Gün/aydın dostlarım…
Yaşamak sevmektir diyorsan… Yaşama sevincini yitirme…
Kollarını aç… ________________ Benim adım SABAH… Sevgiye başlangıcım ben…
RAMAZAN BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN…
‘Bayram şekerle tatlanmıyor sensiz Anne!.. Ve sensiz Bayram olmuyor Baba!..’ diyesim geliyor geliyor da zamanı geriye çeviremiyorum…
Bayramlar;
Umuttur, ümittir, berekettir
Özlemdir, özlemektir, özlenmektir
Sevgidir, sevmektir, sevilmektir
Gelecek yarınlara niyettir
Kalpten kalbe birlikteliktir…
“Aaah nerede o eski bayramlar” demeye başlamışsanız bilin ki yaşlandığınızın resmidir. Gün be gün bir takım değerlerimizi küreselleşme denen kültür bombardımanına kurban verdiğimiz de ayrı bir gerçek. İnsanlık, cemaat ve toplum okyanusundan hızla bireysel yaşamın ıssız sahillerine doğru sürükleniyor.
“Her bayram sabahında, beraber kalkardım babamla.
Beraber giderdik namaza. İlk babamı bayramlardım,
ilk onun ellerini öperdim. Sonra gelir anamın ellerini öperdim,
hayır dualar alırdım… Ya şimdi!.. Anasız, babasız bir bayram daha bana…”
Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı dinî bayramlarımızdır. Kurban Bayramında Hz. İbrahim, Hz. İsmail ve Hz. Hacer Validemizin şeytana karşı kazandığı zaferi kutlarız.
Ramazan Bayramı’nda Allah (c.c.)’ın bizlere bahşettiği onca nimete rağmen bir ay boyunca gündüzleri nefsimizle yaptığımız mücadeleyi kazanmanın, sağlık afiyet ve huzur içinde bayrama kavuşmanın sevinci vardır.
Bayram sevinci ise ve toplanma günü anlamına gelir. Millî ve dini birliği sağladığı için hemen her toplum var olan bayramlarına büyük önem vermişler ve bir takım yeni bayramlar ihdas etmişlerdir.
İslam dini de Müslümanlara iki bayram armağan etmiştir. Bildiğiniz gibi bunlar Ramazan ve Kurban bayramlarıdır.
İşte anlamına ve amacına uygun olarak; dargınlık ve kırgınlıkların yerini dostluk ve güven duygularının aldığı, dayanışma ruhu içerisinde insanların birbirine daha da yakınlaştığı müstesna günlerden birisi olan Ramazan Bayramı’nı kutlamanın mutluluk ve heyecanını yaşıyoruz bu gün…
Ay gibidir bayramlar. Hilal olur kimilerinin umutları harekete geçer, kimilerinin yüreğini sıkıştıran kasveti, hasreti.
Ay gibidir, bir yüzü dolunay olur ihtişamla parlar gökyüzünde, getirir beklenenleri; karanlıkta kalan kısmı ise yakar diğerlerini…
Bayramlar berekettir, umuttur, özlemdir, yarınlara niyettir…
Dünyanın birçok yerinde değişik şekillerde kutlanan çok sayıda bayram bulunmaktadır. Sosyal, kültürel, dinsel, tarihsel, psikolojik, ekonomik ve çevresel vs. gibi bir veya birden fazla faktörün etkileşimi sonucu ortaya çıkan bayramların birçoğu bugün gelenekselleşerek kutlanmaktadır.
Biliyorsunuz bizim de böyle kutladığımız günlerimiz var coşkuyla, gururla. 23 Nisan, 29 Ekim, 19 Mayıs, 30 Ağustos, Millî Bayramlarımızdır. 19 Mayıs kurtuluş meşalesinin yandığı gün, 23 Nisan millet egemenliğinin tescili, 29 Ekim köydeki çobanın oğlunun da ülkeyi yönetebilmesinin önünün açılması, 30 Ağustos ülkeyi dört bir yandan işgal etmiş düşmanın son kırıntılarının denize döküldüğü gündür.
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) şöyle buyurmuştur; Birbirinizle ilginizi kesmeyiniz, sırt dönmeyiniz, kin tutmayınız ve hased etmeyiniz. Ey Allah’ın kulları, kardeş olunuz. Bir Müslümanın, din kardeşini üç günden fazla terk edip küs durması helâl değildir.”
Dargın olanlar için Ramazan bayramı iyi bir vasıta olabilir. Ne demişler “Küsler bayramda barışır.” Dinimiz küslüğü tavsiye etmiyor…
Dilerim bayram sonu İslâm ülkelerinde ve ülkemizde gerçek bir bayram sonu olur. Herkes birbiriyle kucaklaşır, her türlü acılar, üzüntüler geride kalır. Yurdumuza, ülkemize, İslâm âlemine hepimizin dilediği huzurlu ve güzel günlerin gelmesi için dua edelim.
