Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Nezahat GÖÇMEN

Smule Güzeli Leila Bezecioğlu Karadeniz

Nezahat GÖÇMEN Yazar Nezahat GÖÇMEN
16 Eylül 2018
Nezahat GÖÇMEN
0
407
Paylaşma
5.1k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

“Sokak şarkıcılığı ve çocuk bakıcılığı ile para kazandım. Okul masraflarımı ödedim.”  diyen ve şarkılarla konuşan  SMULE GÜZELİ LEİLA BEZECİOĞLU KARADENİZ

Seninle tanıdım, Smule’yi Sevgili Leila,

“O ses Türkiye” yarışmasından Jötem Leyla olarak hafızamda kalmıştı.  Sesine, yorumuna hayranım. Günde üç öğün Leila  dinliyorum.  Bana iyi geliyor.  Leila ile müziğin harmanlandığı hayat yolculuğunda kalplerimiz buluştu. Yüzünün yaydığı o enerji, o tebessüm, ışıldayan yeşil göz bebekleri söylenecek bir yığın söze sebep oldu. İzledikçe izliyorum, dinledikçe dinliyorum.  Doyamıyorum sesine ve enerjisine.  Güzel bir takipçi sayısına ulaştığını biliyorum. Efsane şarkılarla ortaya çok güzel düetler de çıkaran Leila’dan, Smule öncesini ve sonrasını dinledim.

Leila, İran sinemasından ilginç bir örnek. Leila çarpıcı bir karakter. Adını kim koymuş? Leila filmi ile ilgisi var mı?

– Merhabaaaaa,  Nezahat hanım,

İlk olarak sizi tanıdığıma çok mutluyum gerçekten. Leila! Aslında Leyla benim ismim. Bildiğimiz “Leyla bir özge candır.” gibi

Şöyle ki;  İsviçre de Huzur evinde çalışırken çok çok düşkün olduğum bir huzur evi sakini vardı. Aramızda kalsın aslında başta çok huysuzdu hani Türk filmlerindeki gibi huysuz amca /teyze vardır. Genç kız bir süre sonra tüm huysuzluğunu alır gibi, aynen öyleydi işte Nelly Wengle, benim için aşktı. Orada bana “Leila” derdi, sonra herkes “Leila” diye seslenmeye başladı. Keza Fransızca düşünüldüğünde Leila daha kolay.

1986 yılında İsviçre’ de doğdum, Annem hala durmadan çalışan, 7 dil bilen deli-dolu bir annedir, ondan aldım sanırım bu yönümü.  Özellikle hiç yerinde duramayan hallerimi ve çok konuşan çenemi. Babam hala çalışır. Çok Çalışkandır.  Babam en yakışıklıdır, biraz babama aşık olduğum doğrudur. İsviçreli bir annenin, Selanik Göçmeni Kuşadalı bir babanın 4 kardeşin 3 numaralı kızıyım. Babamın fasılcı deli kızı.  Babam kızardı aslında çocukken çok konuşan, sürekli şarkı söyleyen bana ama taaki rakı masası kuruldu mu birde arkadaşları toplandı mı masaya, işte o zaman “Hadi deli kızım gel bakıyım “derdi omuzları kabarırdı.

Sanırım tek omuzlarını kabarttığım anlardı, genelde yaramaz bir erkek çocuğu gibiydim çünkü.

Annemin, babası olan dedem İsviçre’de iyi bir tenormuş. Hiç tanımadım maalesef ama en büyük tutkum hayalimdi music sahne. Kardeşlerimi uyutmazmışım geceleri sürekli şarkı söylemekten.

Ama çok kolay değildi ailem için. Türkiye, İsviçre arası yaşadık.  Hep sorunlar vardı. Ve hep hayal olarak kaldı o yüzden sahne müzikal hayallerim.

Ben 14 – 15 yaşlarında İrlanda’ya gittim. Önce amcamlarda yaşadım sonra sokak şarkıcılığı ve çocuk bakıcılığı ile para kazandım, okulumu masraflarımı ödedim.  Sonra Türkiye- İsviçre derken hep hayal.  Ama her zaman aynı Leila olarak kaldım. Hep çok konuşan sürekli şarkı söyleyen.  Sokakta bile herkese merhaba diyerek gezen herkesle hemen arkadaş olan hatta en çok amcalarla, teyzelerle. Sanırım sadece çok konuşan hallerimi seviyor onlar.

İsviçre’den Antalya’ya sırt çantasıyla eşine kaçış serüvenin ve aile hayatını anlat bize

-Kaçtım. Sakın örnek olmasın ama evet kaçtım ben. Hem de sırt çantamla Türkiye’ye kaçtım. Eşim de bana kaçtı zamanında sırt çantası ile. Ama babam hala söylenir ne zaman kavga etsek şikayet etsem hatta “Kaçarken bana mı sordun?” der.  O aralar çalıştım. Afrika ülkelerini arşınladım bir süre, çocuk animatörlüğü, mini club şefliğinden,  dış ticarete derken büyük oğlum geldi önce Ata Mai şimdi 7 yaşında meleğim. Tabi inatla “ben büyüteceğim” deyip işi bıraktım. Ve çok kısa bir süre sonra Doğu Ege geldi.  5 yaşında ve kendisi ne Minyatür diyorum, çünkü benim küçük kopyam. Mai bebeğim daha duygusal ve sakindir. Ama Ege tam ben gibi inat ve çok konuşkan music aşığı. Bu arada Bezecioglu benim kızlık soy ismimdir. Karadeniz soyadını taşıyorum artık.

Son yedi yılımı çok çalışarak yaşayamadım, hep kısa süreli işler yaptım.  İngilizce derslere girdim. Biraz da dış ticaret. En son evden çeviri yapmaya başladım. Çocuklarımın yanında olmak için hep onlarla olabilmek için.  Ama tabi herkes gibi genel ailevi sorunlar.  Benim gibi Kova burcu bir kadın. Dört duvar arasında kalınca obsesif temizlik hastası oldum, takıntı yapmaya başladım çünkü fazla enerji, öyle ki etrafımdaki herkes şikâyetçiydi kimse gelmezdi bize benim yüzümden. Ev, çocuklar, temizlik iyice aklımı kaçıracakken herkesten uzaklaştım ailevi sorunlarla giderken ve bir ışık gördüm Smule.  

Sonun başlangıcı Smule nasıl bir yer?  Smule ve düetlerin

-Aslında internette gördüm Smule’u.  Hiç haberim yoktu böyle bir uygulamadan ve aslında çokta zamanın yoktu.

Ama çok merak ettim özelliklede Smule’u tanıma görmeme sebep olan İlker Kula’yı izledim ve hemen üye oldum. Tabi ona eşlik edemedim,  cesaret isterdi benim için. Profesyonel güçlü bir ses bende kendi çapımda başladım söylemeye eşlik etmeye.

Smule ilginç bir yerdir aslında.   İlginç gruplaşmalar var. Sadece beğeni ve takipçi sayısını arttırmak için kurulmuş gruplar bile var.  Hiç düetleri dinlemeden kendi aralarında beğeni yapan, ya da günlerini saatlerini buna harcayıp ne giyileceğine, hangi bölümü kimin söyleyeceğine kadar karar veren ayrı gruplar. Smule’de çok güzel düetler olmasının dışında harika arkadaşlıklar dostluklar da kurdum.

Başta Gürhan Abimm var! Namı diğer Ghandalf . Bir tanediir. Ejderya’mmmm yani Derya’m var. Can keza Can ile düetlerimiz çok beğeni alıyor. Smule beyefendisi derim ben Can’a. Ve tabi birçok güzel dostluklar. Sebest çığıranlar ve Özgür çığıranlar adında iki grup. Bu gruplar diğer gruplardan ayrıdır. Kasmaz herkes özgürce söyler,  bağırır çağırır enerjisini atar.   Beğeni ya da takipçi beklemez. Genelde kendi aramızda düetler yaparız.  Çok takipçim ve takip ettiğim yoktur ve böyle aslında çok daha güzel kendi aramızda güzel insanlarla şarkı söylüyorum ve harika bir enerji oluşuyor.

Ama ben hiç gruplara katılmadım. Evde çocuklar uyurken, çocuklar okuldayken ya da arada çocuklarımdan izin isteyerek anında şarkılara eşlik ettim.  En güzel tarafı hep güzel insanlara eşlik ettim tabi güzel insanlar güzel sesler de bana eşlik etti. Bir süre sonra bu insanların birçoğu ile buluştuk hatta çok güzel arkadaşlıklar kurduk.

İlker Kula hocam.  Smule da tek geçerim mesela onu dinlemek değil izlemekte lazım. Bazen ağır başlılığı ile sazını konuşturur.   Hem de harikadır. Bazen de karşınızda bir tiyatro sahnesi oluverir.

Düet yapacağın kişilerle tanışma ve hazırlık süresi ne kadar?

-Hayran olduklarım da var elbette dinlerken çok mutlu olduğum ve eşlik etmekten çok keyif aldığım.

