Gün/aydın dostlarım…
Yaşamak sevmektir diyorsan… Yaşama sevincini yitirme…
Kollarını aç… ________________ Benim adım SABAH… Sevgiye başlangıcım ben…
VEFA/AHDE VEFA
Vefa ile ilgili o kadar yazılacak şeyler vardır ki kitaplarla ifadesi bile az olur ama önemli olan, insanın anlama kapasitesi varsa bir cümle yeter yoksa kitaplar dolusu cümle okusa gereksizdir…
Hepimizin hayal kırıklıkları olmuştur muhakkak. Bazen kardeşten öte bildiğimiz dostlarımız bırakıp gitmiştir, bazen de beraber iş yaptıklarımız. Çünkü asıl öncelik artık insanların kendi çıkarları maalesef. Günümüzde ahlaki değerler noktasında bir yozlaşma yaşıyoruz.
Kalabalıklaştıkça yalnızlaştık. Çok insanla tanıştık, sosyal medya sayesinde devamlı takipte kaldık ve her paylaşımı beğendik ama bu bizi daha da yalnızlaştırdı.
Her mutlu fotoğrafın arkasındaki gerçeğin peşine düştük. Neden bizde böyle değiliz, neden başkasında olan bizde yok telaşına kapıldık…
Sıkıntımızda yanımıza koşanlarda sahteliği görmeye başladık. Çıkarlar yarışı başladı. Sonra vefa bir semt adı oldu…
”Yaşadığımız bu dönemin sizce en büyük özelliği nedir?” diye sorsam.
”Ve bencilleşen ve çıkara dayalı ilişkiler.” desem bana katılır mısınız?
Yeni kuşak dediğimiz 2000 ve sonrası doğumlu çocuklarımız, bu kelimeyi duyunca ”ne demek?” diye soruyorlar. Ne olduğu toplumsal değerlerimize, bizi biz yapan samimi duygularımıza!
Peki yeni kuşak bilmiyor da dedikte demesine, eski kuşak bildiği halde neden unutuyor VEFAYI…
O zaman dedim ki çok kez konuyu yazıp okuyan biri olarak bilenlere ve bilip de unutanlara tekrar bir hatırlatma yapalım VEFA nedir AHDE VEFA nedir…
TDK’nın anlam ifadeleri açıklamasıyla şöyle bir anlatmaya başlayalım sonrası ALLAH KERİM. Bakalım var olan sesin hükmüyle ne der kalem…
İnsan olabilmek için gereken en yüce erdemlerden biri de vefalı olmaktır. Arapça kökenli olan vefa kelimesinin TDK tarafından belirtilen anlamları şu şekilde:
– Sevgide bağlılık
– Minnettarlık
– Sözünde durmak
– Borcuna sadık olmak
– Dostluğu sürdürmek
– Sadâkat
-Dostluk ve arkadaşlık ilişkilerinde süreklilik sağlamak, arkadaşlığın kıymetini bilmek…
-Sözünde durmak, vadettiklerini yerine getirmek, sözüne sadık kalmak.
-Tasavvufta vefa, sözlük anlamında değil terim anlamında kullanılır.
Kulun, Kalu-Bela’da Allah’a verdiği sözü tutmasına vefa denir.
Tasavvuf inanışına göre Allah ”Elesti Bi Rabbiküm” (Ben sizin Rabbiniz değil miyim) diye sormuş ve tüm ruhlar da ”Evet” cevabını vermiştir.
İnsan, dünyada olduğu süre boyunca Rabbini zikrederek ve ibadet ederek hatırlamalıdır. Bir gün dönüşün mutlaka O’na olacağını bilmelidir. Bunu bilmeye de ”vefa göstermek” denir.
Sevginin en temel göstergelerinden birisidir vefa sözcüğü…
Kişinin, başta yüce Allah olmak üzere üzerinde hakkı bulunan her kişiye vefalı olması gerekiyor. Vefa, bencillikten sıyrılarak başkaları için çabalamayı gerektiriyor.
Pek çok duyguyu ve maneviyatı içinde barındıran vefa olgusu, iyi bir mümin olmakta, dostlukta, sevgide, aile bağlarında, kısacası hayatın her alanında gereklidir. Zira vefasızlık beraberinde sadakatsizliği ve merhametsizliği de getirir.
Kültürümüzün yüzyıllardır var olan yapısında, gelenek ve göreneklerinde vefa önemlidir. Yapılan iyilikler sessizce yapılır, göz önüne serilmez. Ama unutulmazda! Dostluk baki kalır, yaşamı ısıtır, içimizde bir mutluluk uyandırır. Bu gerçek dostluk, gerçek sevgi ve vefa demektir.
