Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Mehmet ÖZDEMİR (Dr.)

Neden Eleştirel Düşünce?

Mehmet ÖZDEMİR (Dr.) Yazar Mehmet ÖZDEMİR (Dr.)
20 Ocak 2020
Mehmet ÖZDEMİR (Dr.)
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

“Bir şeyin ne olduğu bilinmeden onun hakkında kesin, genel-geçer şeyler söylenemez” Platon

Eski Yunan filozoflarından Platon’un (M.Ö. 427-347) bu sözünün bilginin doğası bakımından bilgi felsefesinde çok manidar bulunur. Çünkü bilme, öğrenme, öğretme ve dahası yargıda bulunma kavramlarla yapılan bilgi temelli bir etkinliktir. Kavramlar varolanı çerçeveleyen zihinsel yapılar olarak düşüncededir, dile geçmediği, yani tanımlanmadığı zaman öznel ve bulanık kalır. Kavramın dile geçmesi demek, kavramın tanımlanması demektir. Kavramın tanımının yapılmasıyla birlikte öğrenmenin yolu da açılmış olur. Bu bakımdan bir şey hakkında “kesin”, “genel-geçer” yargılarda bulunmadan önce “bu nedir?” sorusunun cevabının iyi bilinmesi ve dahası bu soruya ayrıntılı bir biçimde yanıt verilmesi gerekir. Söz konusu yazının başlığı “eleştirel düşünme” gibi önemli bir tümel kavram olunca “tanımlama” öncelik kazanıyor. Bir tür zihinsel faaliyet olarak “eleştirel düşünme” deyiminin, hem “bilim” hem de “etik” alanında “doğruyu” arama ve bulmaya ilişkin olanı imleyen bir anlam kazandığını ve bu bakımdan da eğitimle ilgili önemli değerleri içerdiğini görüyoruz. Burada geçen “doğruluk” sözcüğü, bilimsel alanda, bilginin nesnesine uygun olması anlamındadır. Bilgi, ise nesnesi olan önermelerdir ve nesnesine gidilerek doğrulanabilir ya da yanlışlanabilir. Böylelikle bilgi kuramı, öğrenilen her şeyin olduğu gibi kabul edilmesini değil, tam aksine öğretilenlerin doğruluğunun enine boyuna sorgulanmasını amaç edinir. Belli kalıplarda kalarak doğruluğa yaklaşmak ya onu da bulmak mümkün olabilir mi? Böyle bir tutum olsa olsa bir tür dogma olur, dogmanın doğası da düşünerek eleştirmeye açık değildir. Şimdi konuyu adım adım açmaya gayret gösterelim.

“Eleştirme” kavramı olur olmaz herşeye karşı çıkmak anlamında değildir. Böyle bir terim, daha çok bir şeyin “doğru” ya da “yanlış” olduğunu gerekçeleriyle, nedenleriyle ortaya koyma biçimini ifade eder. Burada yeri gelmişken “doğruluk” ve “gerçeklik” arasındaki bir ayrımın altını çizelim. Günlük yaşamda bu iki önemli kavramı çoğu zaman aynı anlamda kullandığımız oluyor. Oysa ki, ikisi arasında dikkate değer bir fark var. Doğruluk epistemolojik bir kavram; bilginin, mantıksal önermelerin ve eylemlerin ya da davranışların doğruluğundan söz etmek mümkün. Gerçeklik ise daha çok ontolojik, yani varlıksal bir şey, bir var olma tarzı. Varolan şeyin gerçekliğinden söz ediyoruz. Başka bir anlatımla; varlığı biz gerçeklikle tanımlarken, varlığa ilişkin önermelerin bilgisini ise “doğru” ya da “yanlış” gibi terimlerle değerlendiriyoruz. Şimdi bu önemli ayrıma kısaca değindikten sonra doğruluğun üç ayrı anlamına bakmaya çalışalım.

Doğruluğun mantıktaki karşılığı “mantıksal tutarlılık” biçiminde ortaya çıkıyor. Buna doğruluğun birinci anlamı diyelim. Kişinin okuduğu bir metinde benzer veya farklı düşünceleri ayırt etmesi, bunları tek tek bir araya getirerek kendi aralarında gruplaması, dahası çelişkileri ve mantıksal tutarsızlıkları fark etmesi ya da kendi söylemleriyle pratiği arasındaki örtüşmeyi yoklaması, uyumsuzluğu fark etmesi eleştirel düşünmekle mümkün. Demek ki, bir yanıyla eleştirel düşünme çelişkileri, tutarsızlıkları fark etmek, yakalamak ve ortaya koymak gibi bir etkinliği yerine getiriyor, böyle bir görev üstleniyor.
Ünlü Matematikçi Cahit Arf “bilimde kesinlik yoktur; eğer kesin olsaydı bilim değil dogma olurdu” demektedir. “Dogma” sözcüğü doğruluğundan asla kuşku duyulmayan görüş ya da öğretiler alanı olarak tanımlanıyor. Bilim felsefesi, bilimin bütününde “tam” ve “tutarlılığın” olanaklı olup olamayacağını tartışıyor. Burayı biraz açalım. “Tamlık” kavramı, bir sistemde birbiriyle çelişen iki önermeden yalnız birinin, yani “p”nin ya da değilleyeni olan (p’)’nin ispatlanmasını şart koşar. Tutarlılık kavramı ise bir önerme ile değilleyeninin, yani ikisinin birlikte doğru olmaması gerektiğine işaret eder. Bir başka deyişle; bir dizgenin “tutarlı” olabilmesi için “p” ya da (p’) gibi önermelerin birlikte doğru olmaması gerekirken, dizgenin “tam” olabilmesi için bu önermelerden yalnızca birinin sistemde doğru olması, bir anlamda ispatlanabilir olması gerekir. Kimi matematikçiler yakın tarihte çok iddialı bir biçimde matematiğin tümünün “tam” ve “tutarlı” olduğunu ileri sürdüler. Bu konuda önemli girişimlerde bulundular. Fakat, büyük matematikçi Kurt Gödel genç yaşında yaptığı çalışmalarla matematikte tamlık ve tutarlılığın sadece sınırlı dizgelerde mümkün olabildiğini, bütününde ise imkânsız olduğunu ispat etti. Buradan hareketle şunun altını önemle çizelim. Bilimin tümü “keşfedilmiş”, “olmuş-bitmiş”, “doğrulanmış” ve “kesin” bir alan değildir. Matematik en sağlam, kesin, evrensel, zorunlu önermeler olarak kabul edilse bile, matematiğin bütününün de “tam” ve “tutarlı” olması imkânsızdır. İşte burada, bilimi, bilimin doğruluğunu sorgulama biçimi olarak eleştirel düşünme zorunlu olarak eğitimin merkezinde yer almaktadır. Bu açıdan bakıldığında, eğitimin esas hedeflerinden birinin öğrendiklerinin çoğundan şüphe edebilen ve her bilgiyi yeniden gözden geçirebilen insanlar yetiştirmesi gerektiği daha net olarak ortaya çıkıyor. Bu yönüyle eleştirel düşünme bize, doğruluğun ikinci anlamını, yani bilim özelindeki önermelerin doğruluğunu sorgulama olanağını kazandırıyor. Bilimsel önermelerin nesnesine bakmada bize ışık tutuyor eleştirel düşünme.

Doğruluğun üçüncü anlamıyla daha çok “etik” alanında yüzleşiyoruz. Buradaki “doğruluk;” bir durumu, bir olguyu doğru anlayıp doğru değerlendirme ve doğru eylemde bulunma biçimi olarak karşımıza çıkıyor. Her toplumda yerleşik kültür ya da kültürler etik alanındaki doğruluğun anlamını, yönünü değiştirmede etkili olabiliyor. Sadece yerleşik kültür mü? Elbette hayır. Öznellik, değer yargıları, önkabuller ve başka şeyler… Doğru değerlerdirme ve doğru etkinlikte bulunmada önemli engeller. Böyle durumlarda bilen özne için gerçeği, hakikati bütün ayrıntılarıyla görmek hiç kolay değil. Çünkü bilgi varolanın, varlığın bilgisi olması bakımından gerçeğin bilgisi olmayı amaç edinir. İşte bu durumda gerçeğin, hakikatin bilgisini görmek için onun üzerindeki perdenin kaldırılması gerekir. Bilginin nesnesini gözden kaçırmadan “nesnel ve bilimsel” bir bakışla bu perde, öznenin nesneye yönelmesini engelleyen bir yapı olmaktan çıkabilir ve olguların bilgisi gözler önüne serilebilir. Dolayısıyla eleştirel düşünme kişiye, etik alanında doğru bilgiye ulaşılabilme ve doğru değerlendirme yapabilme olanağı kazandırıyor. Kişi, kişisel değer yargıları temelinde değil insanlığın değerleri üzerinden bir değerlendirme yaptığında ve eylemde bulunduğunda değer üretiyor. Böylelikle eleştirel düşünme kişiye daha çok değerler temelinde düşünme, hareket etme ve doğru değerlendirme imkânı veriyor, kişinin insanlaşmasına katkıda bulunuyor. Yani, insana insan olmanın bilgisini kazandırıyor eleştirel düşünce…

Dr. Mehmet Özdemir Eğitimci/Matematik Felsefecisi

Paylaş
Etiketler: “Dogma” sözcüğüBilim felsefesietikmatematiğin bütünününnesnel ve bilimselplatonÜnlü Matematikçi Cahit Arf
Önceki Yazı

İnsan Nedir?

Sonraki Yazı

Çırak

Mehmet ÖZDEMİR (Dr.)

Mehmet ÖZDEMİR (Dr.)

İlişkili Yazılar

”Ah Şu Önyargı Ah Şu Toptancı Bakış”
Eğitim

”Ah Şu Önyargı Ah Şu Toptancı Bakış”

14 Şubat 2023
5k
Anma

Yaşasın Cumhuriyet

31 Ekim 2022
5k
Mehmet ÖZDEMİR (Dr.)

Neden Laiklik…

20 Eylül 2022
5k
Neden Karma Eğitim?
Eğitim & Kültür

Neden Karma Eğitim?

15 Ağustos 2022
5k
Sonraki Yazı

Çırak

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap