Tahmin ettiğiniz gibi, Londra’daki NATO toplantısından eli boş döndük. Yalaka medya, aksini söylese de, Milli Savunma Bakanlığı’nın dediği gibi “NATO bizi yalnız bıraktı.” Bizim değil, terör örgütlerinin (her zaman olduğu gibi) yanında yer aldı. Hiçbir müsbet sonuç sağlanamadı.
1– Aslında, NATO’nun bugüne kadar bize hiçbir yararı olmamış; çok zararı olmuştur. Devamlı olarak, bizi sömürmüş, hamallık yaptırmıştır.
a) ABD köleliği, NATO ile başlamıştır. CIA ve MOSSAD her tarafımıza nüfus etmiştir.
b) Bu örgüte girelim diye, çok sayıda evladımız Kore’de şehit olmuş veya yaralanmıştır.
c) NATO’nun baskıları ve oyunları ile (Başta Savunma Sanayimiz olmak üzere) tüm sanayimiz, tarımımız, ekonomimiz çökmüştür.
2– Aslında NATO ve Varşova Paktı, ABD ile Rusya’nın danışıklı dövüşünün meyveleridir. Böylece dünyayı bölüşmüşler, zaman zaman kayıkçı kavgaları ve suni krizler üreterek, yıllarca sömürü düzenlerini devam ettirmişlerdir.
3– Biz, S-400’leri ne zaman aldık? 15 Temmuz sonrasında. Kime karşı kullanmayı düşünüyoruz? ABD, İsrail ve Yunanistan’a karşı. Niçin?
a) Bizim için en yakın tehlike bu ülkeler olduğu için.
b) Fiilen, (terörle değil) bu ülkelerle savaştığımız için.
c) Mevcut silahlarımızı (uçaklarımız dahil) bunlara karşı kullanamayacağımız için.
Kaldı ki, Yunanistan’ın S-300 almasına hiç ses çıkarmayanlar, şimdi niçin bu kadar gürültü koparmaktadırlar? Kötü niyetli oldukları için.
4– İktidarın halkı ile gerçekleri paylaşması şarttır. Şöyle ki;
a) Bütün terör örgütleri kimin maşasıdır? Kimler tarafından kurulmuştur, yönetilmektedir, eğitilmektedir ve 10 binlerce TIR yardım yapılmaktadır?
b) Türkiye’yi parçalamak isteyen, asırlardır Ermenileri ve Kürtleri kışkırtan, büyük Ermenistan/ Kürdistan ve BOP projelerini gerçekleştirmeye çalışan; Arap Baharı senaryosu ile Mısır/ Irak/ Suriye/ Libya/ Tunus/ Cezayir/ Yemen, başta olmak üzere, tüm İslam âlemini perişan eden; İslam ülkelerinin tüm kaynaklarını ahlaksızca sömüren; milyonlarca masumun kanına giren kimdir?
c) 15 Temmuz’u, 27 Mayıs’ı, 12 Eylül’ü, 28 Şubat’ı velhasıl tüm darbeleri ve muhtıraları planlayan ve icra ettiren kimdir? GLADİO kimin emrindedir?
b) Türkiye’yi devamlı olarak tehdit eden; önünü kesen; aşağılayan, başta silah olmak üzere, her türlü ambargoyu uygulayan, Çuval / muavenet vb şerefsizlikleri gerçekleştiren; sabotajları uygulayan; sağ – sol / Kürt- Türk/ Alevi – Sünni vb bölücülükleri kışkırtan, Silahlı Kuvvetlerimize her türlü kumpası düzenleyen; Kurtuluş Savaşı’nda ülkemizi işgal eden Yunanistan’ı şımartan ve destekleyen kimdir?
NATO ÜLKELERİ… Başta ABD olmak üzere, tüm üyeler.
5– Bu tablo göstermektedir ki NATO, en azılı/ kalış/ ikiyüzlü/ güvenilmez/ tam anlamı ile Türk ve İslam düşmanı/ Siyonist – Evanjelist çetenin tetikçisi/ İsrail’in uşağı; bir kuruluştur. En büyük düşmanımızdır. Ve kesinlikle acil tedbirler almamız; kendi özel savunma sistemimizi kurmamız/ gerilla harbi ile ilgili hazırlıklarımızı bitirmemiz, kendi savunma sanayimizi güçlendirmemiz; İNCİRLİK ve KÜRECİK ÜSLERİNE hatim olmamız; ŞARTTIR…
Trump’un/ Macron’un / Merkel’in/ Boris’in kalleşlik ve küstahlıklarına karşı daha fazla tahammül etmemeliyiz…
NOT: Rusya’ya, İran’a ve İslam ülkelerine güvenebilir miyiz? Kesinlikle HAYIR. Sadece Cenab-ı Hak’ka ve kendimize güvenmeliyiz…




















Türkiye’yi avutma yöntemlerinden birisidir NATO.
Ellerinden gelse Çin gibi davranacaklar bize.
İyi bir siyaset ve iyi bir teknolojik donanım Türkün tek çıkar yoludur. Milleti GDO ile zehirlemekten vazgeçip çiftçi ve teknoloji güçlendirilmeli buna göre dış ve iç politika dizayn edilmelidir.
Türk’e kula kul olmak ve vasatlık iyi gelmez, tarihte bedeli hep ağır oldu.
Bunun bilincinde üretken bir toplum olmalıyız.
Umut her zaman vardır. Yeter ki gelecek zulmün eseri olmasın.