Yıllardır Adana Kültür Sanat Derneğinin üyesiyim. Bu dernek benim yanımda çok özel, çok farklı bir yere sahiptir. Rahmetli başkanımız derneğimizin kurucusu Tarih Öğretmeni Sayın Nuran Terliksiz kadın haklarına çok önem verirdi. Bu nedenle tam bir Puduhepa hayranıydı, Puduhepa ödüllerine de çok kıymet verirdi. Geçmişte Atatürk’ün manevi kızı Sayın Ülkü 
Adatepe, Sayın Türkan Saylan gibi hanımefendilere bu ödülü verirken ne kadar da gururlanıyordu Sayın Nuran Terliksiz… Onu bir kez daha rahmetle ve özlemle anıyorum. Ondan aldığı bayrağı taşıyan Sayın Ayşe Meltem Baş’ın da aynı gururu yaşadığını gözlerinde gördüm.
Bilim sanat alanlarında öne çıkan isimlere yıllardır pek çok ödüller veren derneğimiz bu yıl da çok güzel isimlere ödüller verdi. Bu yılki Puduhepa Ödülleri 10 Aralık 2016 Cumartesi günü Adana Seyhan Oteli’nin Çukurova Salonunda saat 14.00’te dört önemli şahsiyete verildi. Atatürk’ün Adana’ya geldiğinde Kız Meslek Lisesi’nde bir sınıfta çekilen fotoğrafta Atatürk ile aynı karede olan Sayın Remziye Tatlı Hanımefendi; Türk basınının yüz akı Adana Gazeteciler Cemiyeti’nin Başkanı Sayın Cafer Esendemir ; Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Resim Bölümünden Profesör Doktor Sayın Birnur Eraldemir’e; Türk basınının önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Köşe Yazarı Sayın Kudret Sönmez’e ödülleri takdim edildi. Derneğimizin seçkin üyeleri ve değerli konuklarımız da bu güzel ana şahitlik ettiler.
Kimse kusura bakmasın en çok merak ettiğim kişi Atatürk’ü gören ve onunla aynı fotoğraf karesinde bulunan Sayın Remziye Tatlı idi. 
Soyadı gibi tatlı bir hanımefendi idi. Kısa kesilmiş kır saçları, siyah çerçeveli gözlüğü, pantolon ve bluzdan oluşan sade giysisi ve topuksuz siya ayakkabılarıyla tam bir cumhuriyet kadınıydı. Atatürk’ü anlatırken gözleri çakmak çakmak parlıyordu. Sesi titriyordu ve kolu koluma değdi, diyordu. Bizlere o anı şöyle anlattı:
1937 yılıydı. Atatürk Adana’ya gelmişti. Tarih öğretmenimiz “Atatürk okulumuza gelecek. Dersimize girecek.” dedi. Atatürk, “Hangi sınıfta tarih dersi varsa o sınıfa girip ders dinleyeceğim. “ demiş. Bizim de üst üste iki saat tarih dersimiz vardı. Atatürk sınıfımıza girdi. Sağ elini havaya kaldırarak bizi selamladı. “Geleceğin aydınlık ve kültürlü anneleri yerinize oturabilirsiniz.” dedi. Orta boylu, tertemiz aydınlık yüzlü, cildi pırıl pırıl, kara gür kaşlı, masmavi gözlü, çok yakışıklı biriydi. Öğretmenimiz dersi işlemeye devam etti. Konumuz Karluklar ve Türkeşler idi. Arkadaşımıza Atatürk iki soru 
sordu. Arkadaşımız bildi. Tekrar soru sordu. Arkadaşımız onu da doğru olarak cevapladı. Atatürk’ün sınıfımıza gelmesi bizi çok heyecanlandırdı.
Orada bulunan dernek üyelerimiz ve konuklarımız da çok heyecanlanmıştı. Sayın Remziye Tatlı Hanımefendinin ödülü Puduhepa heykelciğini Başkanımız Sayın Ayşe Meltem Baş takdim etti. Ben de bu güzel anı cep telefonumla videoya aldım. Bu özel anı ölümsüzleştirmek istedim. Atatürk’ü gören gözlerin içine sevgiyle baktım. Ben de bu güzel anı ömrümce unutamayacağım.
Sevgili okurlar, Atatürk’ü gören gözlere bakma mutluluğuna üçüncü kez eriştim. Çocukluğunda babam Atatürk’ü görmüş. Çok 
küçükmüş, Babaannem Atatürk’ün Adana’ya Ulus Parkına geldiğini duyunca koşa koşa oraya gitmiş ve babamı da götürmüş. Atatürk babamın başını okşamış. Hayatta en çok sevdiğim kişi olan canım babamın gözlerine ömrümce baktım. İkinci baktığım göz Atatürk’ün manevi kızı Sayın Ülkü Adatepe’nin gözleriydi. Üçüncüsü de Sayın Remziye Tatlı’nın gözleri oldu. Atatürk’ü gören her gözden bir ışık huzmesi aldım. Atatürk’ün çizdiği yolu aydınlatan manevi ışıklardı bunlar…
Ödül alanları ve dernek yönetimimizi candan kutluyorum. Böyle anlamlı izler bırakan güzel etkinliklerde en kısa zamanda buluşmak üzere hepinize mutlu günler diliyorum.
HARİKA UFUK
ADANA
13.12.2016
SAAT: 20.00