Şarkılara hazırlanmıyoruz elbette. Arkadaş listemden davetler geliyor ve hangi parçayı seviyor ve biliyorsanız o anda hemen söylüyorsunuz.   Yani çalışma ya da hazırlık olmuyor tabi ki. En kötü ihtimalle yanlış ya da yeterince iyi olmadığını düşünürseniz tekrar baştan alıyorsunuz.  İlk zamanlarda en az 3 defa deniyordum ben.  Senkron sorunum vardı.  Hala var. Çünkü müziğe kendimi çok kaptırıyorum sanırım. Bazen o derece kaptırıyorum ki senkrondan çıkıyorum. O da tabi kulaklık la söylemenin ve bazen müzikten kendinizi duyamama sorunundan ve tabi altyapıların sesinize uymamasından.

Sonra alıştım ve bir defada söyleyip kaydediyorum. Zaten arkadaşlarımla söylediğimden çoğu zaman aralarda şakalaşarak geçiyor düetler. Yemek yaparken, temizlik yaparken hatta kucağımda oğlumla bile düetlere katılıyorum.

Ses yarışmaları, seninle  birlikte yarışan heyecanın  ve sonuç?

-Evet,  Star TV’nin “Ve kazanan adımda” bir yarışmaya katıldım.  Şebnem Ferah ve Kenan Doğulu’nun jürisinde yer aldığı ve arkalarında 99 jürinin bulunduğu bir yarışmaydı.  Çok çok keyif aldım ilk defa sahne aldım ve çok heyecanlıydım. Şebnem Ferah ve Kenan Doğulu bana oy verdi hatta o kadar heyecanlı olmama rağmen ama aşık olduğum Karadeniz müziği ve Karadenizli 4 mükemmel arkadaşım vardı rakip olarak %1 oy farkla onlar aldı. Ve hak ettiler zaten, Karadeniz bu.

Babam ve annemin isteği üstüne  “O ses Türkiye” yarışmasına katıldım.  Ama hiç hayal ettiğim gibi değildi. Sahne arkası ve şarkı seçimi stres derken olmadı. Heyecan ve 13. sırada söylemem gerekirken 3.sırada kolumdan tutulup sahneye atıldım o heyecanla dilim tutuldu sahnede. Sonrasında 3 şarkı söyledim özel davet aldım ve aradılar 2 sezon. Ama ben zaten öyle bir amacım yoktu, babamın annemin gönlü olmuştu yeterdi bana.   Tekrar katılmak istemedim ve gitmedim.   Keza çokta istediğim bir platform değildi.   Ve işte son böyle…

Hep bakımlı ve güzelsin, kıyafet takılar dikkatimi çekti. Uyumundan söz et bize…

-Evde genelde olduğum gibi katılıyorum tabiiiiii aksesuarlarım olmadan asla. Seviyorum takıp takıştırmayı. Öyle parlak şeyler değil ipler, boncuklar, şapkam olmazsa olmazım. Biraz kompleksliyim.

Çocukken, daha Türkçe bile bilmezken Kuşadası’nda mahallede bir kız bana “Havuç suratlı” demişti. Sanırım bende bayağı yer etmiş. O günden sonra sanırım havuç suratımı kapatma derdine düştüm. Sürekli ilgiyi başka yere çekiyorum şapka takı.

Her düette ya gözlük ya da şapka vardır. Ama artık onlar olmayınca düetlere gelen arkadaşlarımda yadırgıyor alışmışlar ?? Ve tabi Türkan Şoray küpem.   Ben tam anlamı ile Türkan Şoray hayranıyım. Hala üstüne başka bir güzelliğin bir hanımefendiliğin gelmediğine inanıyorum.   Bir de Haluk Bilginer hayranlığım. “En büyük hayalin ne?” diye soran olsa, tek cevabim, Haluk Bilginer ile bir müzikalde yer almak olurdu. Haluk Bilginer’in Oynadığı Shakespeare 7 Müzikalinde de geçtiği gibi “ Aklın Dengesi Bozulursa, yüce müzikten etkili bir çare daha huzur verici bir ilaç yok! İlaç yoktur!” Ben bu sözleri çok seviyorum.

İsviçre’de ilkokulda sürekli şarkı söylüyorum ve çok konuşuyorum diye öğretmenim annemleri arayıp beni dersten alıp bir pedagog ile görüşmem gerektiğini söylemiş. Sizce de komik değil mi?

Eşin destek oluyor mu? Ya da şarkı söylemen konusundaki düşüncesi nedir?

