Dilek GAPPİ
GÖZLEM
Türkiye ekonomisinin şu anda yaşaığı en büyük sıkıntı, likidite sorunu. Kar olmadan da firmalar bir süre yaşayabilirler ama likidite olmadan küçük ve orta ölçekli firmaların dayanma suresi 3 aydır. Tabii krizler Türkiye’ye çok şey öğretecek. Suudi Arabistan’da bile kurban bayramı bir günken dört gün kutlayan bir ülke olarak normal şartlarda anlamadığımız herşeyi bizlere krizler öğretecek.
Durma noktasına gelen piyasaların canlandırılması şart. İç tüketim muhakkak canlandırılmalı.
Bunun için gerekirse KDV’de yüzde 10’a indirilmeli. Bakan Unakıtan bu düzenlemenin vergi oranlarına olumlu yansıyacağı konusunda ikna edilmeli ya da uyarılmalı. Krizden Avrupa kadar etkilenmeyen, sterlinin değerini hala koruyan İngiltere dahi sessiz sedasız KDV oranlarını 2 puan aşağı indirdi.
*****
Türkiye’de sanal bir finans sistemi var. Önlemek için karşılıksız çeke misli ile ceza ya da hapis getirilmeli. Öyle bir noktaya geldik ki artık çek de gelse kıymeti kalmıyor.
Geçen hafta Ege Bölgesi Sanayi Odası’nın (EBSO) ödül töreni vardı.
Birçok firma ödül alırken plaketler ilk olarak en yüksek üretim gerçekleştirenlere verildi. Anons edilenler geldikçe ortada traji komik bir sahne oluştu. Ödül alan kuruluşların bir çoğu üretimi ya durdurmuş ya da yarı yarıya kısmıştı. Bunu yapmayan iki firma vardı, ikisi de sigara fabrikası. İyi ki insanlar sigara içmeye devam ediyor dedim içimden gülümseyerek.
Ödül töreninde EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Taşkın bol alkış alan mükemmel bir konuşma yaptı. Taşkın’ın “Kriz fırsata bekleyerek dönüşmez yoksa biz başkalarının fırsatı olmaya devam edeceğiz” yorumu harikaydı. Sanayicilerden doğalgaz için iki kat teminat isteyen Botaş’a “hangi ülkede yaşıyorsuzun, siz alın o borularınızı da ..”diyerek yaptığı çıkış da…
Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan’ın ise Avrupa ile yakınlığın ihracatta avantaj olacağı müjdesini! verdiği konuşmasından ise akılda kalan şu oldu;
“2009’un ilk iki çeyreğinde de büyüme yavaşlayacak, sıkıntıyla karşı karşıya kalacağız ancak ondan sonra ki gelecekten tekrar umutluyum”
Bakan da ilk iki çeyrekten umudu kestiğine göre ilk altı ay için Tanrı hepimize sabır, dayanma gücü versin demek en doğrusu….
