Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hasan TÜLÜCEOĞLU

Mızıka-ı Hümayun’dan Senfoni Orkestrası Güncellemesi

Hasan TÜLÜCEOĞLU Yazar Hasan TÜLÜCEOĞLU
20 Nisan 2011
Hasan TÜLÜCEOĞLU
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Mızıka-İ Hümayun’dan Senfoni Orkestrasına Mehteran Güncellemesi

Devletin Üçüncü Selim’le planlı programlı topyekun giriştiği yenileşme(Avrupalılaşma) hareketi maalesef Sultan’ın hayatına mal olmakla birlikte halefi II. Mahmut, o gün için tehlikeli bu kulvarda devlet iradesini ayanlar belasını def edip otoritesini sağlamlaştırdıktan sonra devam ettirdi. Devletin bel kemiği, devamının zorunluluğu aynı zamanda devlet iradesini tehdit eden en büyük bela durumundaki Yeniçeri Ocağı, uzun süren güç uğraşlar sonunda ‘Vaka-i Hayriye’ adıyla isimlendirilerek kaldırılmıştı. Devlet, Üçüncü Selim’in kurduğu Avrupa tarzı orduda devam edecekti.
Yeniçeri Ocağı kaldırılıp yerine Avrupa eğitim sistemli yeni ordu kurulunca teşkilat bütünüyle batı usulünde yenilenmek zorundaydı. Bu zorunluluk yüzyıllardır orduyu galeyan ve şevke getirip milli kültürümüzü temsil eden mehterin de kaldırılmasını gerektiriyordu. Mehteran tamamen kaldırılıp yerine ‘Avrupa Bandosu’ diyebileceğimiz ‘Mızıka-ı Hümayun’ kurulacaktı. Bu yeni devlet bandosunun devam ettirilebilmesi içinde mızıka okulu açılacaktı.
II. Mahmut’un, o günkü şartlarda devleti ve milleti temsil eden ancak batı tarzı dışında farklı bir sistemle idare edilen Yeniçeri Ocağını ve beraberinde mehteranı kaldırması gerçekten büyük bir devrimdi. Yeniçeriliğin simgesi olan mehteranın kaldırılmasına o gün toplum tepki göstermemişti. Zira yeniçeriler artık milletin başına bela haline gelmişlerdi. Bu şartlar bilinse bile günümüz muhafazakar ve milliyetçileri II. Mahmut’un mehteranı tamamen ortadan kaldırmasına doğal olarak tepki göstereceklerdir. O gün yaşamış olsaydık başta padişah İkinci Mahmut’u ve devleti, millet düşmanı ilan ederdik.
Ama gerçek böyle değil. Bu bir zorunlu değişim süreciydi.
İkinci Mahmut ve devlet yönetimi milleti, tarih ve kültürümüzü temsil etme açısından bir takımda olsa mehteranı şeklen koruyabilirlerdi. Bu açıdan onlar eleştirilebilinir. Hatta yeniçeriliğin küçük bir bölüğü bile şeklen muhafaza edilebilmeliydi. Ancak yeni bir yapılanma söz konusu olunca bu yeniliğin topluma yerleştirilmesi için eskiye ait her şeyin ortadan kaldırılması da bir açıdan haklı bir yaklaşımdı.
Mehter yerine kurulan Mızıka-i Hümayun, hemen her padişahın yenilikler katmasıyla Cumhuriyet’e kadar devam etti. Bir Avrupa bandosu olan ‘Mızıka-i Hümayun’, bu özünü korumakla birlikte Cumhuriyet döneminde isim değişikliğiyle mevcudiyetini sürdürdü. Bir ara Milli Eğitim Bakanlığına bağlanmakla birlikte günümüze ‘Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’ olarak ulaştı.
Mehter ise ikinci Mahmut döneminde yeniçerilikle birlikte tamamen kaldırılmıştı. 1900’lere geldiğimizde Avrupa’dan esen milliyetçilik ve milli kültür rüzgarıyla yeniden gündeme geldi. 1911’lerde gündeme düşen Mehteran, Ahmet Muhtar Paşa’nın gayretleriyle 1914’te yeniden kuruldu. Askeri müze bünyesinde bir takım olarak kurulan mehteran, 1934’te zamanın Milli Savunma Bakanı Zekai Apaydın tarafından, “aslına nazaran kifayetsizlik” gerekçesi ile kapatılmıştır.
Demokrasi rüzgarlarının estiği 50’lilerde, zamanın Genel Kurmay Başkanı’nın, İngiltere ziyaretinde mehter benzeri İskoç Gayda Takımlarının geleneksel şeklini hala muhafaza ettiğini görmesiyle mehter yeniden gündeme geldi. Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın teşvikiyle Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Nuri Yamut, 1952’de mehteranı yeniden kurdu.
12 Eylül darbe döneminde bir ara faaliyeti durdurulan mehter sonrasında yine askeri müze bünyesinde devam ettirildi. Günümüzde birçok belediyelerin, milli tarihimizi ve kültürümüzü yaşatma ve temsil etme anlamında mehter takımları mevcut.
Mehteran gerçeği bilindiğinde bir çoğumuzun diş bileyerek bakacağı İkinci Mahmut ve dönemin devlet iradesinin kurduğu Mızıka-i Hümayun, her ne kadar Avrupa tarzı bando olmakla birlikte bizimdi ve bize has öğe ve orijinallikler taşıyordu. Mehter nasıl geçmiş kültürümüzün bir parçasıysa ‘Mızıka-i Hümayun’da bizim Avrupalılaşma mücadelesinde bir kültürümüzdür. Hem de az bulunur orijinal bir kültürdür.
Tarih ve kültür değerlerimizi koruma ve yaşatma açısından İkinci Mahmut’un ‘Mızıka-i Hümayunu’nun orijinal şekliyle yeniden kurulması gerektiği görüşündeyim. Tıpatıp aynısı kurulacak bir Mızıka-i Hümayun eminim bizi mehteran kadar heyecanlandıracaktır. Başta İkinci Mahmut’un yaptırdığı devlet marşı(mahmudiye) olmak üzere II. Abdulhamit’in ‘hamidiye’ marşına kadar arada geçen padişahların kendi adlarına bestelettikleri milli marşlar üzerimizde mutlaka etkili olacaktır. Hadi hep tek kutuplu düşünmeyelim. Ayrım yapmadan geçmiş kültürel değerlerimize sahip çıkalım.

Paylaş
Etiketler: cumhurbaşkanlığı senfoni orkestrasımehtermızıka-i hüümayun
Önceki Yazı

Siyasetçi Zikzakları

Sonraki Yazı

Hafazanallah ‘Ekümenopolis’ Oluruz..!

Hasan TÜLÜCEOĞLU

Hasan TÜLÜCEOĞLU

İlişkili Yazılar

Göbeklitepe’de Hz. İbrahim Silüeti
Eğitim & Kültür

Göbeklitepe’de Hz. İbrahim Silüeti

09 Haziran 2025
5k
Medyada Dindar Görünümler
Film & Sinema Eleştirisi

Medyada Dindar Görünümler

30 Ocak 2025
5k
Hükme Akıl Erdirmek
Edebiyat

Hükme Akıl Erdirmek

07 Ocak 2024
5k
Alternatif Bilim Farklı Teknoloji
Bilim & Teknoloji

Alternatif Bilim Farklı Teknoloji

06 Şubat 2023
5k
Sonraki Yazı

Hafazanallah ‘Ekümenopolis’ Oluruz..!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap