Beyaz örtü, küreği hatırlattı. Kürekle kayar, çocukça neşe ve sevinci yaşardık. Lapa lapa karla birlikte kayakla uçardık. O günlerin anısı bugün dahi belleğimde. Çünkü o günün anıları; “çocuk düşer ağlar, kalkar koşar,” sen bir tarafı kırıldı zannedersin, değerlendirilirdi.
Kürekle kaymamız; “saldım çayıra, Mevla kayıra,” olmasa da yaşananların boyutu, değerlendirmeye açıktı.
Doğanın kurallarına rağmen, ruhumuz rahat ediyordu. Oynuyor, kayıyor ve kardan adam yapıyoruz. Bu noktada anılardan anı beğen.
Yaşanan sosyal değişime, düşünmeden uyuyorsun. Böylece günümüze kadar gelen anıların farkında oluyorsun. Farkındalığın değerini, beyaz örtüyle birlikte hissediyorsun.
Kürek, fındığın kurutulmasında, çevirme işlemi için yapılan, ağzı geniş bir gereçtir. Bir anda daha çok çotanağı ters yüz eder. Geniş ağızlı odun küreği, Karadeniz’e özel “kızıl ağaç” denilen ağacın gövdesinden yapılırdı.
Küreğin geniş ağız kısmına oturur kayarsın. Ucu yukarı kalkık yapıldığı için kayma durumunda bir yere takılmaz. Kaydığımız yer, bahçe ise kar altındaki bitkilere kısmen zarar verilir. Kutunun içine girer ve kayarlardı. Kutuyu biz de tehlikeli görürdük. Çünkü takıldığında kafa üstü kaştan giderdin.
Kayak için sofrayı da kullananlar oluyordu. Sofra, takılmazsa iyi bir kayak aracıydı.
Yoldan geçen amca, geçen yıl çocuğun biri, kaştan aşağıya uçuyor. Amcanın arkadaşı kimin çocuğu olduğunu söyledi. Çocuğun, kurtulması için mahalle, seferber olmuşlar ve düştüğü yerden kurtarmışlar, dedi.
Amca, sözüne uyup kaymayı bırakacağımızı zannetti. Çocuğu, hiçbir şey olmadan kurtarmışlar. Karşıdaki heyelan yerinde kayarmışlar, dedi.
Bir anda amca ne diyeceğini şaşırdı. “O zaman kayabilirsiniz,” dedi.
Yalnız gerçek olan, arazinin eğimi çoksa, heyelan olma riski yüksektir. Böyle yerlerde kaymak tehlikelidir. Nitekim karşı köyden çocuklar kayıyorlar. Kar çok fakat toprak oturmuş değil. Çocukların hareketliliği, toprağı daha oynatmış olmalı ki, çocuğun peşine kaydı ve O’nu altına aldı. Böyle bir olayın yaşandığını biliyorum.
Heyelanın deprem gibi garantisi mi olur. Dikkat etmek böyle arazilerde kaymamak gerekir.
Yoğun bir kar fırtınasıyla evin yolunu tuttuk.
Hasan TANRIVERDİ























