Merhaba dostlar, günün ikinci yarısında selam olsun…
Akıllı insan;
“Mutluluk için istediği şartları bulamayınca, bulduğu şartlarda mutlu olmasını becerebilendir…”
Ben umutsuzluğun olduğu yerde, umudumu kaybetmeden yürümeyi ve mutlu olmayı iyi bilirim.
Her yürüdüğüm yolda çakıllar, her durduğum yerde çakallar olsa ne yazar…
Derler ki;
Kimin yarasına kabuk olursan ol, İyileştirdiğin anda düşersin…
Bırak o zaman güneş doğsun, bırak yalancının değirmeni dönsün.
Ama yaşamayı sakın bırakma!..
Sen yaşa ki; “dünya insan görsün”…
Dik dur ve gülümse; bırak neden gülümsediğini merak etsinler…
Herkes kavga ederken, siz sakinseniz;
Herkes şikâyet ederken, siz şükredenseniz;
Herkes hayal kırıklıklarından bahsederken, siz hayal kurarsanız;
Herkes küçük bir zorlukta pes ederken, siz fırtınalara karşı dik duransanız;
Herkes negatif düşünürken, siz en negatifte bile pozitif olansanız;
Herkes geçmiş-gelecekle uğraşırken, siz an’ı yaşayansanız;
İşte o zaman farklısınız…
Çevremizde onca insan hiç ölmeyecek gibi yaşıyor.
Her türlü yalan, dalavere, dansözlük ve benzeri ne ararsanız moda olmuş…
Oysa görüyoruz ki yaş sınırı olmaksızın trafik kazaları, hastalık gibi vakalarla her gün onlarca insanlarımız ebedi hayata göç etmektedir.
Madem böyle dönüşü olmayan bir yoldayız kalp kırmak, hak ve ah almak, menfaat uğruna şerefsiz olmak kime ne kazandırır!
Ey insanoğlu yarına garantin var mı? Elbette yok. O halde özüne dön ve bu fani dünyayı şerefinle, namusunla yaşa!…
Mütevazı Ol Ey İnsan!
Ve yeryüzünde çalım satarak dolaşma.
Unutma ki; sen ne yeri yarabilir,
Ne de dağlarla boy ölçüşebilirsin…
Ama şunu biliyorum ki: Tıp ne kadar ilerlerse ilerlesin; bazılarının ar damarındaki çatlağı gideremez…
Benden söylemesi!…
Her şeyin gönüllerinizce olması temennisiyle…
Sevgi, Saygı ve Selamlar…
Gönül soframdan gönül sofranıza sevgi ve muhabbet olsun…
#öskurşun#





