İllaki ortada somut bir şey de gerekmez vefa için. Hatırlamak, hatırlanmak en önemlisidir.
Mesafe girse de araya sıkıntılı anda söylenen bir çift umut dolu sözcüktür. İlginçtir ki; bazıları, arasında bu bağı kurmuş insanları tenkit ederek de içlerindeki haset tohumlarını serpmeye çalışırlar. Çünkü kendilerinde olmayanın, başkalarında da olmasını istemezler. Hal böyle olunca bir korunma mekanizması üretiyor beynimiz ve her yanımıza gelenin niyetini düşünmeye başlıyoruz istemsiz. Kötü bir düşünce yapısı tabi ki ama elde değil şartlar böyle gerektirdi sanırım insanları…
Vefalı insan kime denir
Dedik ya malumunuz olduğu üzere, Vefa sözcüğü sözlüklerde, “sözünü yerine getirme, sözünde durma, borcunu ödeme; sevgi, bağlılık ve dostlukta sebat; yetme ve yetişme; güzel ahlâk” anlamlarında kullanılmaktadır.
Vefalı olan kişilere vefakâr denilir demiştik. Vefasız olanlara ise olumsuzluk, yokluk anlamına gelen bir ön eki ile oluşturulmuş “bivefa” sözü kullanılır.
Vefalı olma kısaca kendisine yapılan iyilikleri unutmama ve gerektiğinde karşılığını ödeme anlamına gelir.
Verilen bir sözün tutulması, gönül bağı kurulan dost, arkadaş, aile, sevgiliyi yarı yolda bırakmama gibi manalara gelir.
Elbette en büyük vefakârlık, yüce yaratıcıyı tanımak, verdiği nimetlerin kıymetini bilmek, kulluk görevlerini eksiksiz yerine getirmektir. En büyük nankörlük ise kulun Rabbini inkâr etmesidir. Tasavvufta vefa “ezelde, bezm-i elestte Allah’a verilen söze, misaka bağlı kalmak” şeklinde tanımlanmaktadır.
Vefa dostlukta, bağlılıkta sebat etmektir. Kişiye hem hayattayken hem de öldükten sonra vefa göstermek vefalı insanların en temel özelliğidir. Vefalı insanlar özellikle öldükten sonra sevgisi ve ilgisini devam ettirir. Ölen bir kimseye az bir vefa göstermek, hayatta yapılan çok iyiliklerden daha makbuldür. Çünkü insan, hayattaki arkadaşına bir iyilik edince, belki bir karşılık bekleyebilir. Öldükten sonra yapılacak iyiliğe riya karışması zor olur.
Vefa, dostların kalbinde yetişen müstesna bir güldür. Vefa kaderde kıvançta yüreği bir atan, birbirini beklentisiz ve çıkarsız seven, duygu ve düşüncelerde aynı şeyleri paylaşan kişilerin karakteridir.
Kin, nefret, kıskançlık, haset vb. duygular “vefa” nın düşmanıdır.
Böyle duyguların yer aldığı gönüllerde sevgi barınamadığından, hoşgörü, merhamet, özveri, affetme, değer verme, fedakârlık vb. güzel hasletler yer almaz.
Vefa, insanın gönlüyle bütünleşmesidir. Vefa sahibi olan kin tutmaz, dostları hata yapsa da affeder, insanlık gereği hataları görmez. Fert, vefa duygusuyla güvenirliğini kazanır ve yükselir.
Vefa dostluğun yüreğidir…
Vefa, yaşanmışlıklara saygı duymak ve birçok şey paylaştığın insanları hatırlamak demektir.
Vefasız insan kime denir
Geçmişini ve eski arkadaşlıklarını çok çabuk unutan kişiler ise ”vefasız” olarak nitelendirilir.
Vefalının zıttı olan vefasız kelimesinin anlamı ise şu şekilde: Vefası olmayan, sevgisi çabuk geçen, hakikatsiz. Vefasız ya da bivefa, vefalı kişinin tam aksi olarak sözünde durmayan, en yakınlarına bile merhamet göstermeyen, borcuna ve sevgisine sadık olmayan, hiçbir manevi bağı bulunmayan kişilere denir. Yapılan akitlere, verilen sözlere bağlılığın bulunmadığı toplumlarda güvensizlik doğar ve sosyal çözülme meydana gelir. Edebiyatta ise çoğu zaman sevgili vefasızdır. Özellikle Divan şiirlerinde şair daima sevgilisinin vefasızlığından şikâyet eder.
