Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Sıddık S. ALTUNBAŞ

Tam Yerine Geldi Manzara Koyduk…

Sıddık ALTUNBAŞ Yazar Sıddık ALTUNBAŞ
30 Eylül 2015
Sıddık S. ALTUNBAŞ
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Yıl 2014, aylardan Ocak… Birbirimizi anlamadaki sorunlarımız ve kavram kargaşası üzerine bir yazı yazmışım. O tarihlerde daha henüz bugünkü gibi bir hercümerç

hali yok, herşey yolunda gidiyor gibi gözüküyorken.. Ortada fol yok yumurta yokken..

Aradan birbuçuk yıl geçti, şimdi taşların yerinden oynadığı, büyük altüst oluşların yaşandığı çok zorlu bir dönemden geçiyoruz. O gün dile getirdiğim, ama o rehavetle çok üstünde durulmayan arızalar suyüzüne değil ayyûka çıktı. Çok açık ve net olarak sınırlarının tarif edilmiş olduğunu düşündüğümüz “barış” ve “terör”ün ne idüğü, nerde başlayıp nerde bittiği konusunda bile bir toplumsal uzlaşma sağlayabilmiş değiliz.

Söyleyeceklerim bundan ibaret.. Güncelliğinden hiçbir şey kaybetmeden bugün can yakıcı bir şekilde yeniden kapımıza dayanan esas sorunumuza parmak basılan o yazıyı bir kere daha dikkatinize sunuyorum:

“Dinlen Dinlen Kaç!

İnsan dediğin halden anlar olmalı. Hani bugünlerde ‘empati’ dedikleri şey.. Lakin epeyce uzun bir zamandır halden anlamak şöyle dursun, birbirimize sarfettiğimiz alelade sözler bile karşımızdaki insan tarafından ya hiç anlaşılmıyor ya da yanlış anlaşılıyor. Şöyle bir baktığımda; ihtilafların, zıtlaşmaların derinleşip yaygınlaşmasında karşılıklı anlayışsızlık en önemli etkenlerden biri olarak görünüyor. Böyle giderse, kimsenin bizi bölüp parçalamak için çaba göstermesine gerek kalmayacak; çünkü biz bu işi kendi aramızda hallediyoruz(!).

Toplumsal yolculuğumuza devam ederken her zorlu dönemeçte telaşla, endişeyle, panikle her kafadan bir avaz çıkıyor. Öyle ki, gündemi toza dumana boğan bu curcuna sırasında; meşreplere, dünya görüşüne veya siyasi tercihlere bağlı olarak metanetin ve akl-ı selimin yerini bazen bir korku ve endişe tufanının, bazen sapla samanı karıştıran akıl tutulmalarının hatta hezeyânın aldığını görüyoruz.

Böyle kritik zamanlarda, birbirimizi anlamaktan (kabul ve tasdik etmekten bahsetmiyorum), sadece anlamaktan ne kadar uzak olduğumuz ayan beyan ortada. Neyi paylaşamıyoruz, hangi konuda niçin anlaşamıyoruz? Oysa sorsanız, hemen herkesin ortak arzusu bu sosyal yolculuğun huzur ve güven içinde devam etmesi. Yani daha bağımsız, güçlü, müreffeh, demokratik, yaşanabilir bir ülke ve çocuklarımıza bırakabileceğimiz sorunsuz (ve olabildiğince parlak) bir gelecek değil midir?! Evet.. Öyleyse bu kıyamet niye? Niçin enerjimizi bu hedeflere hasretmek yerine birbirimizi yemekle meşgulüz?

Niçin Anlaşamıyoruz?

Kavramlar, düşünme faaliyetini gerçekleştirirken elimizden düşürmediğimiz alet edevat gibidir. Aynı zamanda kendi ürettiğimiz yahut bize sunulan fikirlerin tutarlılığını ve kıymet-i harbiyesini tayin ve tespit etmek için her aşamada başvurduğumuz mihenk taşları hükmündedir. Uzun zamandan beri her birimizin elinde bulunan bu mihenk taşları, yani bildiğimizi sandığımız temel kavramlar, vasıflarını kaybetmiş, içleri boşalmış haldeler. Karşımdakinin kendi mihengine vurup faydalı bulduğu bir fikir, söz olup benim zihnine ulaşınca bambaşka bir manaya bürünüp karşı çıkmam gereken bir düşünce haline geliyor. Çünkü sözü söyleyenle dinleyenin mihengi farklı, karşılıklı konuşan iki insanın mihengi aynı sonucu vermiyor.

