Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Zehra ULUCAK

Zorbalıkla Din Tebliğ Edilmez – II

Zehra ULUCAK Yazar Zehra ULUCAK
15 Şubat 2010
Zehra ULUCAK
1
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

İran üzerinde sürekli oyun oynayan İngiltere, 1.Dünya Savaşı sırasında Çörçil’in İngiliz gemilerini İran petrolleriyle doldurması sonucunda İran’la anlaşma imzalar ve %51 hisse İngiltere’nin olmak üzere BP kurulur. BP işletilirken İngilizler İran halkının hakkını vermeyince halk Musaddık başkanlığında İngilizlere karşı ayaklanır. Musaddık’ın asıl amacı İngiliz anglo-iranian oil company ltd nin İran tesislerinin millileştirmektir ve Rıza Şah halkın desteği sonucunda Musaddık’ı başbakan yapmak zorunda kalır. Başbakan olan Musaddık BP’yi millileştirir ama İngilizlerin teknisyenlerini geri çekmesiyle petrol ihraç edecek gücü ve kalifiye elemanı olmayan İran petrolleriyle ortada kalır. Petrolden para kazanılmayınca ekonomik kriz boy gösterir. Bu hadiselerden sonra Şah, Musaddık’ı ev hapsine çarptırır ve halk yine ABD ve İngilizlerin desteğiyle ayaklanır. ABD darbe yapmak ister ama darbe için para verdiği hainlere de darbe yapar. Petrolü İngilizlerle beraber paylaşan ABD ihraç ederek satar ve İran halkın fakirliğe sürükler. Halk yine ayaklanıp sokağa dökülür ve Şah tekrar sahalara döner. Döner ama petrolü ABD’ye satarak silah satın alır ve halkı sefalet içinde bırakır. Dini liderlerin de desteğini kaybeden Şah, demokrasi istemine olumlu bakmıştır ama her alanda demokrasi İran’a anarşiden başka bir şey kazandırmamıştır.

4 Kasım 1979’da Humeyni yanlılarının Amerikan konsolosluğunu işgal edip çalışanlarını rehin almasından sonra ABD ile bütün ilişiğini kesen İran’da, 20.yüzyılın en büyük halk ayaklanması olarak bilinen, 9 milyon kişinin sokağa döküldüğü İran İslam Devrimi, Humeyni’nin önderliğinde gerçekleşir ve İran’da 30 sene sürecek ve günümüzde çatırdamaya başlayacak olan süreç de başlamış olur. Bu devrim halk tarafından gerçekleştirilmiştir. Komünistler ve şeriatçılar Şah’a karşı beraber ayaklanmışlar ama devrim esnasında silah üstünlüğünü ele geçiren şeriatçılar komünistlerin kökünü kazımışlardır.

İran ve Türkiye Ermenistan ile Kuzey Irak arasında bir kürt devletine karşıdır. Amerika’nın ise Türkiye üzerinde kürt veya ermeni devletine ihtiyaç duymasındaki tek hedef, İran’ı bu topraklar üzerinden işgal edebilmektir. İran, pkk’nın kendi ülkelerindeki koluna silah bıraktırmayı ve siyasi faaliyetlerinden men ettirmeyi başarmıştır. Nitekim Amerika da İran’da pkk’yı beslemeyi göze alamamıştır.

Birleşik Arap Emirlikleri’nde yayınlanan Gulfnews’in haberine göre, İran’daki yönetimi devirmek isteyen Kürt milliyetçisi sosyalist işçi örgütü, “Komala”, liderinin de, örgütün yeraltı hücrelerinin İran’daki Kürt bölgesinde örtülü eylemler yaptığını, ama sistematik saldırılar düzenlemediklerini belirttiği gibi, Kuzey Irak dağlarında toplanıyor. İran’da yasaklanan örgüt; Kürt halkı için özgürlük, İran için de laik demokratik bir yönetimi kurulmasını istiyor. Komala terör örgütünün arkasında kimlerin olduğunu söylemeye bile gerek yok…

İsrail’in Filistin’i işgal etmesindeki sebeplerden biri de Amerika’nın desteği ile İran’ı savaşa dâhil edip nükleer güç olmadan önce, yılanın başını ufakken ezme mantığıdır. İsrail, bütün planlarını ABD’nin İran’a düzenleyeceği bir hava harekâtına bağlar, Obama’nın nispeten daha sağduyulu davranması, Irak ve Afganistan husumetlerinden sonra yeni bir savaşa cesaret edememesiyle hayal kırıklığına uğrar. İsrail’in yeni planı ise halkı yönetime karşı ayaklandırarak Ahmedinejad’ın ABD’nin sevimli yaklaşımını boşa çıkartması ve ABD’nin, akılları sıra uzlaşmacı yaklaşımdan, karşılık alamayınca İsrail’in ABD gözetimindeki bütün mason lobicilik faaliyetlerin kullanmayı teklif etmesidir.

