Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Mustafa KÖSE

Türk Sorunu

Mustafa KÖSE Yazar Mustafa KÖSE
16 Aralık 2008
Mustafa KÖSE
1
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Mustafa KÖSE

TARİH BİLİNCİ

TÜRKÇE, TÜRKLÜK ve HÜSEYİN A. ALPARSLAN

Sakarya Şehidi Tirebolulu Hüseyin Avni Bey, Osmanlı İmparatorluğunun en buhranlı döneminde yaşayan bir asker, bir aydın olarak dönemin düşünce akımlarından etkilenmiş,    çoğu aydın gibi Türkçü’lerin safında yer almıştır. O, haksızlık karşısında susmayan, doğru bildiğini ne pahasına olursa olsun söyleyen, bu uğurda sonuna kadar mücadele eden yılmaz bir iradenin temsilcisidir.

Bir ulusun en önemli zenginliği, diğer uluslardan ayıran farkı “dili”dir. Bir ulus tarihte yaşadığı yeri (Vatanını, yurdunu) değiştirebilir, hatta “dinini” değiştirebilir, Ulus(Millet) varlığını sürdürür. Ancak dilini unutur, değiştirir ise, o ulus tarihten kendiliğinden silinmiş olur. (Genel anlamda) Biz Türkler Orta Asya’dan Anadolu’ya göçtük, Şamanlıktan İslamiyeti seçtik, ama dilimizi, Türkçe’mizi unutmadık… Dilimiz hemen her dönemde yabancı dillerin istilasına uğradı. Dilimize giren yabancı kelimeler bir ölçüde kelime hazinemizi zenginleştirdiyse de, Tarihin en eski dillerinden olan Türkçe kendisi zengin ve kelime yapısı üretken, Ural-Altay dil  grubundan “Ana” bir dildir. Buna rağmen dilimiz, daha evvelki dönemlerde Arapça ve Farsça’nın, bugünde batı dillerinin etkisinde kaldı. Hatta bugün kendi caddelerimizde, Türkçe tabelalar, firma adları göremez hale geldik… Yabancı (İngilizce, Fransızca, Almanca..) deyimler, seslenişler  gençlerimizin dilinde…Okullarımızda bile arı, öz Türkçeyi arar hale geldik.

İşte Hüseyin Avni 1910’lu yıllarda, Türk Yurdu dergisinde, (ki dönemin en önemli, aydın ve subaylarının okuduğu, ağırlığı olan dergisidir.)

“Türkçe’nin başına gelmekte olanlar” makalesinde şöyle demektedir;

“Bilmem ne iştir. Bundan -ileri, geri- dörtyüzyıl, beşyüzyıl önceki yazanlarımız ile bunlardan sonrakiler Türkçemizi pek çok bozmuşlar. İler tutar yerini bırakmamışlar, Türk sözlerini kullanmayarak paslatıp çürütmüşler, öldürmüş- ler. Doğrusu eskilerden bize pek kötü armağan kalmış. İşte bugün biz gençler eskilerin bozmuş oldukları Türkçemizi onarır iken pek güçlük çekiyoruz. Daha da çekilecekten başka!”

“En sonra açılmış olan Enderun yazak(mektep)ı tutsak devşirmelerden

başkasını içine sokmamış Türkler gitgide kıyıda bucakta bırakılmış. İşte bu yaz beğlik için en büyük iş adamlarını Türk olmayanlardan yetiştirmeye başlamış. Bundan sonra Türkçe büsbütün sönmüş. Türk bağı, eki ile birbirine bağlanmış, eklenmiş Arapça Farsça sözlerle konuşmak o sırada bayağı yenilik, bilenlik, incelik… Türkçe ile konuşmak ise kabalık sayılırmış. Türklükten iğrenmek ikinci bir huy kılığını almış. Kamuyanda Türkler için kapular kapanmış da değil Beğliğin en yüksek yerine çıkabilmek, Beğlik işlerine girebilmekte bir Türk için büyük bir iş olmuş. Türk sözü kaba, … , … gibi bir takım çirkin ve alçak sözlerle beraber söylenmeğe başlamış.

Bunun için Türklerde “Türküm” demeğe sıkılır, kendilerini başka soy arasında göstermeğe çalışırmış. Artık Türklük belini doğrultamayacak bir biçime gelmiş. Böyle böyle Türkler ve Türkçe bitmek kertelerine gelmiş!” 

Hüseyin Avni düşüncelerini sade Türkçe ile kaleme almış, çok eski Türkçe kelimeleri bilhassa Divan-u Lügat-ı Türk’ten istifade ederek kullanmış, bunlardan yeni kelimelerde üretmiştir. Örnek olarak; nehir = arık, kitap = betik, zaman = öd, millet = ulus, havali =  tiğre … gibi. Onun, öztürkçe kaleme alıp, 1921 Martında Giresun’da 10.000 adet basılan ve halka bedava dağıtılan, 24 sayfalık “Trabzon ili Lâz mı? Türk mü?” eseri, Karadeniz bölgesinin eski tarihlerden beri Türk ve Çepni ağırlıklı olduğunu ortaya koymaktadır.

Hiseyin Avni; doğu cephesinde savaşırken Türk Yurdu Dergi’sinde yazdığı Mart 1331 (1915) tarihli mektubunda, dergi müdürü Yusuf Akçuraoğlu’na; “Ağabey” diye hitap ederek; “Şark Ordusu’nda cenk eden bahadır zabitlerimizden birisi yazıyor” başlığıyla sunulan mektubunda şöyle diyor;

“Türk Yurdu Mecmuası Müdürlüğüne:

Bu yıl epeyce cenk ettim. Cenk ederken ayaklarımı dondurdum. İyileşmek üzere Erzurum’a geldim. Boş dururken canım bir makale yazmak istedi, yazdım. Size gönderiyorum mümkün olursa Türk Yurdunun bir köşesine, bir bucağına sıkıştırınız. Şimdi ayaklarım iyileşti. Yine cenkleşmek üzere kavga yerine gidiyorum. Bilmem feth olunan yerlerdeki Türk’lerin halini ve harbine dair yazsam makbule geçer mi? Öz Sayimemi sunarım Ağabey.

Alp Arslan”

(Hüseyin Avni yazılarını Tirebolu’lu Alparslan ya da Alp Arslan adıyla yazı- yordu.)

Türk Yurdunun cevabı ise dergide mektubun hemen altında;

“Bir elde kılıç bir elde kalem… Bir Türk bahadırına yakışanda işte budur. Başka bir memba’dan öğrendiğimize göre Alp Arslan Beğ kumandası altındaki askerleriyle Pançerut Boğazında Rusların bir taburunu mahvetmiştir. Erlik meydanından gönderdiği ilmi makalesini Türk Yurdu büyük bir iftiharla neşrediyor. Feth olunan yerlerdeki Türk’lerin haline dair yazacaklarını, bittabii daha büyük bir iftiharla dercedecektir. (yayınlayacaktır.)”

Sakarya Savaşı’nda 42. Gönüllü Alay’ın Komutanı olarak, kritik saatlerde en önlerde Vatan’ı için canını feda eden, Hüseyin Avni Bey fazla eser bırakamamış ancak önemli mesajlar bırakmıştır. O çok Uluslu, dinli ve de etnik, mezhepsel ayrılıkların ne acılara mal olduğunu yaşayarak görmüş, adeta kurulacak olan Türkiye Cumhuriyetinin, “Tek Millet” temelinde ve Ulusun geçmİşi ve özü olan Türk kimliğine “boyanmasını”, Milletin aslını öğrenmesini, dilini, kültürünü geçmişteki aslına göre zenginleştirilmesini savunmuştur. Onun hiç bir şekilde “ırkçılık” yapmadığı eser ve makalelerinde hemen anlaşılır. O, topraklarımızda yaşayan, kendini başka soydan bilenlerin bile büyük çoğunluğunun Türk kökenli olduğunu bulgularla açıklamıştır. Ancak karışmamış hiç bir ırk olmadığını, önemli olanın kişinin hissetmek, mensup olduğu Milleti benimsemek olduğunu belirtmiştir.

Geçmiş ve yaşayan kültürümüz, folklorumuz, horonumuz, ot göçümüz…    

Hepsi bu büyük ve tek Milletindir. “Ne mutlu Türküm diyene.” Mesajının özü budur… Osmanlı coğrafyasında yaşanan acılar, savaşlar, ihanetler… Çaresi Ulus Devlet…  Yazdıklarının özü…

Bu günlere geldik… Malum dış güçler, vakıflar, burslar, yardımlar… etki ajanları, numaracılar, bölücüler, liboşlar…

Çok renkliyiz… Doğrudur… Kültürümüz zengin… Farklılıklar var… İyiki de var… Bu memlekette 7 iklim birden yaşanır… Biliyormusun…  Öğren o zaman…

-Hah hah … -*ne gülüyorsun… – Siz Bayram Törenlerinde resmi geçit seyrederken…

-Biz var ya … -*ee.. -*O büyük Milletim dediğinizlerince, bizce etnik guruplarını örgütledik… Onlar yüksek yüksek yerlere, köşe başlarına geldiler… Çok çook zengin oldular…  Sizleri, kimse            inanmaz, birer ikişer Devlet işle- rinden, önemli yerlerden tasfiye ettik..  Hatta,  hatta         diyebilirim ki, iş işten çoktan geçti…  Dahası…  Aptal Türk, saf  Türk..

-Defol diye bağırdım, bilmem hangi Vakfın baş Casusu… …. !

Açıkcası,  yoksa bu Vatan’da, yoksa, “TÜRK SORUNU MU VAR?”

Hüseyin Avni Alparslan’ın, yeterince öğrenilmesini, anılmasını sağlamak hepimizin görevi olmalıdır. Onun mesajları tüm Türkiye için önem taşımaktadır, hem de bu günlerde!

TUNA BOYLARINDAN  SAKARYA’YA,

                                               NELER OLDU, BİLENİNİZ VARMI! … 

Paylaş
Etiketler: bilinçlenmekültürmilliyettarihulus
Önceki Yazı

Rüyalar İzlenebilecek!

Sonraki Yazı

Vergi, vergi, vergi… Ver, ver, ver…

Mustafa KÖSE

Mustafa KÖSE

AVAREYİM ..

İlişkili Yazılar

Mustafa KÖSE

Bayrağına Sahip Çık!!

30 Ekim 2009
5k
Mustafa KÖSE

Bekirağa Bölüğünden Kemal Bey

08 Ocak 2009
5k
Mustafa KÖSE

Bekirağa Bölüğünde’ki TEŞKİLAT

02 Ocak 2009
5k
Mustafa KÖSE

Neden Bekirağa Bölüğü?

29 Aralık 2008
5k
Sonraki Yazı

Vergi, vergi, vergi… Ver, ver, ver…

Yorumlar 1

  1. Aydil Erol says:
    16 yıl önce

    Hüseyin Avni Alparslan’ı yazan Mustafa Köse’nin kalemine nurlar yağsın, tuttuğu altın olsun.Bu milletin sırtı yere mi gelirmiş böyle evlatları varken!
    Mehmed Akif bile “Dili yok kalbimin ondan ne kadar bizarım” diye yakınırken ben istediğim gibi meramımı anlatamadıysam kusura bakılmasın.
    Gönüller dolusu selâmlar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap