Dün Mernis Numaralı Aynalı Sazan ların genel toplumsal davranışlarına değinmiştim. Bu gün de o yaratıkların çobanlarından bahsedeceğim.
GÜNDELİK OLAYLARA AVAL AVAL BAKAN’IN ULUSA USULCA SESLENİŞİ
– Ey boşluklar içinde kıvranan aciz ve aynalı sazan milletim.
İçinizi dışınızı boş bırakmayın. İçinizde dininizi iyi saklayın. Dininizi sakın ola ki, vicdanınızdan dışarı çıkarmayın. Hem dışarıya çıkan dinin değeri kalır mı? Dini duygularınızı hiç kimseye tavsiye etmeyin. Yoksa dini duygularınızın da değeri kalmaz. Kutsal kitabınıza karşı saygıda kusur etmeyin, evinizin en görünmez köşesinde en güzel kılıflar veya çantalar içinde duvara asın. Hem öyle olur olmaz içini, açıp boşu boşuna karıştırmayın. Hem şunu da unutmayın ki kutsal kitabın meali bidattır. Siz onun manasını anlayamadığınız gibi kimse de anlayamaz. Kendinizi boşuna yıpratmayın.
– Mübarek gün ve gecelerde, ramazan ve bayramlarda, kitabınızı yıpratmadan bülbül gibi okuyabiliyorsanız okuyun. Ne demek istediğine kafa yormayın hızınız kesilir.
– Unutmayın ki kutsal kitabınız size arefe günü mezarlıkta da lazım olacaktır. Gidişlerde ve dönüşlerde kitabınızı ulu orta göstermeyiniz. Bütün bunlar kutsal kitabınıza karşı en mühim ve vicdani vazifenizdir.
– Eğer hala içinizde bir boşluk hissediyorsanız, ya bir futbolcuyu ya da bir sanatçıyı kendinize tanrı edinebilirsiniz. Biliniz ki içiniz boş kalırsa acizlikten kurtulamazsınız benim aciz milletim.
– Aymaz ve duymaz milletim. Kısaca diyebilirim ki sizi düşünmeden alıkoyan her türlü medyaya abone olun, sizi düşünceye sevkeden her türlü medyadan da uzak durun.
Ey Türk Milletinin aziz memuru: Muhtaç olduğunuz ekonomik güç, “istemem, yan cebime koy“dadır.
– Eeeey medyanın esiri oyuncağı ve aynası olmuş şaşkın milletim.
Medya sizin en tesirli masalınızdır. Bazı uyku kaçırıcı, sizi uyandırmaya çalışan medya olsa bile siz ona kulak asmayın göz kırpmayın. Kazara dahi olsa medyaya zapping yapmayın. Bilin ki sizin en iyi medyanız sizi en iyi uyutandır. Siz onda kalın, başka yerlerde kanallarda zıpırdamayın!
Medya sizin en güzel aynanızdır. Medya size bakarak siz de medyaya bakarak şaşı olun. Zaten şaşı olmazsanız doğru görürsünüz. Doğrular da her zaman can sıkıcı olmuşlardır. Böylece medyanın gerçekleri karşısında en iyisinden aynalı sazan balığı rolünüzü oynamış olursunuz.
Ey şakşakçı, ve figüran milletim. Şakşakçılığını üslendiğiniz kişi veya kişilerin ne idüğünü, kim veya kimler olduğunu tanımadan ve bilmeden şakşakçılık yapın ki yaptığınız şakşak şevkli ve içten olsun. Sağdan soldan ses getirsin. Unutmayınız ki, şakşakladığınız kişi veya kişileri tanıdıkça şakşağınızın kalitesi düşecektir.!
Ey şakşakçı milletim. Başkalarını bol bol şakşaklayın ki, bu mendebur dünyada yeriniz olsun. Yoksa harcanırsınız. Hem şakşakladığınız müddetçe düşünmezsiniz, düşünmediğiniz müddetçe hem kimseye zararınız olmaz, hem kelleniz rahat olur. İyi alkışladığınız müddetçe üslendiğiniz figüranlık rolünü bihakkın yerine getirmiş olursunuz. Şunu hiç unutmayın ki şakşakçılıktan, düşünmemekten ve tembellikten kimse ölmemiştir.
EY BENİM 500 LİRAYLA NASIL GEÇİNDİĞİNİ BİR TÜRLÜ ANLAYAMADIĞIM VE ANLAYAMAYACAĞIM SİHİRBAZ MİLLETİM !
Beşyüz lira gelirle nasıl geçindiğini bana ilk ispat edebilen kişiye milletvekili maaşımın yarısını ver(mey)eceğim.
Ey milletim! Maaş konusuna gelince aklıma birşey gelmiyor. Sanki boğazım tıkanıyor, ağzım kilitleniyor. Aciz milletim; para vermek zor olduğu kadar maaştan bahsetmek te bir o kadar zor. Az değil ki yüz milyon maaş. Düşünsenize yüz milyonu dört gün sayamazsınız.
Benim zavalsız milletim daha söyleyecek birşey bulamıyorum. Konu maaşlara dayandı. Kafam artık çalışmıyor. Bu konuda başka birşey söylemek hesabıma gelmiyor. (Pardon) sözlerimi üzülmeyerek burada bitiriyorum. Bundan sonra söz sizin. Ancak her türlü aleyhte söz aleyhinize işleyecektir.
Ey Türk Milleti. Muhtaç olduğunuz ücret eşek gibi çalışmanızda mevcuttur.