İran’ın İsrail’e nükleer silahla saldırması Filistin halkına da mal olacağı için ortak kaygı çeken Ortadoğu’da, aynı zamanda Hamas ve El-Fetih’in bir araya getirilme çabası da eklenirse Birleşmiş Milletler, İsrail’e barış çağrısında bulunabilirler. Bu da İsrail’in hiç işine gelmez. Amerika ve İsrail saldırmaya cesaret edemedikleri İran’a karşı, dünya kamuoyuna İran’ın nükleer silah ürettiklerini söyleyerek psikolojik savaş açmıştır zaten.

İran varlık içinde darlık çeken bir ülkedir. Bir Rus uzmanına göre, İran isterlerse bir yıl içinde atom bombası üretecek teknolojiye sahiptir dese de İran uranyum zenginleştirme aşamasındadır ve nükleer santrale sahip olmak nükleer silaha sahip olmak anlamına gelmez. Olduğu varsayılsa bile 200 nükleer başlığı, bunu İran’ın muhtelif yerlerine fırlatacak hava gücü ve balistik sistemleri olan, F-15 ve F-16 gibi modern filolara sahip İsrail’e saldırmak çok da akıllıca olmaz sanırım. Keza İsrail’i dünya üzerinde güçlü yapan bir özellik de gece görüşlü uçuş yeteneğine sahip uçaklarının olmasıdır. Zaten her hakkı kendinde müktesep gören Amerika’nın taktiği ılımlı İslam’a karşı ses çıkarmayıp, sağ gösterip soldan vurmaktır.

İran’da Musavi’yi piyon yapan Amerika, iç karışıklık çıkararak fiziksel müdahale ile elde edeceği başarıdan daha fazlasını başarmaktadır. Irak gibi bir bataktan bile çıkamayacak kadar acizleşen Amerika’nın sinsilik yapmaktan başka çaresi yok gibi gözüküyor.

Baskıcı yönetimden sıkılan halk Musavi adının arkasında ayaklanıyor ve bunun öncüsü tabii ki İran’ı içten yıkma emelindeki Amerika ve Yahudiler. Bana kalırsa son günlerdeki Ahmedinecat yönetimine karşı ayaklanmaların temelinde yine Gladio var ve rejimi değiştirme bahanesiyle muhalif güçleri destekliyor gibi görünüp İran’ın yer altı zenginliklerine konmayı hedefliyor. Cami yakıp olayların fitilini tutuşturan ve faturayı reformistlerin üzerine atmaya çalışan da Gladio’cuların ta kendisidir.

Yalnız herkesin sandığının aksine Musavi aslen reformist falan değildir. Aksine İran İslam Devrimi’nin gerçekleşmesinde önemli katkıları vardır. Sadece Humayni’nin ölümünden sonra pasif bir siyaset tercih etmiştir. İran İslam Devrimi’nin İran için bir ayrıcalık olduğunu düşünen Musavi, şeriat devletine değil, Ahmedinecat gibi dini diktatörlüğüne alet eden radikal İslamcılara karşıdır. İlkin seçim sonrası cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamayan Musavi, seçime hile karıştırıldı düşüncesiyle taraftarlarını ayaklandırmıştır ama bunun sebebi tamamen siyasidir, rejime karşı yapılmış bir eylem değildir. Sonraları olay siyasi olmaktan çıkıp Musavi’yi destekleyen reformistlerin İran bayrağı yerine yeşil bayrak sallamaları ve Nida isimli bir kızın öldürülmesinden sonra o’na ‘devrim şehidi’ denmesiyle rejime yönelik bir eylem haline dönmüştür. Amaç dış güçlerin Ukrayna’daki Turuncu Devrimi, İran’a Yeşil Devrim olarak uyarlaması mı sorularını akıllara getiriyor.

Ayrıca Batı dünyasında gündemden düşmeyen eşi de Musavi’nin Batı’daki kozlarından biri. Eşi Zehra Rahnavard, Bu güne kadar 15 kitabı yayımlanan, yaptığı bir heykeli Tahran’da bir meydanda sergilenen, şiirle yakından ilgilenen, sadece kadınların kabul edildiği El-Zehra Üniversitesi’nde yıllarca rektörlük yapan ve İran’ın Nobel barış ödüllü hukukçusu Şirin Edabi’yi bu üniversitede konuşma yapmaya çağırınca Ahmedinecat hükümeti tarafından görevine son verilen, sanat dalında master yapan, siyaset bilimi dalında doktorası olan bir bayan ve işte bu gerçekler İran’ın görünen yüzüyle asıl yüzü arasındaki en büyük çelişkilerden biri.