İşin zoru şurada; ne ben, ne de karşımdaki insan, anlaşamayışımızın arkasında yatan bu durumun farkında değiliz. Bana sorulsa ben kendimi bir “tûtî-i mûcize-gû” gibi görüyorum, karşımdaki insan da kendini aynen öyle görüyor. “Peki bu hale nasıl gedik?” sorusuna kendimce cevabım olmakla beraber, bunu başka bir zamana bırakıp birkaç hususu daha işaret edelim.

Bu konuda toplumu aydınlatma mevkiinde olanların bir kısmının hiç sesi çıkmıyor, ya da seslerini duyurmalarına fırsat verilmiyor. İkinci bir grup var ki, toplumun büyük çoğunluğunu sarmış olan bu musibet aynen onların zihninde de var. Onların da mihenk taşları sağlıklı ve güvenilir değil; ne kendi aralarında ne de -güyâ- aydınlatmaları beklenen toplum kesimleriyle anlama üzerine kurulu sağlıklı bir ilişkileri/iletişimleri yok.

En tehlikeli olan üçüncü gruba gelince; bu güruh kavramların gerçekte ne mana ifade ettiğini cin gibi bildikleri halde, bu bilgiyi işine geldiği gibi eğip bükerek, çarpıtarak herkesi ve herşeyi istismar etmekte beis görmeyenlerdir. Allah bu milleti böylelerinin şerrinden halâs etsin!..

Farklılık Korkulacak Bir Şey Değildir Ama…

Herkesin her konuda hemfikir olması hem muhaldir, hem gereksizdir, hem de zararlıdır. İlk insandan beri tarihin hiçbir döneminde de vaki olmamıştır. Gelin daha fazla birbirimize zarar vermeden öncelikle bu gerçeği kabullenelim, hemen ardından da karşımızdakini anlamaya çalışmanın doğru bildiğimiz fikirlerimizden taviz vermek demek olmadığını kavramaya, benimsemeye çalışalım.

Anlaşmazlıkla sonuçlanan tartışmalara, söz düellolarına ayırdığımız zamanın bir kısmını temel kavramları sahih kaynaklardan öğrenmeye ayırıp zihnimizdekimihenk taşlarını yeniden ayar etsek, hepimizi perişan eden bu arızanın giderilmesi için kendi çapımızda değerli bir katkı yapmış olacağımız kesindir. Bunun yanında, hikayeden değil de gerçekten ‘aydın’ olan, gazeteci, akademisyen, ilim adamı, fikir adamı ilh.. kim varsa, toplumun açıktan kanamayan fakat sosyal dokuyu derinden derine sinsice çürüten bu gizli yarasını farkedip iyileştirme yönünde ciddi çaba sarfetmeleri boyunlarının borcudur. Aksi takdirde ağır vebal altında kalacaklardır.

Hani bir atasözümüz var; “haber anlamayan adamdan dinlen dinlen kaç!” der ya (haber: ifade, meram), aşağı yukarı hepimiz o hale geldik. Farkında mısınız, durup dinlenmeden birbirimizden kaçıyor ve yabancılaşıyoruz. Nereye?..”

Paylaş
Önceki Yazı

Turizmin İzmir Nefreti

Sonraki Yazı

İçerideki Batı İle Savaş…

Sıddık ALTUNBAŞ

Sıddık ALTUNBAŞ

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

İlişkili Yazılar

Sıddık S. ALTUNBAŞ

16 Nisan; Değişecekler Ve Değişmeyecekler

15 Nisan 2017
5k
Sıddık S. ALTUNBAŞ

Döküldük Bitti Mi?!

05 Nisan 2017
5k
Sıddık S. ALTUNBAŞ

15 Temmuz Vartası

01 Eylül 2016
5k
Sıddık S. ALTUNBAŞ

Sosyal Medya Nereye Koşuyor?

27 Mart 2016
5k
Sonraki Yazı

İçerideki Batı İle Savaş…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap