Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hasan TÜLÜCEOĞLU

Panoramik Fetih

Hasan TÜLÜCEOĞLU Yazar Hasan TÜLÜCEOĞLU
06 Ekim 2011
Hasan TÜLÜCEOĞLU
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

İletişim ve bilgilenmede internet, taşrada bulunmanın dezavantajlarını kaldırmakla birlikte İstanbul’da bulunmak elbette artı bir avantajdır.

Nerede olursak olalım internet sayesinde tüm dünyadan anında haberdar olabilmekte, istediklerimizle hemen iletişime geçmekteyiz. Bu sayede 2009’da açılan ‘Panorama 1453’ten haberdar olmuşken benim için bu mekânı görmek taşra dezavantajından dolayı iki yıl gecikti.

Üniversite öğrenciliğimde taşradan 303 otobüslerle gelip indiğim Topkapı otogarının izlerini ararken çocuklarla birlikte Panorama 1453’ün kümbet görünümlü binasında buldum kendimi.

Panorama müzesine girdiğinizde, İBB Kültür A.Ş.’nin internet sitesinde açıklanan “İSTANBUL 1453 Panoramik Müzesi’ndeki çalışmada resmin bittiği yer diye bir şey olmadığı için, resme bakan kişi optik alışkanlıklarıyla eserin gerçek boyutlarını kavrayamayacaktır. İzleyici, platforma çıktığı anda 10 saniye kadar sürecek bir şok yaşamaktadır. Bu durum, resmin gerçekliğini ve boyutlarını kavramayı sağlayacak referanslar, başlangıç ve bitiş gibi dayanak noktaları bulamamanın şaşkınlığıdır. Burası insana, kapalı bir mekâna girildiği halde, bir şekilde tekrar üç boyutlu dış mekâna çıkılmış duygusunu yaşatmaktadır.”  olgularını aynen yaşıyorsunuz. İlk girişteki o on saniyelik şaşkınlık zaten sizi büyülüyor.

Bir gökyüzü algısında yerleştirilen resimlerle ve ses efektleriyle İstanbul’un fethi ifade edilmeye çalışılmış. Geri fonda sürekli çalan mehter en başta size geçmiş ve fetih duygusunu veriyor. Gerilerde nizamlı şekilde yer almış yeniçeri ordusunu mehterle daha bir canlandırabiliyorsunuz. O an fetih için surlara hücuma hazırlanıyorlar. Orduların önündeki Fatih resmi, ders kitaplarında Fatih’in İstanbul’a girişi resminin benzeri olması surlara saldırı hazırlığının gerçekliğini biraz bozuyor. Zihninize yerleştirilen tarih anlatımıyla burada resmedilen tarih bu resimde çelişiyor ve savaşın ortasında duygunuz birden bozuluyor. İstanbul fethedilmiş, surların içine geçilmiş ve Rum kızlarını Fatih’e çiçek vermeye çalışırken hayal ediyorsunuz.

Marmara tarafında surların hemen yanında top ateşleyen, yaralı askerlere yardımcı olan askerler size sur gerisinde zorlu bir mücadeleyi anlatıyor. Sol tarafınızda Edirnekapı tarafında resmedilen süvariler hiçte bizden yeniçeriden biriymiş görüntüsü vermiyor. Ortaçağ Hıristiyan şövalyelerini daha çok andırıyor. Surlara Yeniçeriler mi, Hıristiyan ordularımı saldırıyor bir türlü çıkaramıyorsunuz. Gemilerin karadan Haliç’e indirilmesi ise çok gerilerde siluet gibi resmediliyor.

Tarih kitaplarında vurgu ve tüm ayrıntısıyla anlatılan Ulubatlı Hasan’ın surlara bayrağı dikmesini, diktikten sonra şehit edilmesini, Topkapı surları önündeyken hatırlıyorsunuz ama gördüğünüz resim tarih anlatımından yine uzak kalıyor. Surların tepesinde çok uzaklarda ayakta çok rahat bayrak direğini dikmiş belli belirsiz bir
Ulubatlı Hasan’la karşılaşıyorsunuz. Surları aşma mücadelesindeki askerlerde nedense ben yeniçeri askeri pek göremedim. Resmedilen askerler yeniçerilerden, Anadoluluktan çok uzak duruyor. Bayrakların çiziminde  üzerindeki şekilden adeta bilerek kaçınılmış; ne hilale ne haça benziyor. Bayraklar üzerine belli belirsiz siluetler yerleştirilmiş. Yanılmıyorsam o gün Osmanlılar hilal resmi içeren bayrak kullanıyorlard
ı. Nafile burada resmedilen hiçbir bayrakta hilal izini dahi göremedim.

Dairesel bu mekanda hemen etrafınıza yerleştirilen eski savaş aletleri resimdeki renkliliğe maalesef uyum sağlamıyor. Yığma toprak üzerine sonradan yerleştirildiği çok aşikar olan bu gerçek görüntüler sizi resimlerin savaş gerçekliğinden uzaklaştırıyor. Bunlar daha düzenli çimlendirilmiş doğal toprak üzerine yerleştirilmiş olsalardı daha gerçekçi bir görüntü ortaya çıkardı.

Top sesleri, at puflamaları belli belirsiz gerilerden gelen bir uğultu ve bizden olan mehter marşı bu küçük mekanda sürekli duyduğunuz sesler. Biz biliriz ki savaşan askerlerimiz ‘Allah Allah’ diye nara atar. Şehit olma aşamasındaysa kelime-i şahadet getirir. Biraz cephe gerisindeyse Kuran okur. İstanbul’u fetheden Müslüman Türk askerlerinin resmedildiği bu mekanda bunların hiç sesini duymuyor ve işaretlerini de göremiyorsunuz. Anlaşılan bu mekan hazırlanırken laiklik ilkesine uyulmaya azami gayret gösterilmiş. Allah sesinden kim rahatsız olacak. Eğer bu askerler bizim askerlerimizse ve Allah için savaşmışlar ve en büyük hedefleri Allah yolunda şehit olmaksa bu şahadete giderken elbette Allah diyecek, besmele çekecek kelime-i şahadet getirecek. Dindar bir insan olarak bu eksikliği çok fazla hissettim. Tek teselliniz mehterin çalması oluyor.

Sanal dünyayla iç içe büyüyen çocuklarım bu sanal mekana elbette bayıldılar. Hayal kırıklığına uğramış olarak sanal ortamdan gerçek ortama çıktığımda yıllar önceki öğrencilik günlerimin nostaljisini o günkü gerçeklikle örtüştürmeye çalışarak yaşadım.

Bakımı yapılıp sağlam kalan Topkapı surlarını, Marmara’ya doğru gittiğinizde artık iyice yıkılıp dökülmüş surlar takip ediyor. Sanal ortamlardan gerçek tarihi yapı ve mekanları korumak elbet daha önemlidir. Mevcuttaki İstanbul surlarının bakım ve korunması daha öncelikli gerekli ve önemlidir.

Sanal bir müze oluşturmanın yanında Topkapı surlarına daha gerçekçi tarihi görsellikler eklenerek fetih anı daha hakiki ve canlı olarak yansıtılabilinir. Ulubatlı Hasan’ın bayrağı diktiği Topkapı surlarına benzeri bir düzenleme fetih bilincini koruma açısından gerekli.

Paylaş
Etiketler: istanbulistanbulun fethipanorama1453panoramik müze
Önceki Yazı

Teğet Geçecek Ok Halka Battı

Sonraki Yazı

Bir Hastanenin Hatırlattıkları!..

Hasan TÜLÜCEOĞLU

Hasan TÜLÜCEOĞLU

İlişkili Yazılar

Göbeklitepe’de Hz. İbrahim Silüeti
Eğitim & Kültür

Göbeklitepe’de Hz. İbrahim Silüeti

09 Haziran 2025
5k
Medyada Dindar Görünümler
Film & Sinema Eleştirisi

Medyada Dindar Görünümler

30 Ocak 2025
5k
Hükme Akıl Erdirmek
Edebiyat

Hükme Akıl Erdirmek

07 Ocak 2024
5k
Alternatif Bilim Farklı Teknoloji
Bilim & Teknoloji

Alternatif Bilim Farklı Teknoloji

06 Şubat 2023
5k
Sonraki Yazı

Bir Hastanenin Hatırlattıkları!..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap