Taraf olmakla alıklık başlıyor sanırım. Hangi partiyi tutarsanız tutun bu alıklık kaderiniz olacaktır. Köşeli bakış açısı size sabit fikirliliği,dar görüşü ve inatçılığı getirecektir. Senin partin şöyle, senin liderin böyle,senin iktidarında şu oldu bu oldu tarzındaki saçma tartışmaların sonu yoktur. Herkes kendi tuttuğu partinin, liderin yanlışlarını görmezden gelir ve bu sayede münafıklığa yuvarlanır. Kendi tuttuğu partiyi lideri eleştiren en yakın dostu arkadaşı hatta kardeşi olsa bile onlarla münakaşaya hatta kavgaya girmekten çekinmez. Sonuçta seçim meydanlarının gerginliği dostluğu arkadaşlığı kardeşliği bozar.
Zıt siyasi görüşlü usta ile çırak bile aynı dükkana sığmazlar anlaşamazlar. Ya çırak işsiz kalma korkusuyla münafıklığa düşer ya da usta dürüst ve çalışkan çırak bulamama korkusuyla çırağın fanatikliklerini görmezden gelir. Aslında her iki durumda dükkanın dengesini bozar. Halbuki usta baştan akıllı olsa siyaseti dükkana sokmasa sorun zaten baştan oluşmaz. Kendi siyasi görüşüne uygun çırak arayıp bulmakta bir akıllılıktır. Ama bence siyaset ticarete,sanata,dine asla sokulmamalıdır. Siyaset günümüzde bir yönetim sanatı olmaktan çıkarılmış münafıklıkta had safha yüzsüzlüğüne dönüştürülmüştür.
Günümüz siyasetçileri kesinlikle dün ne dediklerini hatırlamıyorlar, bir ay önce ne dediklerini de hatırlamıyorlar, geçmiş yıllarda muhalafetteyken veya iktidardayken dediklerini de hatırlamıyorlar. Belki de hatırlıyorlar fakat milleti hep salak bunak olarak gördüklerinden ÇEVİR KAZ YANMASIN KERİZ UYANMASIN babında yaşadıklarından huyları hep aynı yönde ilerliyor. Tutarsızlık siyasetçinin genetik hastalığıdır. Her devrin adamı olmak, kraldan çok kralcı olmak, köprüyü geçene kadar halka dayı demek bunların en bariz karekterleridir. Kırk yıldır aynı masallar halka anlatılır durulur. Halkta mışıl mışıl uyur.
Tren vagonları gibi sıra sıra cenazeler gelsede, her ay benzin mazot zam görse de, siysetçilerin yedi sülalesi holding sahibi olsa da durum hiç değişmez. Seçimler gelir davul zurnayla oylar alınır sonra aynı tas aynı hamam. Halkın içinde bazıları hafif uyanır gibi olur sorular sormaya başlarsa dört koldan üzerine çullanılır ya uyutulur tekrardan ya da dört kolluyla yollanır.
Sorun bakalım tuttuğunuz parti liderine, dün muhalefette şikayet ettiklerini bugün sen iktidardayken neden yapıyorsun diye. Sorun bakalım, dün iktidardaydın bugün şikayet ettiğin konuları dün neden düzeltmedin o koltukta diye. Görüyorsunuz ki iktidarı da muhalefeti de aynı münafıklıkta. Yeni bir seçime 10 gün var ve yine aynı kepazelikler hakaretler yüzsüzlükler diz boyu. 52 milyon seçmene 69 milyon oy pusulası basılmış. 17 milyon oyu kim kullanacak merak eden yok mu ? Galiba ikamet adresi mezarlık olanlar ikdidarı belirleyecek. Ne gaflettir anlayamıyorum.


















Kutlarım Dostum, çok güzel bir yazı yazmışsınız.
• Akıllı kusuru kendinde, ahmaklar kusuru başkalarında bulur.
• Ahmaklar her görüp duyduklarını, akıllılar ise sadece beğendiklerini alkışlarlar.
Çok teşekkür ederim Dostum
Selam ve saygılarımla