Çıkan olaylara bir diğer bakış açısı ise; Amerika’nın İran’a karşı olumlu, samimi bir tavır takınarak Musavi’yi başa getirmek istemesinin nedeni, İran’ın nükleer imkânlarından yararlanmak istiyor olmasıdır. Veya Ortadoğu’da nükleer kalkan rolünü oynaması muhtemel ABD, OPEC’i hiçe sayıp İran üzerinden petrol fiyatlarını kontrol altına almayı da planlıyor olabilir.

Muhafazakar Ahmedinecat işi diktatörlüğe götürüyor dense de olaylara objektif nazarla bakılacak olursa, Ahmedinecat yandaşlarını reformistlere karşı ayaklandıramıyor ve ayaklanan muhalifleri durdurmak için silahlı kuvvetlerini kullanıyor. Devlete karşı ayaklananların çıkardığı olaylara müdahale eden polisin yaptıkları insanlık ayıbı olarak anlatılıyor. Kamu malına zarar veren anarşistlere başka nasıl dur denecek peki? Nus ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdirle anlamayanın hakkı kötektir. Buyurun memleketi dilediğiniz gibi talan mı edin denilecekti? Bir de şunu düşünelim, her ne kadar tasvip etmesem de, haklarını aramaya gelen ve ne kamu ne de özel mülkiyete zarar vermeyen Tekel işçilerine biber gazı sıkılmasının ve kış günü havuza iteklenmelerinin kategorisi nedir acaba?

ABD’nin son zamanlarda yaşadığı ekonomik krize rağmen İran’a saldıracak gücü olduğunu sanmıyorum. Zira kendine hayrı olmasa da herhangi bir saldırı sırasında Rusya İran’ın yanında olacaktır ki ABD bunu göze alamaz. Öte yandan Amerika ile ticari ilişkileri olan Çin, her ne kadar İran müttefiki gibi görünse de ihracatının büyük kısmını yaptığı Amerika’yı karşısına almak istemeyecek en fazla tarafsız kalacaktır.

İran’da ayaklanan halkın çoğu eğitimli genç nüfustur. Gençlerin özgürlük ve siyasete katılımı arzulamaları çok geçerli bir sebeptir. Petrol ile prim yapan İran’da kamusal alana yapılan yatırım oranlarını hayli yüksek olması, petrol fiyatlarına bağlı kalarak oluşan yapısal bozukluklar ve yapılan aşırı mali yardımlar sonucu ülkede ekonomik dengesizlik oluşmuş ve genç nüfusun üçte biri işsiz kalmıştır. Ekonomik problemler baskıcı totaliter yönetimi iyice çekilmez hale getirmiştir.

Emperyalist devletlere dimdik durarak kafa tutan, onların Müslümanlara yaptığı eziyete alkış tutmayan İran, umarım halkının isteklerine de inat etmeden karşılık verir ve kargaşalar büyümeden, ABD ve İsrail’in de eline daha fazla koz geçmeden, biran önce son bulur. Aksi takdirde halkın sesini duymazlıktan gelen bir sistemin geleceği olmayacaktır.

Paylaş
Etiketler: abdahmedinecatanarşiİranmusavinükleer silahopecpetrol
Önceki Yazı

Keferenin ‘Kürt Devleti’ Furyası

Sonraki Yazı

Eşek Ayaklı İnek!

Zehra ULUCAK

Zehra ULUCAK

İlişkili Yazılar

Zehra ULUCAK

All The Curse Of Allah Be Upon Israel

01 Haziran 2010
5k
Zehra ULUCAK

Tüfek İcat Oldu Mertlik Bozuldu

28 Mayıs 2010
5k
Zehra ULUCAK

Dünyanın En Pahalı Benzini Neden Türkiye’de?

24 Mayıs 2010
5k
Zehra ULUCAK

Emeklilik Çanları Baykal İçin Çalıyor

19 Mayıs 2010
5k
Sonraki Yazı

Eşek Ayaklı İnek!

Yorumlar 1

  1. Hazal Seyitoğlu says:
    16 yıl önce

    Özür dileyerek başlıyorum; sizi daha önce okuyamadığım için. Bu aralar yazı aleminden iyice uzaklaştım. Yazılarınızdaki kalite ve bilgi birikimi etkileyici. Sizi takip etmeye çalışacağım. İnşallah. Babam için yazdığınız iyi dileklere amin demekten başka yapacak bir şeyim yok, maalesef. Doktor olmak gerçekten kolay değil, ama bizdeki sistem onları hizmet erbabından çıkarıp, efendi mertebesine getirdiği için böyle oluyor. Ya da bilmiyorum kişilik meselesi de olabilir.

    Sevgilerimle,

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap