“Haklılar kazanır.” dedin
Haksızlıktan söz etmedin
Boşuna ümitlendirdin
Taşıyorum öğretmenim.
MD
“Öyle sahipsiz, sarp kayalıklarda bir adadır ki onur / Bir kez dışına düşen, bir daha giremez içine, hep dışında durur.” Victor Hugo
“Ulusları kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Dünyanın her yanında 
öğretmenler, insan topluluğunun en fedakâr ve en değerli varlığıdır.” Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk
***
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, 24 Kasım 1928 tarihinde Millet Mektepleri’nin Başöğretmenliği sıfatını kabul etmiş ve bu tarih esas alınarak Türkiye’de Öğretmenler Günü Milli Eğitim Bakanı Hasan Sağlam döneminde kutlanmaya başlanmıştır.
Meslektaşım Zübeyit Çelik, Maltepe Belediye Başkanlığının Öğretmenler Günü Etkinliğine beni de davet etti. Teşekkür ederim. Belirtilen saatte Türkan Saylan Kültür Merkezi Salonunda yerimi aldım.
Karşımızda bir panel masası gördüm ve masada şu adları okudum: Yıldırım Kaya, Necati Özkan, Dr Alper Akçam ve Prof. Dr Üstün Dökmen ile Eğitim Çalıştayı’ndayız.
Sunucu Necati Özkan, kürsüden yaptığı içerikli sunuş konuşmasıyla etkinliği başlattı.
Sonra sırayla Zübeyit Çelik, Başkan Ali Kılıç, Yıldırım Kaya günün anlam ve önemiyle ilgili konuşmalarını yaptılar.
(Başkan Ali Kılıç, Antalya’da yaşamını sürdüren babasının rahmetli olduğunun haberini aldığını belirtti ve izin isteyerek Antalya’ya gideceğini belirtti ve ayrıldı!)
Konuşma sırası gelen Prof. Dr. Üstün Dökmen, tüm dinleyenleri ilgilendiren davranış ve eğitim ağırlıklı konuşmasını uzun zaman diliminde gerçekleştirdi. Dinlemeye de değerdi. Ne ki panelde yer alması yerine ayrı bir etkinlik olarak konferansını dinlemek, çok daha isabetli olurdu, düşüncesindeyim.
Zamanı iyi değerlendirmek gerekirdi. Ankara’dan çağrılı olarak katılan panelist Dr. Alper Akçam’a konuşma sırası geldiğinde sürenin uzaması nedeniyle salon boşaldı! Adı anons edilen Akçam, uygun sözcüklerle sitemlerini bildirdi! Toplantı sonlandı.
***
Planlanan etkinliğin ikinci bölümünü gerçekleştirmek için araçlarla Küçükyalı Süreyya İlmen Paşa Kültür Merkezi’ne gidildi. Yemek salonunda ayrılan masalar dolduruldu. Belediye Başkanlığınca tüm katılanlara öğle yemeği ikram edildi.
Buradaki izlence, Maltepe Belediyesi Başkan Yardımcısı şık ve zarif Canan Döner’in yetkisinde yürütüldü. Zübeyit Çelik, kimi desteklemede bulundu.
Sunuculuk görevini burada da Necati Özkan sürdürdü. “Köy enstitüsü ve öğretmen” temalı konuşmalar yapıldı. Adımın sunucu tarafından daveti üzerine kürsüye giderek güncel olması düşüncesiyle aşağıdaki şiirimi seslendirdim!
Önceden Maltepe Belediye Başkanlığına verilmiş olan listeye göre onlarca plaketin (onurluk belgesi) yaptırıldığı gözlendi. Emekli olup da Maltepe ilçesinde yaşayan öğretmenlere verileceği beklentisi hâkim olurken, büyük bölümünün İstanbul’un başka ilçelerinden gelen emekli öğretmenlere sunulması doğrusu düşündürücüydü ve biraz da sulandırılmış olduğu gözlendi!
Önerim: Maltepe’deki emekli öğretmenlerin ve basınla uğraşanların birer listesi, belediyenin ilgili bölümünde dosyalanarak el altında bulundurulmalı ve yeri geldiğinde değerlendirmeye gidilmelidir.
Başta Belediye Başkanı Ali Kılıç olmak üzere, Başkan Yardımcısı Canan Döner’i, eğitimci Zübeyit Çelik’i ve tüm emeği geçenleri kutlayarak teşekkür ediyorum.
İyi öğretmenin varlığıyla olumlu davranışlara dönüş olan kişi olduğu belleklerde iz bırakmalıdır. Aşağıdaki şiirimle yazımızı noktalıyorum.
İnandırdın Öğretmenim
(Ya da Yüzleşme)
“Her yer sımsıcak.” demiştin
Üşüyorum öğretmenim
Dik durmamı istemiştin
Düşüyorum öğretmenim.
Çarşı başka, pazar başka
Yeni kuşak mı, bambaşka
Alan kaçar, var pılışka
Şaşıyorum öğretmenim.
Pazarda seni görünce
İçim yandı ince ince
Sen: “yumurtaaa! ” deyince
Pişiyorum öğretmenim.
“Haklılar kazanır.” dedin
Haksızlıktan söz etmedin
Boşuna ümitlendirdin
Taşıyorum öğretmenim.
“İnsanlara güven olmaz
Mağdur kişi hakkın almaz
Çalışanlar darda kalmaz.”
Aşıyorum öğretmenim.
Sen yine de görev yaptın
Bizim için neler yaptın
Sana sitem eder miyim?
Coşuyorum öğretmenim.
Muhsin Durucan
*
