Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ertuğrul ERDOĞAN

Vay Kemerler Vay

Ertuğrul ERDOĞAN Yazar Ertuğrul ERDOĞAN
14 Nisan 2014
Ertuğrul ERDOĞAN
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

O zamanlar henüz on yaşında bir çocuktum.  1968 kuşağı derlerdi onlara… Ülkemizdeki Amerikan sömürüsüne “Go Home!” diye büyük pankartlar eşliğinde sol ellerini kaldırıp, bağırarak yürürlerdi. Babamın Siyasal Bilgiler Fakültesi karşısında kurduğu Doğan Yayınevi”mizde ilkVay Kemeler Vay! bastığımız kitapta SBF Hocalarından Prof. Dr. Türkkaya Ataöv”ün “Amerikan Emperyalizminin Doğuşu” adlı kitabıydı… Ve ardından Fikret OTYAM, Mümtaz SOYSAL, Alparslan IŞIKLI, Hasan Hüseyin KORKMAZGİL,  Simone De BEAUVOİR ve daha birçok yazarın otuz altıyı aşkın kitabını basmıştık.

Ve ne yazık ki,  basılan bu kitaplarımızın tümü, 12 Eylül darbesinin ertesi günü ben askerdeyken, babam ve annem bir gecede hepsini yırtmak zorunda kalarak dört kamyon dolusu kitap,  okurlarla bulaşamadan SEKA”ya kâğıt olmuştu… Şimdi kim bilir kimlerin önünde boş sayfadır!
SBF”nin önünden geçen Cemal Gürsel Caddesi”nde öylesine öğrenci olaylarına şahit oldum ki, şu günlerdeki teknoloji elimde olsaydı, ilginç bir belgesele de imza atmıştım. Hemen hemen her gün bir olay olur, öğrencilerle polisler birbirine girer, taşlar havada uçuşurken hangi ağacın arkasına saklanacağımızı bilemezdik.

Öyle zaman olurdu ki, kitapçı dükkânımızın kepenklerini kapatsak da kurşun adres sormadığı için yan komşumuzun çiçekçi dükkânından içeri girip, aynanın iz düşümünde sürüklenirdi…
Demirel boşuna söylememişti “Yürümekle Yollar Aşınmaz! Diye.. İnsanlar yürürdü geniş caddemizde… Kimi zaman ellerinde boş tencere, kimi zamanda pankartlara yazdıkları talepleriyle… Zamlara karşı çıktılar on binler… Polisler o dönemde yürüyenlere pek dokunmazdı.

Yalnızca yürüyenlerin her iki tarafında emniyet şeridi oluştururlardı… O zamanın polisleri her yürüyene veya protesto edenlere hemen biber gazı sıkmazdı. Biber denildiğinde biz onu yalnızca Perşembe pazarımız da görürdük (!)
Kitaplar demiştim, işte onlar benim dünyamdı… Onların kokusunu çekerdim içime, yazarların babamla yaptığı düşünceleri beynimde dolaşırdı. Ve kitapların içinde yoğrularak bugünlere geldik.

Geçenlerde Bursa 12. TÜYAP Kitap Fuarı”nda üyesi bulunduğum BUYAZ Derneğimizin standında ikinci kitabım olan “Mor Gözdeki Hüzün” adlı öykü kitabımın imzasındaydım. Henüz standın birinci gününde bir ağabeyimle tanıştım. Adının Rahmi DEDE olduğunu söyledi. Kendisi emekli öğretmendi. Sohbetimiz okurların kitaplarımıza bakması arasında ilerledi. 12 Eylül Darbesi günlerine geldiğinde yüzü buruştu. Ömründen koca beş yılının nasıl geçtiğini küçük puntolarla anlattı. Anlattıkça gerilmişti.

Kitabımın yanında onunda “BALIMIZA TUZ ATTILAR” kitabı vardı. Bana da imzaladı. İlgiyle bir solukta okudum.
Ve 12 Eylül günü bende darbeciydim (!) Durun öyle üst komutanlardan değildim.  O yıllarda hiyerarşinin emriyle gecenin saat birinde “Koğuş Kalk!” emriyle bölükçe uykulu gözlerimizle neye uğradığımızı şaşırmıştık.

Yağmur o gece şiddetliydi. Gökyüzü gelecekten olup bitenleri biliyordu. Dışarıda tüfeklerin ay ışığında parlayan bölümüyle birlikte kımıldamadan yüzbaşının karşısında esas duruştaydık. Gece eğitimi diye düşündüğümüz esnada Yüzbaşı “Ordumuz yönetime el koydu, ülkemize milletimize hayırlı uğurlu olsun” dediğinde olup biteni koğuşa geldiğimizde anlamıştık. Radyo”da yine Hasan Mutlucan”ın türküleri vardı.

O günden sonra askerlik farklıydı. Yemekhane”deki siyah beyaz televizyonda gördüklerimiz toplanan anarşist lakabını taktıkları insanların tutuklanma sahneleri ve Genel Kurmay Başkanı Kenan Evren ve ekibinin sürekli konuşmalarıydı.  Bölüğümüz o günden sonra farklı görevlerdeydi. Kimimiz Edirne Kapı Kule sınır kapısında, kimimiz Yunanistan”dan olası gelebilecek saldırılara karşı konuşlanmıştık.