Geçmişte kurulan dostluklar kan bağından öte, insani değerler manzumesinden kaynaklanan bir hukuktan besleniyordu. Bundan dolayı vefa vardı. Hakkın teslim edilmesine riayet edilirdi. Geçmişte dostluklar bu kadar yozlaşmamıştı. Kimse vefayı zehirleme cesareti göstermezdi. Tarihte kalmış dostluklar böyle değildi. Bize anlatılanlarla, pratikte yaşadıklarımız uyum içerisinde değil. Anlatılanlarla, içinde bulunduğumuz gerçeğimize bakıldığında, farklı anlayışlar, ilişki şekilleri ve yapay dostluklar görülür. Bir şeyhin veya hareket liderinin çevresinde oluşan, kimi içi boş cemaatlerin bireyleri arasında devam eden dostluklar tamamen çıkar perspektifinde gelişir. Esasen, o kişilikler varlıklarını bu yapay dostluklara borçludurlar. Yapay dostluklar, kadim dostlukların tarifine sığdırılamazlar. Gerçek dostluklar, yaşamın can damarıdır. Hayat onlarla güzeldir. O dostluklara ne kadar çok ihtiyacımız var…
Birde Ahde Vefa vardır ki buda çok önemlidir…
Ahlakı açıdan önemli olan sözünde durmanın karşılığı ahde vefa olmaktadır. Doğruluktan ve dürüstlükten şaşmadan sözünü tutan anlamına gelmektedir. Verilen sözlere, anlaşmalara ve konuşulanlara bağlı kalmak demektir. Sözüne sadık kalanlar için kullanılan bir kelimedir. Hukuki açıdan bakıldığından ahde vefa, anlaşmalara ve sözleşmelere uyma zorunluluğu olması durumudur.
Yazıyı hoşgörü ve barışın sembolü olan din bilgi Hz. Mevlana Celaleddin Rumi’in sözleriyle bitirelim ve şapkamızı alıp gidelim…
“Vefa nedir, bilir misin?
Vefa arkanda bıraktığını, giderken yaktığını yabana atmamandır.
Vefa; dostluğun asaletine, bir dua sonrası verilen sözlere, hayallere ihanet katmamandır.
Vefa; ötelerin sonsuz mükâfatı karşısında, cehennemi hafife almaman, Ulvi güzellikleri dünyaya satmamandır…”
Hz. Mevlana
Vefa Dostluk ne güzel şeydir. Çıkarsızca, hesapsızca en samimi duygular ile kurulan ilişkiler… Gerçek vefalı dostları bulduysanız bu hayatta sıkı sıkı sarılın onlara. Vefalı dostlar her zaman karşımıza çıkmıyor! Kıymet bilelim ve bu numunelik olan türünün son örneği olan kişileri özenle muhafaza edelim…
Vefa evet vefa, ahde vefa ve de dostluk… Bu kelime hala çıkabiliyorsa ağzınızdan, diyebiliyorsanız var böyle olmayanlara karşılık olanlarda…
O zaman umut devam ediyor demektir.
Ama ben ihtimal vermiyorum bu zamane dünyada. Çünkü bütün umutlarım yandı, kusuruma bakılmasın, defterin son sayfası bitti, kalemin mürekkebi tükendi… Ama yine de gönül kapımı açık bırakıyorum vefalı ve ahde vefalı dostlarıma, dost olmak isteyenlere, yanlıştan dönenlere…
Sevin sevilin, hayat sevince güzel___ Kim; Barış adına, Sevgi adına, İnsanlık adına yoklama alırsa, Ben; ‘Buradayım’ her zaman ve her an…
Atalarımızdan emanet aldığımız bu Vatanın sahipleri yalnızca bu Vatanı karşılıksız seve bilenlerdir… Mutlu ve umutlu, acısız, gözyaşsız günler dilerim. Gününüzü sevdiklerinizle ve gönlünüzde düşlediğiniz gibi geçirin…
Günün bütün renkleri yüreğinize dolsun, kalbiniz huzurlu, gününüz keyifli, sevgi dolu olsun, kalbinizdeki iyiliğin dünyayı sevgiyle aydınlattığı güzel, mutlu, sağlıklı, hayırlı bir Cuma günü diliyorum…
Gönül soframdan gönül sofranıza muhabbet olsun…
Hoş kalın, hoşça kalın, sevgiyle hep dostça kalın, bir yerlerde bir gün görüşmek ümidiyle…
#öskurşun#