Fethiye Işık Ülkesidir.
Her anlamda..
Güneşi bol, tarihi zengin, demokrasinin-uygarlığın ilk örneklerinin yaşandığı eşsiz coğrafyalardan biri..
Bu toprakların yazarı da çoktur, niteliklidir.
COŞKUN KARABULUT; üretken bir şair olarak, haiku tadında, ironi ve mizah dolu şiirleriyle, anlamlı, güzel okunan, uyarıcı denemeleriyle yazarların başlarında gelen isimlerden biridir..
ŞAHSENE CAMİZ; Fethiye’yi eserlerinde yansıtan değerli yazarlardan biridir, “Aydınlık Genç” isimli şiirinde ölüdeniz, babadağ, çalış, kaya, ovacık, üzümlü, seydi, seki, körfez, telmessos, kral amintas gibi birçok yöre işlenmiştir.
Elbette yaşayan bu değerli yazarlarımızdan önce hem Fethiye’ye hem de Türk Öykü Edebiyatına hem yazdığı öykülerle(Es Be Süleyman Es) hem de yıllardır yayımladığı Seçilmiş Öyküler Dergisiyle damgasını vurmuş rahmetli SALİM ŞENGİL’i en başta saymalıyız.
Martıların Çığlığı isimli şiiriyle Körfezin doyumsuz tadını duyumsatan CAHİT YARGICI, hem yaşadığı hem de doğum yeri Fatsa’yı şiirlerinde bolca işleyen yazarlardandır.
Yine Fethiye’yi, şiir-roman ve öykülerinde işleyen önemli yazarlardan Sevim Arıcak, halk ozanı Fahri Eryılmaz, Cahit Beğenç, Musa Seyirci, Işık Taban, Sabri Kuşkonmaz, Cumhur Durmaz, Nazlıcan Kaya, Ünal Şöhret Dirlik’i belirtelim ve daha geniş incelemelerimizde yer vermek sözüyle çalışmalarımıza devam edelim.
Başlı başına Fethiye olmasa da mavi yolculukların felsefe ve uygulamasını başlatan Cevat Şakir, Azra Erhat, Bedri ve Sabahattin Eyüboğlular, Oktay Akbal, Nail Çakırhan, Halet Çambel, Hamdi Yücel Gürsoy, İlhan Selçuk gibi usta yazar ve sanatçılarımızı da saygıyla analım ve bu günkü gibi tam bir kapitalist çıkarcı değil, gerçek anlamda, tarih-mitoloji-kültür-sanat-bilim merkezli anti-kapitalist mavi yolculuk teori ve pratiğini geliştiren bu değerli insanlarımıza yeniden çok teşekkür edelim.
Yunus Nadi, Nadir Nadi, Sami Karaören, Gürol Sözen, Fahri Işık’ın katkılarını da uzun çalışmamızda irdeleyip yazacağım.
Onlar eserleriyle bilimin-sanatın-felsefenin ilk filizlerinin yeşerdiği-gelişip olgunlaştığı bu toprakların bilimsel gerçeğini öğretmişlerdir bizlere..
Melih Cevdet Anday’ın Defne Ormanı şiirinde dediği gibi, “…yıkıldı gitti Likya…” .
Her şey yıkılıp gider, her şey durmadan değişir, akar gider..
Evrimin, niceliğin birikip niteliksel dönüşümün, hareketin, etki-tepkinin, karşılıklı etkileşimin ve diyalektik felsefenin gücüne inanırım..
Sakinlik yok, hareket var ve bu durmaksızın böyle akar..akar..
Fethiye Türk Edebiyatına önemli ölçüde yansıtılmıştır.
Çalış’ta, Fethiye Merkez’de Coşkun Karabulut ve Fethiye Edebiyat Grubu öncülüğünde yapacağımız imza ve söyleşilerde bu konuyu daha geniş anlatma olanağı bulacağım.
Işık ülkesinde, gelecek güzel günlerde şiirle, yazıyla- edebiyat ve devrimci ekonomi politikle buluşmak-görüşmek üzere..
Üretken kalın..sevgiyle çalışın..