANRIVERDİ

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
5k
Boğazımızın Sisi
Hasan TANRIVERDİ

Boğazımızın Sisi

04 Aralık 2025
5k
Göz Gördü Gönül Katlanmadı
Hasan TANRIVERDİ

Yavrularım Yanmasın

03 Aralık 2025
5k
Çiftçinin Çocuğu
Doğa-Çevre

Çiftçinin Çocuğu

02 Aralık 2025
5k
Sonraki Yazı

Kemoterapi-Sarin Gaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap