Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hazal SEYİTOĞLU

Kısa Kısa Benim Telimden

Hazal SEYİTOĞLU Yazar Hazal SEYİTOĞLU
28 Mayıs 2008
Hazal SEYİTOĞLU
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Perşembe günü eşimin bir akrabası aradı. Yakın bir akraba olup, uzak görüştükleri için ne telefon numarasını tanıyabildi, ne de “ben yengen” kelimesi ona bir şey çağrıştırdı önce…
Sonra kısacık bir hatırlatmadan hemen sonra İstanbul’da kızının iş bulduğunu ve ailecek buraya yerleşeceklerini hızlı bir şekilde geçip, bir ev bulması için eşimden yardım istediğini beyan etti. Aslında bu tam bir beyan değildi biz, tüm hız anlattıklarından böyle bir sonuç elde ettik. Kırsal kentlerde oturan insanlar, İstanbul’daki akrabalarının her işe kadir olduklarını düşünüyorlar. Oysaki biz kendimize ev bulmaya çalıştığımızda ne büyük zorluklar çekmiştik. Bunu ancak İstanbul’da yaşayan iyi anlar. Eşimle yaptığımız yaklaşık üç saatlik konuşma sonrasında sorusu manidardı: Bu bizim milletimize mi has? Hani diğer ülkelerdeki insanlarda, doğru mu yanlış mı diğer kimseye sorup soruşturmadan,
kendi başlarına kararlar alıp, emri vaki yardım mı isterler? Bize has olduğunu düşünüyorum. Biz önce minareyi çalar sonra kılıfını uydururuz. “Fizibilite”nin Türkçe’sini bilen var mı?

***

Geçenlerde ablam bir yazımı okumuş. Şu “Kutu Kutu Pense, Bir Varmış, Bir Yokmuş” isimli olanı. Orada bir yerde “ablam demek televizyon demek” diye laf-ı güzaf etmişim. Yani halt etmişim aslında.

Ablam demek, can demek, yoldaş demek, güzel insan demek, güzel göz demek, merhamet demek, sevgi demek, ana yadigarı demek, ana demek, hayattaki en yakınım demek. (Bilmem eşim bu yazımı okur mu? Okursa o da alınır mı? Herkesin yeri ayrı.)

***

Geçen haftadan plan yapmıştık. Ben işe başlamadan önce bir hava değişimi yapacak ve kızancığımla Gölcük’e babamları ve teyzemleri ziyarete gidecektim. Eşim beni cumartesi bırakıp, akşam İstanbul’a dönmek zorundaydı. Gelen hafta sonu ise beni alacaktı. Cuma gününe yaklaşırken, ben “aslında bir hafta çok, sen en iyisi salı, çarşamba gibi bizi al” demelere başladım. O da “en iyisi pazartesi alayım” diye düşünmüş. Derken eşim, kızından ayrı kalmaya dayanamayacağını beyan ederek yolculuğu, birlikte gidip gelme şeklinde, gelecek hafta sonuna ertelememizin daha iyi olacağını söyledi. Biz de kabul ettik.

***

Cumartesi, Adana’da ikamet eden fakat son bir yıldır Türkiye’nin hemen her yerini gezen halam, bebeği görmek için bize geldi. Eskiler, yeniler/yeniler eskiler, derken biz bugüne (27 Mayıs, Salı) kadar gecenin geç saatlerine kadar muhabbet ettik. Dedem, rahmetli, Erzurum’dan Muş’a yerleştikleri vakit ilk önceleri “kara taştan” yapılmış bir evde oturmuşlar.

Komşusuyla küçük bir problem geçince aralarında hemen oradan taşınıp benim hatırladığım o “muhteşem” evi yapıp içine girmişler (kirada oturmak aslında iyidir, bahsine bir örnek olarak anlatmıştı). Uçsuz bucaksızmış gibi gelen, uzun kavak ağaçları ile çevrili bahçesini, meyve ağaçlarını, bostanını, kurbağalı havuzunu dün gibi hatırlarım. Bu bahsettiğim evin o zamanın şartlarına rağmen ayrı bir banyosu ve evin içinde tuvaleti bulunmaktaydı. Evin ön tarafında kahvehane ve postane, arka tarafında ise “kom” vardı. Evin, içinde “tandırı” bulunan büyük bir mutfağı vardı. Şimdi öğreniyorum ki o tandırı babaannem yapmış. Tandır, seramik çamurundan, altı ve üstü açık fıçı şeklinde, önce dışarıda yapılıp, tandır boyunda kazılan toprağa sonra gömülürmüş. Ah o tandırlarda ne güzel lavaşlar ve keteler pişerdi. Eskilerde, belki bundan elli yıl önceleri tandır evleri olur, tüm aile fertleri bu evlerde tandırların etrafında kış aylarında uyurdu. Elde yapılan güveçlerde (o zaman çelik çomak tencereler elbette yok. Şimdi şehirler arası yolculuklarda gördüğümüz güveçler, o zamanların kadınlarının elleriyle yaptıkları tencerelerdi.) yemekler pişerdi de ne kadar lezzetli olurdu. Dün gibi hatırlıyorum. Sabahtan bir leğen hamurdan ekmek (lavaş) yapılır, tandırın dibinde de güveçlerde enfes yemekler pişerdi.

Sabah kuzenim aradı. Annesinin gezi planlarını öğrenmek için. “Biraz da biz bu nimetten yararlanalım” dediğimde kendisinin de pek yararlanmadığını söyledi. O zaman hocanın fıkrasını anlattım. Nasrettin Hoca’ya demişler ki: Hocam, senin hanım çok geziyormuş. Hoca hemen itiraz etmiş. “Olur mu öyle şey! O kadar gezseydi arada bir de bize uğrardı.”

Paylaş
Etiketler: anıhayatsevgi
Önceki Yazı

Eleştirir Ama Eleştirilemez!

Sonraki Yazı

Bir Fincan Kahvenin Sadece Kırk Yıl Hatırı Yok

Hazal SEYİTOĞLU

Hazal SEYİTOĞLU

İlişkili Yazılar

Hazal SEYİTOĞLU

Göç Vakti; Turna Yarin Selam Saldı ‘Gel’ Dİye…

07 Mart 2016
5k
Hazal SEYİTOĞLU

2+2=5Diye Bilecek Kadar İzansız İnsanlar

07 Şubat 2016
5k
Hazal SEYİTOĞLU

Göç Vakti; Turna Yarin Selam Saldı ‘Gel’ Diye…

25 Ocak 2016
5k
Hazal SEYİTOĞLU

Germeyelim Gerilmeyelim

24 Ocak 2016
5k
Sonraki Yazı

Bir Fincan Kahvenin Sadece Kırk Yıl Hatırı Yok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap