Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ülkü TAŞLIOVA

Üç Tane Kuru Soğan

Ülkü TAŞLIOVA Yazar Ülkü TAŞLIOVA
18 Haziran 2016
Ülkü TAŞLIOVA
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bir sonbahar hüzünlendirir beni, bir yaz ikindileri bir de ağlayan çocuklar. Turuncu ışıkların bulutlara yazdığı hasret şiirleri gönlümün gizli gözlerini yaşartır hep. Vedalı zamanların korkusu çöker ruhumun derinliklerine. Bir ağlamak iner ötelerden yüreğime. Ağlayamam. Kendimi bildim bileli böyleyim. Kimsecikler bilmez halimi. Nasıl bilsinler ki? Söylemem söyleyemem.

Bizim oraların iklimindedir belki, belki de içimin kederli yalnızlığından. Peki, vakit ezanının hüzzam makamına ne demeli? Bu duygu vaktinde semayı saran dua, gönlümde esen rüzgârın saçlarına dolanmaz mı?

İsli semaverin bacasından tüten odunun dumanı dağılırken etrafa, çayın rayihası özletmez mi sevdiğini insana. Robalı elbisesiyle bahçede begonyalarını seven anamı seyrederken kanadı kırık kumruya benzetiyorum. Onu öyle yalnız gördüğümde babamı daha çok özlüyorum. Eski zamanlara gidiyorum. Ta çocukluğuma en mesut anlarıma… Kars’taki bahçesi pembe ve sarıçiçeklerle bezenmiş müstakil evimizin huzurlu ikindi vakitlerine… Giriş merdiveninden birkaç basamak aşağıda olan, pencere altındaki balkondayım şimdi. Üzeri minderli arkası yastıklı divanımızın önünde, ayakları tornada yuvarlanmış, üzeri sarı muşamba örtüyle üçgen örtülmüş tahta masaya dayalı dirseklerim. Nice muhabbetlerimize şahitlik, nice misafirlerimize hizmet etmişti o cansız hizmetkâr.

Babamın önünde kitabı, kâğıdı, kalemi… Annem de gelip oturuyor divana, tam babamın yanına. Elişi çantasından örgüsünü çıkarıyor. Yünü parmağına doluyor sonrada şişler bir oyana bir buyana döndükçe kırmızı yumak masanın altında yumalanıyor. Kardeşlerim oynaşıyor bahçe içinde. Mete’ nin elinde tenekeden yapılmış polis arabası, siren sesi çıkararak koşuyor sağa sola. Galiba hırsızın peşinde iz sürüyor. Hep beraber şakalaşıp bağrışıyorlar. Gökyüzü turuncu. Ağaçların yaprakları arasından gülümseyen güneş bütün nezaketiyle yavaşça geri çekiliyor, sultan huzurundan çekilir gibi. Semaverin bacasından süzülen duman bile bir başka güzel kokuyor. Beyaz siniye dizili dolu bardaklara, kıtlama şeker kâsesi, yeşermiş çeçil ve bol içli kete refakat ediyor. Gökte güneş gülümsüyor yerde toprak. Annem babama ilişiyor. Gülüşüyorlar ben çayları ikram ederken.

“Susun” diyor kardeşlerime annem. Babam engel oluyor çıkışına. “Oynasınlar, eğlensinler.” diyor “Doya doya.”  Bir gönülde sevda tekse eğer, her anı sevilene ram oluyor. Gölgeler uzamaya çabalarken ben babamın sağında solunda dolanıyorum. Biliyorum ki az sonra mazinin kapısından içeri girerek, geçmiş devirlere yol alacağız. Çayını yudumlarken babamın gözleri ötelere, gönlü hatıralara dalıyor.  “Çok şükür bu günümüze.” diyor anneme dönerek.  “Bostana ektiğimiz soğanlara bakınca ta nerelere gittim hanım biliyor musun?”  Annem susuyor. Ben sessizce sokuluyorum aralarına. Babam saçlarımı okşuyor, “Ana kızım.” diyor bana sözünün başında. “Ana kızım 1945 yılıydı her hal. Kış kıyamet aman vermiyor. Üstüne üstlük bütün ülkede sefalet… Memleket yokluk içinde kıvranıyor. Hele de köyler çok zor durumda. O senenin fakirliği bir başka zalimdi. En zenginimizin bile evinde un, yağ ancak idarelikti. Yine de bütün köylü varımızı yoğumuzu paylaşarak yaşamaya çalışıyorduk. O zaman koca köyde iki tane palto vardı kimin ihtiyacı varsa giyer ilçeye gider sonrada muhtarın odasına getirip asardı. Asıl sahibi kimdi zaman içinde unutulup gitmişti.

Gücük ayının en güç günlerinin birinde rahmetli babam hastalandı. Ben çocuktum ama olanların farkındaydım.  Evimize her gün konu komşu gelip gidiyordu. Herkes kendince bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Ama nafile, iyileşmiyordu babam. Tipiden yollar kapanmış, imkânlar tükenmişti. Rahmetli anam, Güneş Bibim, Yıldız Ablam ağlaşıyor. Evin içi keder yüklü…  Büyük odada ki sekide yatan babam bir ara gözlerini açtı. Bende ayakucunda oturuyorum. ‘Yıldız kızım canım kuru soğan istedi. Burnumda tütüyor kokusu.’ dedi ve gözlerini tekrar kapadı.

O gün köyde kimsede kuru soğan bulamadık. Bütün evlere tek tek sorduk. Kimsede yoktu. Çünkü yoksulluktu.

Yakın köylerde soğan aramaya gidenlerden sadece birisi eli dolu gelmişti. O da üç tane kuru soğan bulabilmişti. Hemen o soğanları babama verdiler. Isıra ısıra yedi hepsini. Sonrada ‘Oh çok şükür, Allah hepinizden razı olsun. Helal edin hakkınızı.’ diyerek başını yastığa koydu. Bir daha ne gözlerini açtı neden tek söz etti. Kar yağışı dindiğinde kızakla ilçeye doktora tekrar götürdüler. Bir gün hasta hanede kalıktan sonra eve getirip yatağına yatırdılar. Üç gün sonrada biz beşkardeş yetimliğe, kimsesizliğe, garipliğe mahkûm olduk.”

“Biliyor musun Şeref o soğan bizimdi. Babam bu hatırayı hep kahırlanarak anlatırdı.” dedi annem. Gözyaşlarına yenik düşen babamı annem teselli ediyordu.

Babasızlığın ne olduğunu babasız geçen bu güzel yaz ikindilerinde daha gamlı yaşıyorum. Ben elli yaşında babasızlığın azabını yaşarken, babam yedi yaşında bu yokluğun zehrini en acısıyla yudumlamış. Benim gönlüme yeni düşen hüzün, babamın dinmeyen sızısıymış. “Babam” dediğindeki gariban halini şimdi anlıyorum. Meğer ne büyük ıstırapmış. Ve babam, babasından miras kalan babasızlığın acısını bize miras bırakarak gitti.

Yaz akşamlarında batan gün mü hüzünlü? Yoksa insan hüzünlü olunca mı gün hüzünlü batıyor?

Ufukta güneşin turuncu rengi bulutlara akıyor. Ben duygu seferberliğinde yol alırken annem sesleniyor. “Şeker kâsesini de al gel çay hazır.”

                16.06.2016

 

Paylaş
Etiketler: çaykuru soğansemaver
Önceki Yazı

Oka Yaptı Darısı İzika’ya

Sonraki Yazı

‘Konya Federal İslam Cumhuriyeti’nden Bu Günlere

Ülkü TAŞLIOVA

Ülkü TAŞLIOVA

İlişkili Yazılar

Kervan
Edebiyat

Kervan

04 Aralık 2023
5k
Ben Büyüttüm Seni
Şiir

Ben Büyüttüm Seni

04 Kasım 2023
5k
Hiç
Öykü Tefrikaları

Hiç

26 Ekim 2023
5k
Damgalı Deli Çoban
Öykü Tefrikaları

Damgalı Deli Çoban

06 Ekim 2023
5k
Sonraki Yazı

‘Konya Federal İslam Cumhuriyeti’nden Bu Günlere

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap