Yazarın Ön Sözü
Tanrıçaların Unuttuğu Kadın!
Dido, çoğu mitolojik anlatıda sadece terk edilmiş bir kadın olarak yer alır.
Ama bu roman, onu yeniden ayağa kaldırıyor.
Aeneas, kaderin adamıydı. Dido ise kendi kaderini kendi yazan kadındı.
Ve şimdi…
O narçiçeği bir lanete değil, bir dirilişe dönüşüyor. Yazdığım anlatıda tanrıçalar konuşur, tanrılar hesaplaşır.
Çünkü bu, sadece bir aşk hikâyesi değil; aynı zamanda mitin içinde unutulan bir kadının sesiyle yazılmış yeni bir tarih, yeni bir gizemli mitin gün yüzüne yansımasıdır!..
Mitoloji, çoğu zaman tanrıların yazdığı bir kaderle sınırlıymış gibi görünür. Ama bu kitap, bir kadının “bir kraliçenin” kaderini yeniden yazma çabasıdır.
Dido’nun gözyaşlarıyla sulanan bu topraklarda, ben kelimelerle yeni bir şehir kurdum: Antandros.
Bu roman, sevginin ölümle değil, gölgeyle devam ettiğini anlatır.
Belki de gerçek sonsuzluk, ölümsüz tanrılarda değil, ölümlülerin inatla sevmesindedir.
Dido için yazdım.
Kendi içimdeki Dido’ya…
_Emine Pişiren _























