Her meslekte para kazanmak, kariyer yapıp belli bir mevkie ulaşmak, herkesin istediği, ancak herkesin ulaşamadığı bir durumdur. Bu insanın verdiği emekten, almış olduğu eğitimden ileri gelmektedir. Yalnız son zamanlarda öyle bir meslekle ya da benzer mesleklerle karşılaşıyoruz ki inanılır gibi değil. Hiç yorulmadan, çaba sarf etmeden bol bol para kazanıyorsunuz. Ne güzel değil mi! Şimdi bu mesleği herkes yapmak isteyecek. Bilin bakalım neymiş bu meslek?
Bakınız, geçenlerde haber olan sağır ve dilsiz yazılı bir kâğıdı, boynunda taşıyarak para dilenen 25 yaşındaki kadına. Hem genç, hem sağlıklı yani elinden her iş gelebilecek bir kadın. Yazık ki bu kadın ve buna benzer kişiler, bize artık meslek dedirttikleri, işi yapıyorlar. Ve bu sebeple alın teriyle ekmeğini kazanmış olan insanlardan para dileniyorlar. Bu insanlar gerçekte, gariban ve sağır dilsiz olan insanlara yardım etmemizi de engelliyorlar. Bunların yaptıkları hükümetçe ya da belediyece cezalandırılması gerekir.
Televizyonlarda hepimiz birçok dilencinin durumlarının ne kadar çok iyi olduğunu görüyoruz. Buna rağmen hala biz Türklerin acıma duygusu fazla olduğundan, yardım etmekten geri kalamıyoruz. Ve bu meslek dallarına davetiye çıkararak hem kendimizi hem de başkalarının inancını kaybettiriyoruz. Gerçekten gariban diye düşündüğümüz ve acıdığımız insan bizi resmen soyuyor ve farkında bile olmuyoruz.
Buna benzer dilencilik ve hırsızlık olayları bunlarla kalmıyor maalesef. Bir de bu işin resmi boyutu var. Belki çoğunuz daha söylemeden bilecek. Bankalar, gsm operatörlerinin halkı soyan haksız uygulamaları. Her meslek dalında mutlaka bir kazanç olacak. Yoksa bedavaya kim kime ekmek veriyor, ama açgözlülüğün lüzumu var mı?
Bazen haklarını aramayan ve kendi kendini aciz duruma düşüren insanları da anlamıyorum. Madem haklarınızı kendiniz aramıyorsunuz, sızlanmanızın da bir anlamı yok. Ödeyebileceğinizi düşünmeden kredi çekiyorsunuz, cebinizde bir sürü gerekli gereksiz kredi kartı taşıyorsunuz, kredi kartı ile en pahalı cep telefonunu alıyorsunuz ve bozmadan lüks alışveriş yapıyorsunuz ve gün gelmiş bataklığa saplanmış bir şekilde çıkış yolu arıyorsunuz. Belki size sorsak e ne yapayım diyeceksiniz. Belki siz de kendinize göre haklısınız. Ancak şu da bir gerçek ki, hayat başkalarının parasıyla lüks bir şekilde yaşatmaz. Günün birinde bunun acısı fitil fitil çıkartılır. Ve siz de kolay para kazanma yollarına bakarsınız. Ve Türkiye dilenciler ülkesi olur çıkar.
Siz dikkatli, temkinli yaşayın, hükümet de üstüne düşen görevi yapsın. Halkı soyan bu mesleklere bir el atsın.
Yazıma Albert EİNSTEİN in sözü ile son vermek istiyorum.”Dünya kötülük yapanlar yüzünden değil, seyirci kalıp hiçbir şey yapmayanlar yüzünden tehlikeli bir yerdir.”
