Sen-ben kavgalarının; incir çekirdeğini doldurmayan ihtilafların kararttığı gönlümüz, geçen hafta hazır bulunduğumuz veya okuduğumuz, bazı gelişmeler sayesinde, epey huzura kavuştu; 1-TTNET'in, Gediz Üniversitesi'nde
gerçekleştirdiği, "Yeteneğe Destek-Yaratıcı Ekonomiye Destek" Projesinin, 2012 Programının açılış törenini, büyük bir zevkle izledim. TTNET Genel Müdürü Tahsin Yılmaz; çok sempatik, geniş ufuklu, Ülkesini seven bir kardeşimiz. Sosyal projelere öncülük yapıyor. Türkiye'de pilot olarak seçilen 10 ilde (çevre vilayetler ile birlikte) yüzer gencimiz seçilmiş. (Toplam 1000 kişi) Bu yetenekli evlatlarımıza özel eğitim verilecek. Daha sonra da, iş sahibi olmaları için, destekler sağlanacak. Her yıl, yetenekli genç sayısı artacak ve Ülkemiz için, yüksek teknoloji alanında proje üretimi hızla artacaktır.
Sevgili Genel Müdür'e ve ekibine ve elbette Sn. Binali Yıldıram'a Ülkemiz adına çok teşekkür ediyorum. 2- Sayın Bakan, konuşmasında; İzmir'in "bilişimin başkenti" olması için yapılanları dile getirdi. a) İzmir'deki mevcut 3 çağrı merkezine, 3 tane daha ilave edilecektir. b) Dijital Kent Arşivi projesi başlatılmıştır ve 250 kişi istihdam edilmektedir. Proje genişleyerek devam edecektir. c) PTT ile birlikte e-Ticaret Merkezi kurulmuştur. d) Bilişim alanında, çok büyük yatırımlar yapılmıştır ve yapılmaya devam edilmektedir.(AB ülkeleri içinde,ilk 10'da yer almaktayız.) e) İzmir, hızla "Üniversiteler Şehri" olmaktadır. Şu an, 9 üniversitede, 125 bin kişi okumaktadır. Bu öğrencilerimiz için, yeni yaşam merkezleri kurulacaktır. f) Türkiye'deki teknopark sayısı 40'a ulaşmıştır.
Çiğli'de Gediz Üniversitesi ile beraber, yeni bir teknopark kurulacaktır. Sık sık dile getirdiğimiz, "Türkiye, yüksek teknolojiye yönelmelidir" dileğimizin gerçekleşmekte oluşu, çok sevindiricidir. İnşallah, İzmir'deki (4'ü Devlet- 5'i Vakıf) toplam 9 üniversitemiz, yapılarını buna göre ayarlarlar. Nano-Teknoloji/ Moleküler Biyoloji/ Nükleer Fizik/ Yüksek Matematik/ Sibernetik/ Bilgisayar Yazılım vb. dallara ağırlık verirler. (Gediz Üniversitesine ilk defa gittim.
Ne kadar güzel bir kampüs inşa etmişler. Bu arada, iki tane Nano-Teknoloji laboratuarına da sahipmişler ve yüksek lisans eğitimi verilmekte imiş. Çok sayıda yabancı öğrencileri de mevcut. Kendilerini kutluyorum. Aynı müspet ve hızlı gelişmeler, Katip Çelebi ve Şifa Üniversitelerinde de yaşanıyor. İnşallah bu sayede, İzmir gerçek anlamda bir Sağlık Turizmi Merkezi olacaktır.) 3- Rahmetli Özal ile birlikte çalıştığımız 24 Ocak döneminden bu yana, devamlı olarak; Başbakanlığa bağlı bir "Ar-ge ve Proje Üretim Müsteşarlığı" kurulmasını; yurt içindeki ve yurt dışındaki tüm parlak beyinlerin envanterinin yapılmasını, beyin ihracatının ithalata döndürülmesini, bu konuda hiçbir harcamanın kısıtlanmamasını savundum. Şimdi; Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Sn. Nihat Ergün'ün açıklamaları, gönlüme huzur verdi.
Türk bilim adamlarının envanteri çıkarılacakmış. Bunun için de, farklı ülkelere "bilim ataşeleri" tayin edilecekmiş. İlk tayinler, ABD ve Japonya'ya yapıalcakmış. Her yıl, "Türk Bilim İnsanları Kurultayı" düzenlenecekmiş. Ne diyebiliriz? Cenab-ı Hak başarılı kılsın. Bu büyük potansiyel, bir an önce, Ülkemizin hizmetine sokulsun. Know-how ihraç eden bir ülke haline gelebilelim. Teknoloji üreten bir düzeye çıkalım. Sömürge olmaktan kurtulalım.
