Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Halil DAĞ

Türkiye’de Muhafazakârlığın Kökleri ve Tarihi – III

Halil DAĞ Yazar Halil DAĞ
02 Ağustos 2009
Halil DAĞ
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

3 – Muhafazakârlığın Kaderi (Dışlanmışlık, İtilmişlik, Kakılmışlık ve İsyan)

Aslında Türkiye’nin yakın tarihi, bu dışlanmışlığın ve itilmişliğin getirdiği psikolojinin yarattığı nevrotik ruh haliyle beslenen isyanlarla doludur. Fakat bu isyanların hemen hiç birisinde doğrudan doğruya esaslı bir din önderini önde görmek mümkün değildir. Her zaman için en önde bir meczup yürümüştür. Ancak her isyanın altını eşelediğimiz zaman karşımıza, ilk başlarda anlattığımız toplumsal tabakalaşma ile doğan ve zihinsel dünyalarımızda hala muktedir olma kabiliyetini sürdüren din müessesesinin uzantılarını ve yönlendiriciliğini görmek mümkündür. Bu müessese, padişahın her karış toprağında, meşruiyetini “halife-i ruy-u zemin”den alır. Bu bakımdan manevi alanı tamamen din kurumunun biçimlendirmesinin getirdiği hak ve güç din büyüklerine, halifenin her karış toprağında toplumu bir manivela gibi yerinden oynatmaya yarayacak gizil bir güç kazandırmıştır.

Ancak, son yaşananlar ve devamında gelen hadiseler bu kesimlerin bilinçaltında derin tesirler yaratmıştır. Çünkü son yüzyıldır devam eden süreç içerisinde önce ortaklık bitmiş, bal tutan parmakların hüneri azalmış daha sonra yeni ortaklar çıkmış ve bir çatışma yaşanmıştır. Daha sonra ise sahneye çıkan son grup (İttihat Terakki) savaşı kesin bir şekilde kazanırken bu kesimi önce dışlamış, iktidar koltuğuna tek başına oturmuştur. Daha sonra ise bu zihniyetin uzantısı olan Cumhuriyetçiler onları iyice dışlamış hatta itmiş, kakmış deyim yerindeyse iyice ezmiştir. Yaşananlar onlar için tam bir “çile ve zül”e dönüşmüştür. Böylesi bir zül karşısında dünün muktediri olmanın yarattığı ve beslediği benliğin böylesine yaralayıcı bir şekilde kesintiye uğramasının yaratacağı psikoloji ve öfkenin sonucunda kaçınılmaz olarak isyan gelmiştir. Kimi zaman açıktan çoğu zaman da gizli nefretlerin yönettiği, meczupların üzerine kalan isyanlar…

Aslında isyan bu topraklarda bir gelenektir. Bu topraklarda yüzyıllardır, Şeyh Bedrettin’den Celali İsyanları’na, Şah Kulu’ndan Pir Sultan Abdal’a, Köroğlu’ndan Dadaloğlu’na kadar onlarca isyan (hatta halktan gördüğü destek nedeniyle destan), her biri bir diğerinden daha kanlı bastırılan başkaldırı yaşanmıştır.

Ancak bunların hiç birisi muhafazakârlık olarak addettiğimiz güdü ile alakalı değildir. Çünkü bunların hiç birisi daha önce tesis edilmiş kişisel yada sınıfsal bir menfaatle ilgili olmayıp doğrudan insan yaşamının bir gereği olan ve olmazsa olmaz diye tanımlanabilecek haklarla ilgilidir. Bu haklar hukukun “mütememmim cüz” diye tabir ettiği, insanın doğasına yaraşır ve onun tamamlayıcısı niteliğindeki haller ve haklarla ilgilidir. Bu isyanların kimisi ayrı bir siyasi otoriteye bağlılığı (İran Şahlığı ve Şiiliği) bağlanmayı isterken kimileri de iskan edilme yada da yurtlarından sürülme gibi yaşamsal konularla ilgilidir. Yani ortada insan için vazgeçilmez hakların dışında bir kişiye yada zümreye özgülenmiş bir menfaat yoktur. Bu isyanların hiç birisinde eldeki yada elden çıkmış özel bir menfaatin korunması veya yeniden kazanılması güdüsü yoktur. Ayrıca bu isyanların en önemli özelliklerinden birisi de doğrudan devlete yani “ferman”a karşı (Ferman padişahınsa dağlar bizimdir) olmasıdır.

Ancak muhafazakâr elitlerin psikolojik altyapısını hazırladığı tüm isyanlar doğrudan devlete karşı olmayıp devlet mekanizmasının işleyişine karşıdır. Bu isyanlarda ortaya konan hedef, devletin yönetim yapısında ve anlayışında yaşanan değişimin durdurulması yada ortadan kaldırılması şeklindedir. Beklenti ise devlet mekanizmasının yeniden eski mutlu ve saadet dolu günlerdeki biçime göre düzenlenmesi şeklindedir. Hatta kimi taşeron isyanlarda devletin mekanik sisteminde daha ileri düzeyde değişimler istenmesine (mandacı beklentiler) karşın din müessesesine ilişkin beklentilerin tüm isyanlarda aynı noktada çakışması beklentinin dinle/manevi değil şahsi güdülemenin yarattığı saadet ortamıyla ilgili olduğunu ortaya koymaktadır. Aksi durumda İngiliz altınıyla “halife perestlik” hangi inancın bir farzı ya da vacibi olarak görülebilir ki?

Bütün bunlar da açıkça gösteriyor ki muhafazakârlık doğrudan bir menfaat daha doğrusu bir ayrıcalıkla ilişkili bir kavramdır.  Muhafazakârlıktaki amaç hangi ortamda olursa olsun bir ayrıcalık elde etme kavgasıdır. İster halife sancağı altında isterse İngiliz bayrağı altında olsun din ve dinsel propagandalar sadece bir paravandır.

Devam edecek…

Paylaş
Etiketler: cumhuriyetİttihat Ve TerakkiMuhafazakarlık
Önceki Yazı

Umutsuzluk Teslimiyete Götürür.

Sonraki Yazı

Çarpma, Çarpılma, Çarpışma… Çarparım ha!!!

Halil DAĞ

Halil DAĞ

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

İlişkili Yazılar

Halil DAĞ

Türk Rus İlişkilerinde Enerji Jeopolitiği

02 Kasım 2013
5k
Halil DAĞ

Bahçeli’nin Mübarek Elleri

25 Ekim 2013
5k
Halil DAĞ

Gezi Sendromu ve Siyasette Ufuk Çizgisi Sorunu

24 Ekim 2013
5k
Halil DAĞ

Gezi’nin Gençlerini Anlamak…

23 Ekim 2013
5k
Sonraki Yazı

Çarpma, Çarpılma, Çarpışma... Çarparım ha!!!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap