Taş ocağının dillendirilmesi, köyde yaşantıyı alt üst etmişti. Doğa elden gidecekti. Bitki örtüsü, hayvancılık ve arıcılık yok olacaktı.
Köyü geziyor, derdini anlatıyordu. Su kaynakları kuruyacak, otlaklar ve meralar çöl hâline gelecekti. Zaman kesintiye uğramadan geçip gidiyordu. Yaşam duygumuzla öylesine bağlantılıydı ki, değerlendirildiğinde acı bir deneyimden geçmek gerekliydi.
Köyde sıkıntının kaynağı ile ilgili birçok dedikodu dönüyordu. Doğayı bozma anlaşması, bugün veya yarınla önümüzde seyrediyordu. Söylentiyi durdurmak için, insanını köy meydanına bekliyordu.
Böyle durumlarda dedikodu, kanatlansa da düşünceye boğulur, ancak köyün çıkışına kadar ulaşabilirdi. Yavaş ve dikkatli kanat çırpacağı ortada iken, işgüzarlık yapıp kırıcı olmaya gerek yoktu. Acı olan, köye yapılması planlanan taş ocağı projesinin köylüye sorulmamasıydı.
Doğadan bu kadar kopuk olmak, nasıl bir ruh hâlini gerektiriyor, inanılmaz. Sağlıksız ve ön görüşsüz davranışlar, mutlaka olumsuz bir kaynağa toslayacaktır. Böyle bir tasarım, duygu ve düşüncede birtakım yeniliklere yönelecek ve düzenli bir ortam oluşacaktır.
Deneyimlerimiz, kapsamlı ve geniş açıdan olaylara sağlıklı bakışımızı sağlayacaktır. Arada düş gördüğümüzü zannetsek de anlayışların değişeceğini köyün silkinip kendine geleceğini, doğaya sahip çıkılacağını göreceğiz.
Açıkçası köyün ekmeğine ve suyuna göz dikilmiştir. Hayvanın otlağı olmazsa köylü, geçimini nasıl temin edecektir. Bu durumda insanların her şeyini ellerinden almış oluyorsun.
Taş ocağı haberine köylü, büyük bir direnç gösterecektir. Köy meydanı er meydanı olmuştur. Ailelerin geçimleri sekteye uğramaması için elinden geleni yapacaklardır. Hayvanların dili yok ki, otlaklarımıza kıymayın diye dile gelsinler.
Köyün yıkımı için sessiz kalmamız isteniyor. Karşılarında hiçbir şekilde uyuşturulmuş bir topluluk bulamayacaklar. Hayallerimiz gerçek olacaktır. Güven içerisinde mutlu yaşamak için elimizden geleni yapıyoruz, yapacağız.
Yenilik getireceğiz diye köyün geçimini temin eden kaynaklarını kurutmaya kimsenin hakkı yoktur. Köyün kaynaklarını kurutamazsınız?
Hasan TANRIVERDİ