Alim benim diyor Allah…Bütün ırklar kulum diyor. Ben arap ırkçısına alim demem Alim Allahtır.Tevratı ırkçı yahudiler bozdu.Kitabın kapsamını sınırladılar Bir ırka hadim bilgiyi at
Alim benim diyor Allah…Bütün ırklar kulum…Ben nefis ehline alim demem ve deme.Nefis cahildir şeytan cahildir…Şeytan tevvap isminin cahili…Nefis ehli tekelleşme amacındadır…Tekel olma hakkı sadece Allahındır…ve her sahada…tekel olmayı amaçlayan cahildir…ekonomide tekel olmayı amaçlayan da diğer sahalarda da…Bunlar ilahi kitabı bozucu tiplerdir…İlah olmaktır amaçları ama enel hak olmalı enel hak olanlar cahil değildir gerçek alimlerdir…çünkü tekelleşme ve ilahlaşma amaçları yok…
Alim benim diyor Allah…Bütün ırklar kulum…bütün mülk benim şefkatim bütünedir…Birinden çal birine yedir…yapan rakip olmuştur bana …kendine gelsinler…
Alim benim diyor Allah…Bütün ırklar kulum…Sınıf farkı yok…Takva esastır…üstünlükte…
Alim benim diyor Allah…Bütün ırklar kulum…İlmin kaynağı benim…Mihenk taşı olamaz senin tefsirin..senin düşüncen…
Alim benim diyor Allah…Bütün ırklar kulum..nerdeydiniz asi olmayın havala sıcak veya soğuk olunca …dediğimizde…İşte her konuda haliniz hal değil…düşünceleriniz ve haliniz kurallarınız çuvalladı işte bir konuda bir virüsle…Cehennemi görünce de diğer düşünceleriniz çuvallayacak…
Alim benim diyor Allah…Bütün ırklar kulum…ben bir yerlerde çuvallıyacak düşüncelere düşünce demem…hallere hal demem… ahlaka ahlak demem…inanca inanç…gel sen de deme…Varlık da tek bir şey var ona çirkin de…Cemalden uzaklık…Bu gelip geçici değil diğerleri gelip geçici.”Kara gündür gelir geçer”de..Her şey fani…bazı düşünceler de görüşler de zikirler de…ömürlü…ama Allahın ilmi ömürsüz…Alim tek o.Çünkü ilmi ömürsüz olan tek o ..Yani Allah…
Açmaya yaramı geç kaldım..
Aşkın okuyum
Varlığın en yokuyum
Cehaletin tokuyum
Zifiri gecenin akıyım
Neden geç kaldım Medineye
Neden yaramı açmaya geç kaldım…
Aşka yolcuyum
Ateşte yürümek gibi zor…
Asrım kör…
Açmaya yaramı geç kaldım
Ah..
Ne ay ne yıldız
Ülkesinde gönlümün…
Asrın karanlığı sadece
Açmaya yaramı geç kaldım
Yaşım kırk olunca
Ne hoş,
Mekkeye açtım yaramı
Açmaya yaramı geç kaldım
Ülkemin insanının kaderi bu
Yaşım kırk olunca
Ne hoş bir sokakta fakir gönlüm
Baş döndüren bir sokakta
Bir ışıklı sokakta
Aşkın yaylalarında
Geç kaldın yaranı açmaya hey Veysel ’im
Veyselin develeri vardı
Ya senin
Korkma kınayanın kınamasından…
Bitmemiş bir cümle gibi
Hikayesi önünde Veysel’in
Ve bir de develeri yok mu
Atsan atılmaz satsan satılmaz…
Yaşım kırk olunca
Bülbüllüğün gizli kalacak değildi
Gülün kokusuyla yanan gönlüm
Ateş yanmak neymiş dener sende
Kışlar bahara döner sende
Yaşım kırk olunca
Medine gül kokulu
Medine aşk okulu
Aşk hastanesi Medine
Açtım yaramı
Sevindi gönlüm
Şifa bulmuş çocuk gibi yüzü
O ateşlerde yanan gönül
Hasretlerle yanan gönül
Bir arı oldun aşkın medinesinde şimdi çiçeğini bulan…
Bir çocuk gibi annesini sarar gönlüm
Aşık gönül aşkın medine’sinde şimdi olmuş kanatlı
Kelebek yüreklim bu baharda mutlu…
Gelmesin ayrılık vakti ağza sürülür en acı biber
Kara bahtıma ağlar gözüm
Kara bahtıma ağlar özüm
Otuz iki dişini sökecek
Geç kaldı gönlüm
Gül sevgiye
Geç kaldı gül Medineye
Açmaya yaramı geç kaldım…
Geç kaldı aşkın medinesine şu veysel gönlüm
Bütün gönüller Medine Medine derken
Veyseldi geç kalan o güneşe
Ama güneşlidir hırkası bile Veyselin





