Neyse şimdi gelelim Rahmi DEDE”nin “BALIMIZA TUZ KATTILAR” adlı kitapta anlattığı o ilginç anılarına… İşkence olmadan insanlar insanca sorgulanamaz mıydı? İnsanlar yeryüzünde öğrendikleriyle insan olurlar… Kendilerini öyle ifade ederler. Kimisi Komünizmi benimser, kimisi kapitalizmi, kimisi de ikisinin ortası bir sistemi… Sistemler karışıktır dünyada… Herkes kendi mücadelesinin peşinde… Patronlar işçilerin kendilerine sundukları emek birikimlerini,  çalışan işçiler ise emeklerinin haklarını korumanın peşindedirler.

İşte bunların savaşıdır tarihte süregelen mücadele… Hiçbir rejim yaşatmak istemez karşısındaki rejimi… İnsanca yaşamın istediğidir tüm yapılanlar… Yani kısacası ‘kral ve köleler”in savaşıdır aslında içimizi acıtanlar…
Rahmi DEDE”nin kitabında en ilgimi çeken ve üzüldüğüm bölümler bir insana yapılan işkencenin türleriydi.

Okumuş, aydın bir insan olmayı bırakın hangi insan üç metre derinliği ile iki metre eninde ve varla yok arasındaki mum ışığı aydınlığında, tuvalet kokusu içindeki bir hücrede kemeyle birlikte bırakılırdı?  Hangi insan Filistin askısına asılarak baygın hale getirilirdi! Şimdi sizlere kitaptan aldığım notları paylaşmak istiyorum: “… İnsan özgür oldukça insanlaşırmış.

Özgürlük kendimizi tanıtmanın gördüğümüzü, bildiğimizi anlatmanın, yenilikler yaratmanın açıkçasıymış… Esaretten medet umanlar da esaretin olduğu yerde insanlar doğruyu seçemez, bilgiye ulaşamaz duruma düştüklerinin bilincindeydiler…”
Sürekli damla sesleri…
“…Hücrede üç metre derinliğinde, iki metreye yakın eniyle karanlık bir oda. Tavanda yanan solgun ışıklı gece lambası, Penceresiz karanlık dehliz olan bu yerin kapısı demir dökümden sıkı örgülü çelik tellerle yapılı… Demir divan kapının arkasına konulduğundan kapı ağzına dek açılamıyor.

Divanda başınızı kapıya doğru koyarak yatabilirsiniz. Başınızı divanının yanına koyma şansınız yok. Çünkü orada tuvalet var. Demir ranzaya uzandığınızda karşınıza kapıya bakan duvar dikiliyor.

O duvara küçük bir lavabo tutturulmuş. Lavabonun musluğundan sürekli damla sesi… Damlalar hücrenin tamamını ıslatmakta. Diz boyu pislik içindeki hücrede rutubetle birleşen dışkı kokusu ölümcül etki yaratıyordu…”
Yalnızca okuduk araştırdık…
“ Öğretmen içinden geçirdiklerini yeniledi; burası hamam böceklerine ‘merhaba” denilen, kemelerle (lağım fareleri) yiyecek bölüşen lanet bir yer. Hırsızlığım yok, arsızlığım yok, insan doğasına saygısızlığım hiç yok.

Düşün alanımda tutarlı olmayı gösteririm. Aydınlanmadan aydınlatamayacağıma inanırım. Okuyan araştıran, eleştiren, yeri geldikçe kıyaslamaları gerçekleştiren olmaktan gurur duyarım…”
Vay Kemeler Vay!
“… Sağ ayağımın başparmağı acıdı. Ağzını ayak başparmağıma dayamış, uzun çıplak kuyruğunu öteye beri sallayarak parmağımı kendine doğru çeken iğrenç kemeyi gördüm. Korktum. İğrendim.

Aklımı oynatacak haldeydim. Bağırarak ayağımı hızla sarsmamla keme atladı. Tuvalet deliğine girdi. Ayağımdan çıkardığı çorabı da beraberinde götürdü.

Ve daha koğuşta olup bitenler ile koğuşta kalanların hayalleri, birliktelikleri ve yaptıkları o müthiş savunmaları sonrasındaki yaşamları öğrenmek istiyorsanız size değerli dost Rahmi DEDE”nin telefonunu vereyim,  kitabını kendisinden edinebilirsiniz. 0 535 764 71 45
Kimsenin düşüncelerinden dolayı yargılanmadığı, hor görülmedi ve insanca mutlu bir şekilde yaşamaları dileğimle…
Ertuğrul Erdoğan Nisan 2014/Bursa www.erdoganlaedebiyat.com

Paylaş
Etiketler: 12 Eylül DarbesiamerikaemperyalizmSiyaset
Önceki Yazı

Beylikdüzü Seçim Sonuçları Analizi (III)

Sonraki Yazı

Mücadele Başlıyor. İlk Adım Cumhurbaşkanlığı

Ertuğrul ERDOĞAN

Ertuğrul ERDOĞAN

İlişkili Yazılar

Edebiyat

Miğfere Küçük Yumruk

14 Nisan 2022
5k
Ertuğrul ERDOĞAN

Nare

16 Şubat 2022
5k
Ertuğrul ERDOĞAN

Âdem İle Havva’nın Kemikleri Sızlamaz mı?

01 Şubat 2022
5k
Edebiyat

Âdem İli Havva’nın Kemikleri Sızlamaz mı?

20 Ocak 2022
5k
Sonraki Yazı

Mücadele Başlıyor. İlk Adım Cumhurbaşkanlığı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap