Gün/aydın___ Türkiye Cumhuriyeti___
Bu gün günlerden 23 Nisan 2024______________
_______ Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı… Tam tamına 104 yıldır hala dimdik ayakta büyük önder Dünya lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün ektiği bu çınar…
Tertemiz bu gün hava,
Şen oldu dağ taş ova
Sevinç doldu her yuva,
Bahar kokuyor insan
Çünkü Yirmi Üç Nisan…
Değerli dostlarım; bu gün bizim çocukluğumuzdan çocuklarımıza onlardan da torunlarımıza devrolan Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği bir bayram. 23 Nisan Tüm Ulus çocuklarına ve Dünya insanına kutlu olsun…
”Çocuk yurdun temelidir. Bu ülkenin geleceği çocuklarımızdır. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınız Kutlu Olsun.”
23 Nisan, Türkiye milli tarihinin başlangıcı ve yeni bir dönüm noktasıdır. Bütün bir düşmanlık dünyasına karşı ayağa kalkan Türkiye halkının, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni meydana getirmek hususunda gösterdiği harikayı ifade eder.
23 Nisan 1920, Türk milletinin iradesini temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi’ nin açıldığı ve Türk Milletinin egemenliğini ilan ettiği tarihtir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 23 Nisan 1924’te 23 Nisan gününün bayram olarak kutlanmasına karar vermiştir. Bu tarihten 5 yıl sonra 23 Nisan 1929 tarihinde Atatürk bu bayramı çocuklara armağan etmiş ve bu tarihten itibaren 23 Nisan yurt sathında Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanmaya başlanmıştır. Çocuklara armağan edilen tek evrensel bayram olma özelliği taşıyan 23 Nisan, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin onlara güveninin göstergesidir. Atatürk, dünya tarihinde çocuklara bayram armağan eden tek liderdir.
UNESCO’nun 1979 yılını “Dünya Çocuk Yılı” olarak ilan etmesiyle, bu bayram dünya çocuklarıyla bir arada, büyük bir coşku ve heyecanla kutlanmaktadır. Dünya barışı adına, geleceğin büyükleri ve yöneticileri olan çocukların bu gün vesilesiyle bir araya gelmeleri, çocukça bir masumiyetle birbirleriyle kucaklaşmaları bizim için gurur kaynağı olmuştur.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, gelecek nesillere verdiği önemi şu sözleriyle ifade etmektedir; “Küçük hanımlar, Küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.” Sözleriyle çocuklarımızın geleceğin umudu ve mimarı olduklarını belirtmiştir.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı “BİR BAĞIMSIZLIK HEDİYESİ” dir TÜRK çocuklarına, TÜRK gençliğine, TÜRK halkına…
Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğini cumhuriyet çocuklarına emanet eden Atatürk diyor ki: “Türk çocuklarındaki kabiliyet her milletinkinden üstündür. Türk kabiliyet ve kudretinin tarihteki başarıları meydana çıktıkça, büsbütün Türk çocukları kendileri için lâzım gelen hamle kaynağını o tarihte bulabileceklerdir. Bu tarihten Türk çocukları bağımsızlık fikirlerini kazanacaklar, o büyük başarıları düşünecekler, harikalar yaratan adamları öğrenecekler, kendilerinin aynı kandan olduklarını düşünecekler ve bu kabiliyetle kimseye boyun eğmeyeceklerdir.”
Önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK ilk Meclisin açıldığı 23 Nisan 1920 gününü Ulusumuza aynı zamanda Çocuk Bayramı olarak armağan etmiş ve bu yönüyle de büyük Önderimiz dünya ölçeğindeki eşsiz liderliğini bir kez daha göstermiştir.
Yüz bir yıl önce kurulan genç Cumhuriyetimiz, bu geçen süre içerisinde pek çok güçlüklere rağmen tüm kurum ve kurallarıyla yerleşmiş ve Türk Ulusu ATATÜRK İlke ve Devrimlerini, Cumhuriyetin temel niteliklerini özümsemiştir.
Cumhuriyetimizin en önemli kuruluş felsefesi olan; ” Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir” ilkesi, ülkemizi ilgilendiren siyasal, ekonomik, iç ve dış her türlü kararların sadece Türk Ulusuna ait olduğu, başkaca hiçbir ülkenin veya yabancı kuruluşların bu kararlarda hükümranlık hakkı olamayacağı ve egemenlik haklarımızdan kısmen veya tamamen vazgeçme anlamına gelen her tür teslimiyetçi siyasal anlayışlara kesinlikle izin verilemeyeceğini ifade eder.
Ülkemizin bölünmez bütünlüğü ve Anayasamızın değiştirilemez ilkeleri çerçevesinde bağımsız bir ülke olarak tek amacımız akıl ve bilimin önderliğinde çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmak ve onu da aşmaktır. Binlerce yıllık ortak bir tarih ve kültürel birikimin yarattığı Türk Ulusu, bütün sorunlarına çözüm bulacak ve uygulayacak güç ve yetenektedir. Her kuşak kendisinden sonraki kuşaklara daha iyi bir Türkiye bırakmak durumunda ve sorumluluğundadır. Bu, Ülkemize ve yarının büyükleri çocuklarımıza olan en temel görevimizdir.
Şunu unutmayalım dostlar; tüm bunlar için eğitim şarttır. Eğitimin gittiği her yerde 23 Nisan olur. Orada bir çocuk olsa bile…
Dili, dini, ırkı ne olursa olsun tüm dünya çocukların, tüm Ulusumuzun ve çocuklarımızın bu özel gününü, bayramını kutluyor, bu vesileyle bu günleri bize armağan eden Büyük Önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’Ü ve bu uğurda canlarını Vatan için vermiş şehitlerimizi bir kez daha saygı ile anıyorum. Ruhları şad olsun…
23.04.2024
Ömer Sabri KURŞUN
*****
Şimdi gelelim torunlarıma bırakacağım miras mektubuna… Her yıl 23 Nisanlarda yazdığım mektubu 2007 yılından buyana torunlarıma yazarım. Tabi ki en küçük torunum 2014 yılında bu mektuplarda yer almaya başladı…
MEHMET EFE, ALYA ILGIN VE ELİZ KURŞUN…
Sevgili torunlarım, canlarım, hayat kaynaklarım…
Siz; size verilmek üzere yazdığım ve size miras olarak bıktığım bu mektubu okuduğunuzda “TÜRKİYE CUMHURİYETİ’ nin” kurucusu büyük ve dahi liderin TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN Banisi “MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN” çocuklara armağan ettiği, dünya uluslarının bile kabul edip kutladığı bu bayramın kaçıncısını kutluyor, kaç yaşında olacaksın bilmiyorum.
Kaç bayramınız da birlikte olacağız, gelecek yıl bayramınıza bu mektubu gönderen olacak mı?.. Bilmiyorum canım torunlarım. Ama bakın ben hala yazıyorum ve diyorum ki Rabbim bana bu bayramı seneye de nasip edecek mi?..
Bugün sevinçle, coşkuyla ve bir o kadar da gururla idrak ettiğimiz 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı size, tüm milletimize ve milletimizin soluklarına muhtaç insanlık için iyiliklere, esenliklere, güzelliklere vesile olması adına bir kez daha kutlu olsun.
Türkiye Büyük Millet meclisinin açılış tarihi ile beraber egemenliğin milletin kalbine verildiği mutlu bir an olan bugüne gelinen süreçte, milletimizin ne gibi badireler atlattığını, ne gibi yıkılışların ve tarih sahnesinden silinmenin eşiğinden döndüğünü bugün hepimiz bilmekteyiz.
Ama daha ileriki yıllarda ne olur, bilinir mi bilinmez mi inan olsun ki tahmin edemiyorum canlarım. Ama sizlere güveniyorum, dedenizi mahcup etmez, gözünü açık bırakmazsınız…
Yüzyılların geleneklerinden gelen bağlılıkla, türlü alışkanlık ve çağ dışı düşüncelerin esiri olduğumuz o yıllarda, kutsal Anadolu toprakları üzerinde esen sert rüzgârları ve bu rüzgârların bize bıraktığı hüzünlü sonuçları unutmayacağız. Unutma hatasını tekrarlamayacağımızın derin huzuru içerisinde, bugün Cumhuriyet ve onun temel ilkelerinin bekçileri olarak, muasır medeniyetler hedefindeki yolculuğumuza emniyet ve güven içerisinde devam etmekteyiz şimdilik…
Bütün şehitlerimizi, gazilerimizi, o acılı günlerin ardından, o sefaletin, o viraneliğin içinden ilelebet payidar kalacak, mevcudiyetimizin teminatı kıldığımız Türkiye Cumhuriyetini kuranları, onun aziz meclisinin gök kubbemiz altında açılışına şahit olanları şükranla ve saygıyla anıyoruz… Ve bu şükran, saygı, minnet duygularını ileride sizin de yâd edeceğinizden eminim sevgili torunlarım…
23 Nisan 1920’de Anadolu’nun kalbinde yeşeren, Milli Egemenliğin sonsuzluğa kadar yaşayacak olan eşsiz sembolü Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışı ile birlikte ulus olarak az zamanda çok büyük işler başardık. Bugün başlangıç şartlarına ve içerisinde yer aldığımız mukaddes ülkülere baktığımızda, Mustafa Kemal Atatürk’ün büyüklüğü ve dehası göz kamaştırmaktadır. Onun batan bir imparatorluğun külleri arasından, milletinin eşsiz kabiliyetlerine güvenerek, irfanla kurduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi sayesindedir ki, bugün ülkemizin dört bir yanında meydanlar haklı bir gururla, geleceğimizin eşsiz teminatı siz sevgili çocuklara armağan edilen bu kutsal günü, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını büyük bir şan ve şerefle kutlamaktadır.
19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün güneşimizin doğduğu şehir olan Samsun’a çıkarak Milli Mücadeleyi başlatıp,23 Nisan 1923’te de “Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir.” diyerek ilan ettiği bu yüce bayram, Türk milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez bir değerdir. Bu değerleri koruyacağınıza ve muhafaza edeceğinize olan güvencim sağlam temellere dayanmaktadır.
Bu temellerden birisi; benim babamın bizlere bıraktığı miras olan şerefli soyadımızdır…
Tertemiz kalplerinizde ulusumuzun vazgeçilmez değerlerinden biri olarak yaşayan Milli Egemenlik öyle bir ışıktır ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar, yok olur.
Ve işte ben bir dede olarak bu ışığı o küçücük kalplerinizde şimdiden yaktığıma eminin. Çünkü benim babamda, dedemde, ben sizlerin yaşındayken benim kalbimde o ışığı yakmışlardı. Ve o ışık hala yanıyor sönmedi sönmez de, ölene dek şerefle taşıyacağım o ışığı.
Şimdi sıra bende, görevimi yapıyor olmanın hazzını yaşıyorum sevgili torunlarım…
Biliyorum ki yaktığım bu Egemenlik ışığını sizde de çocuklarınızda, torunlarınız da yakacaksınız.
Bu ışık hiç sönmesin dilerim… Bu ışığın sönmeyeceğinden eminim ve mutluyum, gururluyum bunu bilmekle… Çünkü kanımı taşıyor, soyumu temsil ediyorsunuz.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türk milletinin asırlar süren aramalarının özeti ve onun bizzat kendisini idare etmek şuurunun canlı bir timsalidir. Türk milleti mukadderatını Büyük Millet Meclisinin kifayetli ve vatanperver eline verdiği günden itibaren karanlıkları sıyırıp kaldırmış ve ümitleri boğan felaketlerden milletin gözlerini kamaştıran güneşler ve zaferler çıkarmıştır Ve böylede devam edeceğine sizler sayesinde tüm kalbimle inanmaktayım…
Şunu da unutmayınız canlarım biz bu Cumhuriyetin emanetçisiyiz.
Onu sizler için emanet aldık sahipleri sizlersiniz. Günü geldiğinde emaneti gözümüz arkada kalmadan size teslim edeceğimizden eminim… Ve sizde sizden sonra gelenlere teslim edeceksiniz biliyorum…
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluş yıldönümü olan bu anlamlı gün, Türkiye Cumhuriyeti’nin en parlak sayfalarından birisi olarak tarihteki yerini almıştır. 23 Nisan 1920’de yakılan Hürriyet ve Demokrasi meşalesi ile bağımsızlığın kayıtsız şartsız Türk Milletinde olduğu tüm dünyaya duyurulmuştur. Meclisin kurulmasıyla demokrasiye geçişte büyük bir adım atılırken Gazi Mustafa Kemal’in bu anlamlı günü Dünya çocuklarına bayram olarak hediye etmesi ayrı bir kıvanç kaynağı olmuştur.
Evet, sevgili torunlarım, bu onurlu, şerefli, kutsal bayrak dedenize, sizlere verilmek üzere, dedesi tarafından emanet verilmiştir… Günü gelip bayrağı devraldığınız da bilesiniz ki; Özgürlüğün de, eşitliğin de, adaletin de dayanağı ulusal egemenliktir. Ulusal Egemenlik, ulusun namusudur, onurudur, şerefidir. Bunu hiç unutmayın…
23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı egemenliğin ulusta olduğu düşüncesinin kabul edildiği gündür. Çocuk bayramımızdır. Yarının büyükleri olan siz çocukların bayramıdır.
Siz ve sizin akranlarınız, sizler, hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız!
Memleketi asıl aydınlığa boğacak olan sizlersiniz. Kendinizin ne kadar mühim, kıymetli olduğunu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz…
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, öncelikle geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza ve tüm Ulusumuza kutlu olsun…
Ve bu vesileyle bu günleri sizlere TÜRK çocuklarına bilahare bu güzelliğin içine daha sonradan katılan Tüm dünya çocuklarına armağan eden, miras bırakan Türkiye Cumhuriyetinin banisi, Büyük Önderimizi, bu uğurda canlarını Vatan için vermiş şehitlerimizi bir kez daha saygı ve rahmetle ile anıyorum…
Baharın mutlu günü/ Yurdumun kutlu günü/ Neşelerin düğünü/ Güzel 23 Nisan…
İnanarak yürekten/ Hız aldık Atatürk’ten/ Bizi ona yükselten/ Bir el 23 Nisan…
Sizi çok ama çok seven dedeniz
Ömer Sabri KURŞUN