—Bir memnun turist, bin turist yollar.
—Turizm hizmetle gelişir, sevgi ile büyür.
—Hiç bir mavi Akdeniz’den güzel değildir.
—Turizm yolu, barış ve kalkınma yoludur.
—Turizm, insanları kaynaştıran en kuvvetli sevgi bağıdır.
—Yurdumuzdan hoşnut ayrılan her turist, yeni bir dostumuzdur.
Okuru çeker ve turizmi körükler düşüncesiyle yazıma güzel ve özlü sözlerle giriş yaptım. Okunması işlevini okurlarıma bıraktım.
***
Önceden yaptığım planlamaya göre 08-13 Nisan 2018 günlerinde güneyde oldum. Nasıl mı? İstanbul Sabiha Gökçen’den bindiğim uçak, havanın kararması ortamında Gazipaşa’ya indirdi. Yine umarsızca Havaş’ın eline düştük! Yarım saat sonra Alanya-Mahmutlar Gold Twins Suit Hotel’de (Altın İkizler) oldum. Alanya bölgesindeki otelin yakınında özel plajı, açık havuzu, restoranı olan resort otel… Her şey dâhil yöntemiyle hizmeti sunmaktadır.
Resepsiyon görevlisi Ersin Özbakır, güler yüzle karşıladı. Vaktin geçmesine karşın akşam yemeği yememi sağladı. Gösterilen odama yerleştim. Yarıntesi yetkili Esen Bayrak’ın çabasıyla deniz manzaralı odamda… Elbette mutlu oldum!
Otel, Rusya’dan gelen konuklarla ya da turistlerle dolu dolu… Havanın henüz ısınmamasına karşın havuza rahat giriyorlar ve güneşliyorlar.
Bir ara Otelin sahibi Kadir Yılmaz ile tanıştık. Gaziantep’ten, Baraklardan ve Türkmenlerden söz ettiğimiz, söyleşimiz oldu.
Kimi zaman odada dinlenme ve mutlu olma; kimi zaman, gelişmekte olan Mahmutlar yolunda yürüyüş yapma, güneşi buldukça kıyıda güneşleme… Alanya’ya gitmek ve
Öğretmenevi’nde dek yürüyerek kahveyi yudumlamaya da değinmeliyim. Ayrıca şunu da belirtmeliyim ki; Antalya genelinde toplu taşım araçları sürücüleri, mevzuata uymuyorlar, turizm kurallarına saygılı değiller ve kafalarının estiğince davranıyorlar. Para onlar için öncelikleri ve olmazsa olmazları…
D-400 karayolu üzerindeki Kestel’deki Sunstar Resort Hotel, gezme ve görme amaçlı uğranacak yer oldu. Görevli Necati Saruhan, konukseverliğini gösterdi. Tesisi gezdirdi ve kahve söyledi. Otelin sahiplerinden Cemal Güvenir de ilgisini gösterdi.
Bir ay kadar önce İstanbul’da toplu taşım aracında tanıştığımız Sevilay Hanım’ın yönlendirmesiyle Mahmutlar D-400 karayolu üzerindeki Candan Sağlık Hizmetleri’ne uğradım. Dr. Vural Candan, adı gibi candan bir insan! Oldukça da çağcıl… Turizm doktoru, çevredeki kimi otellerin sağlık işlerini başarıyla yürütmektedir. Odasında çayımızı yudumlarken ve fırından yeni çıkmış leziz çöreklerden atıştırarak hoş bir ortamda söyleşimiz sürdü. Ayrılıp otel yönünde yürürken yeni yapı onlarca otel, turistler için hazırlıklarını sürdürmektedir.
Son gün güneşin ışığı ve ısısı yüzleri okşarken Gazipaşa yönünde yol almak… Sonrasında Gazipaşa Öğretmenevi ve Halk Eğitimi Merkezi uğrak yerlerim oldu. Cuma Pazarında gezinti, Aksoy Kasap ve Zeki Bey’le söyleşi, sevimli çocuk Eymen’in koşuşturmaları ve Kasap Civancan’ın yaptığı jestle havaalanında oldum.
Uçağımız İstanbul’a gitmek için havalandığında beynimden dilime şu dizelerim döküldü:
SEN KİMSİN?
Sevgilisin, özgesin
İçten sevip sayansın.
Şurda burda değilsin,
Yüreğimde duransın.
İç açıcı gülüşüm
Bağlandığım, güvensin.
Hayatımda dönüşüm,
Tâ gönülden sevensin.
Damarımda kırmızı,
Eş gruplu kanımsın.
Sorunlardan sıyrılıp,
Sevgi sunan canımsın.
Uzaktaki özlemim,
Gizimdeki sevdamsın.
Mutluluğum, sevincim,
Soluduğum havamsın.
Tüm bunlarla örülü
Eksilmeyen sevgisin,
Çözemedim bir türlü
Söyler misin, sen kimsin?
Muhsin DURUCA
