Gazetemizde geçen hafta yayınlanan makalemle ilgili olarak gereksiz ve yersiz eleştiriler aldım. Aslında böyle yazarak iktidar partisinin ekmeğine yağ sürdüğümden ve CHP’ye zarar verdiğimden başlanarak, geçmişte CHP yönetiminde bulunmuş birisi olduğumdan ihanetle bile suçlayanlar oldu.
Bunları yazmak hoşumuza mı gidiyor zannediyorsunuz zevzekler?
Yazmasak şimdiye kadar yapılmış olan ve hala devam eden yanlışlıklar yapılmamış mı olacak?
Yapılan yanlışları söylemediğimiz, sustuğumuz, görmezden geldiğimiz zaman onlara ortak olmuyor muyuz?
Birileri yanlış işler yaptığında ve hala o yanlışı sürdürdüğünde suçlu olmuyor da bizler bu yapılanlar yanlış dediğimizde suçlu mu oluyoruz?
Böyle angutça mantıksal çıkarımlar dünyanın neresinde var?
* * *
Size başka bir oy hesabı vereyim de görün nerden nereye gelinmiş.
1980 darbesi sonrası yapılan 1983 genel seçimlerinde büyük oranda CHP tabanının oy verdiği HP, Tarsus ilçesinde 87.931 geçerli oyun 34.129’ini almış ve oy oranı % 38,81 olmuş.
2007 seçimlerinde; CHP, 161.424 geçerli oydan 38.094 adedini almış yani oy oranı % 23,60 civarında olmuştu.
Eğer 1983 ile 2007 seçimlerini karşılaştırırsanız HP’nin % 38,81 oy oranına CHP’nin % 23,60 oy oranıyla yaklaşması mümkün değildir. Kaldı ki 1983’de HP’nin, 2007’de CHP’nin rakibi konumunda bir parti bulunmamakta. Partiler kendi kulvarlarında rakipsiz yarışmaktadır.
* * *
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nu sürekli olarak izlemeye çalışıyorum. Hemen her gün partinin web sitesini ziyaret ediyorum. Gerek partinin projeleri gerekse genel başkanın söylemlerini çok beğeniyorum. Türkiye genelinde parti’nin bu dönem oy oranında hatırı sayılır bir artış olacağı umudu ve düşüncesindeyim.
Ancak iş Mersin’e gelip dayanınca birden kapkara bulutlar kaplıyor ortalığı. Geçen hafta CHP’nin Mersin’den çıkaracağı milletvekili sayısının zorlamayla da olsa 3 olacağını söylemiştim. İlk üç arasına bir de Ankara’dan önemli bir isim için kontenjan ayrılacağı düşünülecek olursa, seçilebilecek diğer iki sırayı kapma yarışı aday adaylarının bir hayli çaba harcamasını gerektirecek.
Eğer Mersin’de tüm üyelerin katılımıyla ön seçim yapılırsa şimdiki milletvekillerinin hiç birini gelecek dönemde milletvekili olarak göremeyeceğimizi düşünüyorum. Zira üyeler Devrimci, Demokrat yapıya sahip emekçi aday adaylarına yönelmekte.
Şimdi dinleyin. Ne duyuyorsunuz? Neyin sesi bu? Söyleyeyim. Değişim rüzgârının sesi bu…