-Çok sayılmaz. O evde iken pek şarkı söylemiyorum çok hoşlanmaz.

Müzikten çok haz etmez ve benim de abarttığımı düşünür. Son zamanlarda artık çok karışmasa da onun evde olduğu zamanlarda şarkı söylemiyorum. Ama yinede son bir süredir gerçekten bir şey denemeye çalışıyor. Ben kova kadınıyım sanırım artık her türlü hayır dese de söyleyeceğimi biliyor. (ama biliyor musunuz ilk tanıştığımızda evde şarkılar söylerdik komşular dinlerdi )tabi zaman hızla geçiyor.

Özellikle Smule da çünkü ne kadar düetlerde kayıt yapıp bıraksam da ya da hazır düetlere katılsam da birinin yanında olmam durumu onu rahatsız ediyor.  Hala ona bunu anlatamadım.  Siz anlarsınız biliyorum düetler ayrı yerlerden şehirlerden hatta ülkelerden bir araya geliyor.   Ah bir de benim eşim anlasa artık ne güzel olacak.   Şarkı söylemeye aşık olduğumu anlasa.   Hatta şu an tatildeyiz ve 5 gündür şarkı söylemedim, inanın nefes alamıyorum, keza az önce balkondan sitede fasıl yapan bir aile duydum, içim gitti. “bende geleyim.” diye haykırasım geldi.   “Ah babaaaaaaa!” diyesim var şu an.

Müzik eğitim alamadım, nota bilgimde yok maalesef ama şarkılara müziğe aşığım ben. Şarkılarla konuşmayı seviyorum. Müzikal gibi bir hayat düşünün… 

Herkes müzik tadında yaşasa!  Hep bir melodi olsa dillerde hep bir tebessüm

-Mesela ben şimdi bile sokakta yürürken, markette alışveriş yaparken, kasada sıra beklerken, metroda bile hep bir melodi hep dudaklarımda bir ıslık. Hep de yüksek ses le,  çoğu insanın bunu duyarken yüzünde bir tebessüm oluşuyor. Kocaman bir gülümseme ile bakıyor. Ben Ankara’da yaşıyorum ve bilirsiniz memur şehri. Herkes de bir koşuşturma bir asık surat. Ama işte… Bizim elimizde, güne güzel başlamak ve ben melodilerin güler yüzün ve yürürken bir merhabanın bile karşı tarafın gününü değiştireceğine inanıyorum.

Çok zor bir güne başlamış mutsuz birinin birden karşıdan gelen ufak bir tebessümün bir merhabanın bile o günü değiştirebileceğine inananlardanım…

Hayat felsefen olmuş ve çok benimsediğin sözler var mı?

– İsviçre’de küçük bir kasabada büyüdüm ben. Herkes selam verir tanısa da tanımasa da. Bir mekana girilince önce içerdekiler e selam verir geçeriz içeri. Saygıdandır. Ama hayata olan saygımızdan. Bize verilen nimetlere,  inandığımızdan ve saygımızdan.   Şimdi tabi gitgide yok oluyor bunlar ama ben iki çocuk yetiştiriyorum ve şimdi oğullarım her çalışana “kolay gelsin ve merhaba” demeden geçmez ve bunu büyük bir mutlulukla yapıyorlar.

*******

“Gelecek nesil bizim elimizde tabi onları korumakta öyle.” diyen yüreği kıpır kıpır sevgili Leila, seni şarkıların ile yakaladık, bırakmayız.   Söylediğin şarkılar en sevdiğimiz şarkılar.

Müzikal tadında bir hayat diliyorum sana.

 

Paylaş
Etiketler: Leila BezecioğlumelodiMüzikalşarkısmule
Önceki Yazı

Borsa, 95.000 Puanın Üzerinde Açıldı

Sonraki Yazı

Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk’a Açık Mektup

Nezahat GÖÇMEN

Nezahat GÖÇMEN

İlişkili Yazılar

Siyah Önlükten Yükselen Hüzün
Anma

Siyah Önlükten Yükselen Hüzün

10 Kasım 2025
5k
Çörek Otu
Doğa-Çevre

Çörek Otu

22 Ocak 2024
5k
Artık Yıl
Genel Eğitim

Artık Yıl

08 Ocak 2024
5k
Siz Hiç Sumak Ağacı Gördünüz mü?
Doğa-Çevre

Siz Hiç Sumak Ağacı Gördünüz mü?

22 Aralık 2023
5.2k
Sonraki Yazı

Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk’a Açık Mektup

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap