Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar M. Burhan HEDBİ

Kürd Halkı Sadece Tabut Taşımak İçin Yaratılmamıştır!

M. Burhan HEDBİ Yazar M. Burhan HEDBİ
19 Ocak 2015
M. Burhan HEDBİ
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Kendi içinde güçlü olamayanlar ve içindekilerle barışık olamayanlar, dışarıya karşı verecekleri

Kendi içinde güçlü olamayanlar ve içindekilerle barışık olamayanlar, dışarıya karşı verecekleri ‘savaşımlarında’ da başarılı olamazlar. İçindeki ‘doğu-batı’ savaşımını barış ile neticelendirmeyi başaramayanlar, başkalarıyla barışmayı da başaramayacağı gibi hep huzursuz ve ezik yaşamaya mahkûm olacaklardır. Barışı tesis edecek olan yol da iletişimdir.

İletişim araçlarının çok olması iletişimin de yaygın olduğu anlamına gelmez, bu araçları kullanmadan iletişim olmaz. Şu an dilimizi kullanmadığımız gibi.

Günümüz insanının hala iletişimde en önemli ve etkin araç olan dili değil de gücü kullanıyor olmasını anlayamıyorum. Zira sorunların çözümünde güç kullanmak hayvansal yaklaşım biçimidir. Hayvanlar sorunlarını güç kullanarak çözmeye kalkışırlar. Bu dürtü, hayvan/canlı kategorisinde yer alan insanda da var. Ama insanlar akıllarını kullanarak, alâmetifarikaları olan dili; sorunların çözümünde kullanarak rüştlerini ispat etmelidirler.

Bir topluluğun veya milletin sorunlarını bu çözüm biçimi yerine hala güç ile çözüm arayışına yelteniyor olması, o toplumun veya milletin hala hayvani duygularından arınmadığının da kanıtıdır… İnsanlar ancak en büyük güçlerinin dil olduğunun farkına vardıklarında, hayvansal çözüm yollarını kullanmaktan vazgeçeceklerdir. Bunu kavrayamadığımızdan; önce birbirimizi kırıyor hatta öldürüyor sonra da konuşarak barışıyoruz. Şayet bunu kavrayabilirsek, bırakın bölgemizdeki sair halkları inanın batı toplumlarının da önüne geçeriz. Umarım ki çok geç kalmadan bunu anlar ve bu çözüm yolunu hayatımızda egemen kılmaya başlarız.

Hak aramak, elbette ki kutsaldır. Ama hak arama metodu da en az hak arama erdemini göstermek kadar hayati öneme haizdir. Mağdur olan bir(iler)inin başkalarını mağdur etmek suretiyle mağduriyet(ler)ini giderme çabası; mazlumun zulmünü beraberinde getirecektir. Ki mazlumun zulmüyle baş etmek, zalimin zulmüyle baş etmekten daha da zordur.

Şayet yaptıklarınız size zarar veriyorsa, sizde bir sorun vardır yaptıklarınızda değil. Sorgulayamayan bir halk veya topluluk haline gelmek, sorgulatmayan bir iradeden daha tehlikelidir! Siyasi bir milli mefkûreye sahip olamayan bir halkın ilerlemesi ve kendilerine hak ettikleri bir statüyü kazandırmaları zordur. Halk adına yapılacak olan bu siyasetin bir geçmişi ve sonraki nesillere aktarılması gereken bir tecrübesi olmalıdır. En önemlisi de bu geçmiş ve tecrübeleri sonraki nesillere aktaracak olan bir kadronun olmasıdır. Kürd halkının lider (önder-rehber) kadroları hep sürgün, esaret veya idamlarla yok edildiğinden siyasal tecrübelerini birbirilerine aktarma imkân ve zamanını bulamamıştır. Siyasi bir geçmiş ve tecrübeye sahip olmayan kadrolarla idare edilmeyi bekleyen bir halkın ulusal-milli bir mefkûreye sahip olması da zordur. Bunun için de artık birbirimize hakaret etmeden bir birimizi eleştirebilmeyi ve sorgulamayı öğrenmeliyiz. Bir insan öldükten sonra kimin haklı veya haksız olduğunu tartışmanın ne önemi var ki?

Son dönemlerde barış ile anılan bölgemiz yine “karanlık senaryolar ” ile anılmaya başlandı. Bölgenin ileri gelenleri “Kanaat önderleri”, siyasiler ve sivil toplum kuruluşlarının, yeni can kayıplarının yaşanmaması için bir an önce müdahil olabilecek ortak bir oluşum kurmaları hayati önem arz etmektedir.

Sadece taziyelere gitmekle görevimizi ifa ettiğimizi sanarak kendimizi kandırmayı bırakmalıyız artık. Zira bu ölümler insanımızda tamiri mümkün olmayan tahribatları bırakmaktadır.

Böylesi menfur olaylardan sonra konuşulan sözlerin, verilen barış, diyalog ve sükûnet çağrılarının önceden söylenmesi gerekir. İyiyi, güzeli ve doğruyu söylemek veya övmek kolaydır. Gerekli olan bunları uygulamaktır. Zor olan ise, bu konuda irade gösterebilmektir. Bunun için de aydın sayılan insanlara, kanaat önderlerine, siyasilere ve STK’lara çok iş düşmektedir. Huzurlu bir gelecek ve korkusuz bir yaşam için; Kürd toplumu gerek aşiretsel gerek siyasal küskünlük ve husumetlerine bir an önce son vermek zorundadır. Bu bağlamda: Halkımız, olayların taraftarlarının dışında; olaylara müdahil olabilecek samimiyet ve kabiliyete sahip “Üçüncü Şahıslara” ihtiyaç duymaktadır. Zira içinde “Üçüncü Şahıs” bulunmayan milletler herhangi bir kargaşada fevri davranıp bunu daha da büyük bir kargaşaya dönüştürebilirler.

Tüm samimiyet ve içtenliğimle yaptığım bir ÇAĞRIDIR bu: Bari bundan sonra oluşan sorunlarımızı can kayıplarına götürecek, mevcut kaos ve kargaşayı daha da derinleştirecek söylemleri bırakıp diyalog kanallarını geliştirelim. Artık öncesinden birbirimizi dinlemeyi ve sorunlarımızı konuşarak çözebilme olgunluğunu düstur edinelim! Yangına körükle gitmenin kimseye bir faydası olmayacaktır.

Türk, Farıs ve Arap halklarıyla barışmak için girişimde bulunan Kürdlerin birbiriyle uğraşmasının, birbirlerine çelme atmasının veya birbirleriyle savaşmaya yeltenmesinin hiç kimseye bir kârı-getirisi olmayacağı gibi hiç bir akıl ile izah edilebilir bir yanı da yoktur. Bu saatten sonra Kürdlerin artık kendilerini ve varlıklarını kabul ettirme mücadelesinden ziyade; haklarını isteme tarzını ve “ötekiyle” olan ilişkilerini medeni bir üslup ile hukuki alana oturtmaya odaklanma zamanı gelmiştir.

Kürdler bu kadar ezilip yok sayılmalarına rağmen bunu başarabilirse, onları yok sayan Ortadoğu halklarına da barışı ve huzuru hediye edebilirler. Unutmayın Millet olmak adına mücadele etmek başka, milliyetçi olmak başkadır. Zulümden kurtulmak için mücadele etmek başka zalimin yerine geçmek için mücadele etmek başkadır. Birilerinin huzuru bozulmasın diye bir başkasının bozulan huzurunu düzeltebilecek hakikatleri gizlemek zulümdür.

Uğradıkları tüm kıyım ve haksızlıklara rağmen barış, huzur ve birliktelikten taviz vermeyen Kürdler, Ortadoğu’da demokrasinin öncüsü ve emperyalizmin Ortadoğu’daki oyunlarını bozabilecek en güçlü aktör olabilecek bir duruma sahiptir. Selahaddini Eyyubi’nin torunları, bu politik ve tarihsel akıl ve tecrübeye sahiptir. Bu bilince sahip olan Kürd halkının bu oyunu da bozacak basiret ve ferasete sahip olduklarına inanıyor ve kendi menfaat ve maslahatlarının da ittifak, barış ve diyalogda olduğunu bir an önce fark etmelerini temenni ediyorum.

Bu bağlamda hiçbir grup veya siyasi anlayışı ayırt etmeksizin tüm Kürd gençlerine bir çağrıda bulunuyorum: Gençler, artık davamız jiyan-hayat olsun!

{ OHAK-DER YK Başkanı MB. Hedbi }

 

Paylaş
Etiketler: Kendi içinde güçlüKürd halkıKürd halkınınKürdlerOrtadoğu’da demokrasinin öncüsüTabut Taşımak
Önceki Yazı

Hayat Bu İşte! Hep Bazen

Sonraki Yazı

Çıkmaz Sokak!

M. Burhan HEDBİ

M. Burhan HEDBİ

İlişkili Yazılar

Neyimiz İslâma Göre
Din ve Ahlak

Hay”dan Gelen Ölüm

14 Kasım 2025
5k
Neyimiz İslâma Göre
Genel Eğitim

Bir Bayram Mektebi

05 Haziran 2025
5k
Neyimiz İslâma Göre
Edebiyat

Kim Konuşuyor?

01 Haziran 2025
5k
Neyimiz İslâma Göre
Genel Eğitim

Sıkışmışlık

20 Mayıs 2025
5k
Sonraki Yazı

Çıkmaz Sokak!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap