Günlük düzenli olarak üç ana öğün ve iki- üç ara öğün almaya özen gösterin.
Uzun süreli bir açlıkta metabolizma yavaşlar ve yağ depolamaya başlar.
Aynı zamanda ara öğün almak bir sonraki öğüne de çok aç girmenizi engelleyerek çok yemek yemenizi önler.
Ara öğünler hafif atıştırmalık öğünler olmalıdır.
Düzenli olarak günde en az iki litre su tüketmeye çalışın. Suyu yudum yudum içmeye özen gösterin, üç yudumda içmek de sünnettir.
Yemeklerden birkaç dakika önce yeterli su İçin. Hamile bayanların, böbrek hastalarının ve özellikle spor yapanların daha fazla su tüketmeleri gerekir.
İşlenmiş paketli gıda tüketmeyin.
Yemeklerde kuyruk yağı,iç yağı,tere yağı,margarin gibi katı yağlar yerine ayçiçek yağı- özellikle de zeytin yağını tercih edin. Kişi başına 1 tatlı kaşığı yağ yeterlidir.
Et yemeklerinde yağı azaltın, etiniz çok yağlıysa yağ kullanmayın. Haftada üç defadan fazla kırmızı et tüketmeyin, onun yerine balık veya tavuk gibi beyaz etleri tercih edin.
Fazla tuz tüketiminden kaçının; hipertansiyon ve böbrek hastalarının tuzu tamamen sofradan kaldırmaları gerekir. Tuz da şeker gibi aynı yoldan metabolize olduğu için şeker hastalarının da sınırlaması gerekir. Sofraya gelen yemeklere asla fazladan tuz katmayın. Kaya tuzunu tercih edin, tuzu yemeklere pişmeye yakın ekleyin.
Günlük almamız gereken şeker miktarını gün içinde tükettiğimiz meyve ve sebzelerden karşıladığımız için vücudun fazladan bir şekere ihtiyacı olmaz. İhtiyaçtan fazla tüketilen şeker,şekerlemeler,reçel,şerbetli tatlılar göbek bölgesinde yağlanmaya neden olur. Göbek bölgesindeki yağlanma iç yağlanmayı arttırır, bu da Karaciğer yağlanması,kalp-damar rahatsızlığı,diyabet ve tansiyon gibi hastalıklara yol açar.
Gün içinde fazla ekmek, pilav, makarna tüketmemeye özen gösterin. Beyaz ekmekten uzak durun, çünkü beyaz ekmekte lif olmadığı için kan şekerini hızlı yükseltir ve hızlı düşürür. Bu da kişinin kısa bir süre sonra acıkmasını tetikler.
Beyaz ekmek yerine lif oranı yüksek tam buğday, çavdar veya kepekli ekmek cinsini tercih edin. Ancak bu ekmekleri de tüketirken fazla yememeye özen gösterin. Pilav olarak da lif oranı yüksek bulgur pilavını tercih edebilirsiniz. Makarna tüketirken de tam buğday veya kepekli makarnaları tercih edin. Pilav veya makarnayla beraber ekmek tüketmeyin.
Günlük olarak yarım saatten fazla tempolu yürüyüş yapın.Unutmayın ki en büyük ilacınız hareketiniz. Ne kadar hareketli bir yaşamınız olursa yaşlanmaz ve aynı zamanda birçok hastalığa karşı da korunmuş olursunuz.
Sağlıklı bir yaşam için bağırsak sağlığına dikkat etmemiz gerekir.
Vücudumuzun toksinlerden arınması, boşaltım sistemimizin düzenli çalışmasına bağlıdır. Onun İçin de bağırsaklara ve bağırsak sağlığımıza dikkat etmeliyiz. Bağırsaklarımızın günlük bakımı için en önemli noktanın yeterli probiyotik yani yararlı bakteriler alımı olduğunu unutmayın.
Bu nedenle bağırsak sağlığımız için her gün kefir veya probiyotikli yoğurtları tüketmemiz çok önemlidir. Ayrıca muz, pırasa, enginar, sarımsak ve soğanda yararlı bakterileri besleyen diğer besinlerdir.
Sağlıklı beslemek için taze meyve ve sebze tüketiminin vitamin ve mineral alımı açısından oldukça önemli olduğunu unutmayınız. Dondurulan sebze ve meyveler yıkanma, doğranma ve dondurulma sırasında şoklanır ve bu da antioksidan kapasitesinin azalmasına sebep olur.
İçeçek olarak bitki çayları tercih edilmeli. Bitki çaylarının demlenmesi ise kaynamış suyun içerisinde ağzı kapalı bir şekilde yedi- sekiz dakika süre ile bekletilip süzülmesi ile gerçekleşir. Ağzı kapatılmadan demlenen bitki çaylarındaki uçucu yağ asitleri kaybolur ve bitki çayları özelliğini yitirir. Kış döneminde kuşburnu, adaçayı, ıhlamur, zencefil gibi bitki çaylarını tercih etmek bağışıklık sistemini kuvvetlendirir.
“Sağlıklı Beslen Sağlıkla Kal!..” Sağlıklı beslenme sağlıklı yaşam İçin oldukça önemlidir. Her öğün taze sebze-meyve tüketin. Tam taneli tahıl ürünlerini tüketin. Lifli besinleri tercih edin. Sağlıklı yağları seçin. Daha az şeker ve şekerli besin tüketin. Daha az tuz kullanın. Alkol almaktan kaçının. Güvenli gıdaları tercih edin.