Müslümanların dini bayramları olan Ramazan ve Kurban bayramlarının insanları birleştiriciliği vardır. Benlik kisvesinden çıkıp Bizlik kisvesini giyme zamanıdır dini bayramlarımız…
Bayramlarda, din ve sosyal normların aynı düzleme gelir. “Bayram sosyalleşmektir, sosyalliğin kimyası içinde insanın kendini bulmasıdır. Kolektif hafızanın canlandırılması, insanların iletişimi ve irtibatı, birbirinden haberdar olması, büyüğün, küçüğün sayılıp sevilmesinin vesilesidir. Kaynaşmak ve paylaşmak zamanıdır bayramlar. Sofrada bir araya gelmek, sevinci çoğaltmaktır. Hazırlık aşamalarında heyecan, kutlamalarda duygu birliği yaşamaktır.”
Ramazan Bayramı, ayın hilalden hilale devrini tamamladığı süreçte günden güne yaklaştığını daha yakından hissettiren, arife gününde kabir ziyaretleriyle hazırlıkların tamamlandığı ve bayram namazının, erken başlayan günün ve bayramlık kıyafetlerin gözlendiği bir bayramdır…
Bayramlar, milli ve dini duyguların, inançların, örf ve adetlerin uygulanıp sergilendiği, bir toplumda millet olma şuurunun şekillendiği, kuvvetlendiği günlerdir…
Milli birlik ve beraberliğimizin güçlendiği, tarihsel ve kültürel zenginliklerimizin özenle yaşatıldığı, sevgi, saygı, hoşgörü ve vefa duygularının atmosferinde huzur ve kardeşliğin hâkim olduğu bayram günleri, toplumsal yaşamımızda vazgeçilmez bir öneme sahiptir…
İnsanlığın üzerinde uzlaştığı bu güzel değerlerin sadece bayramlarda değil, her zaman aynı coşkuyla yaşanmasına katkıda bulunmanın ortak amaçları olması gerektiğini düşünmekteyim. Bayramlar o kadar büyülüdür ki, gelişi bütün bir yıl beklenir ve gidişindeki keder de ancak böyle bir ikinci geliş ümidiyle hafifler; tasa iken sevinç olur, hüzün iken beklenen bir neşeye dönüşür.
Bu Ramazan bayramı vesileyle; başta Ebedî Başkomutanımız, Türkiye Cumhuriyetimizin Banisi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile yüce milletimizin birlik ve beraberliği, halkımızın huzur ve güvenliği ve vatanımızın bölünmez bütünlüğü için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi, hayatta olan ve ebediyete intikal eden kahraman gazilerimizi, ebediyete intikal eden ama kalemi, eserleri ile kalbimizde yaşayan tüm ustaları rahmet ve minnetle anıyorum…
Vatanımda ve yurt dışında yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımızın, İslam âleminin, bu güne dek dostluğu, sevgiyi, sevinci ve geleceği… Aşımızı, ekmeğimizi, soframızı… Hüznümüzü, acımızı, yalnızlığımızı, gözyaşımızı… Kahkahamızı, sevinçlerimizi, duygularımızı paylaştığımız dostlarımın, arkadaşlarımın, akrabalarımın, sevdiklerimin sevenlerimin, sizlerin; birlik ve beraberliğimizi, kardeşlik ve dostluğumuzu en sıcak şekilde hissedeceğimiz Ramazan Bayram’ınızı en içten dileklerimle kutluyor; her ilkbaharda gelinciklerin en güzel başlangıçları müjdelemesi gibi, bu bayramın da herkese, size, ailenize, sevdiklerinize başarı, mutluluk, neşe, huzur, sağlık ve esenlikler getirmesini diliyorum…
Bizleri bayram günlerine kavuşturan ve bayram sevincini yaşama fırsatı veren Yüce Rabbimize hamdü sena, Resul-i Ekrem Efendimize salatü selam olsun.
Sevgiyle, sevdiklerinizle tüm kirlenmişliklerden uzak sevelim, sevilelim, şu üç günlük dünyada, hayat sevince daha güzel ve diyelim ki her bir cümleye; atalarımızdan emanet aldığımız bu Vatanın sahipleri yalnızca bu Vatanı karşılıksız seve bilenlerdir… Gönül soframdan gönül sofranıza muhabbet olsun… Sağlık ve huzur ile hoş kalın, hoşça kalın, sevgiyle hep dostça kalın, bir gün, bir yerlerde, görüşmek ümidiyle…
#öskurşun#